Dokuz defa 27 metrelik direğin en üstüne kadar tırmandım. | TED | تسلقت قمة ذلك الجبل والتي تبلغ ٩٠ قدم تسع مرات. |
Tam bir uzmanlıkla tırmandım ve etrafta cıvıldayan kuş seslerinin tadını çıkardım. | TED | تسلقت بدقة متناهية واستمتعت بصوت الطيور التي كانت تحوم حول المنحدر الصخري. |
O yolda yürüdüm o dağa tırmandım ve yıldızlara ulaştım. | Open Subtitles | أجل لقد مشيت ذلك الطريق السريع تسلقت ذلك الجبل , وصلت إلى النجوم |
Başka adamların hayatta yapmayacağı işler yaparak merdiveni tırmandın. | Open Subtitles | تسلقت السلم بقيامك لأمور رجال آخرين لن يقوموا بها. |
Vay be. Her neyse, kapıyı tırmanıp geçtim. Peşimde bir köpek var. | Open Subtitles | بلا مزاح ، عموما ، لقد تسلقت . من فوق بوابتك ، لأن هناك كلب يطاردني |
Ve kadın akıntıyla beraber sürükleniyormuş bir ağaca tırmanmış ve doğum yapmış. | Open Subtitles | و قد أخذتها الظروف بعيدا لقد تسلقت شجرة و وضعت مولودها |
Memeliler ağaçlara tırmandı, uçtu ve günümüzdeki davranışlarına benzer birçok başka şey yaptılar. | TED | تسلقت الثدييات الأشجار وطارت وفعلت الكثير من الأشياء الأخرى التي تبدو حديثة نوعاً ما. |
Merkezdeki bir ofisin çatısına tırmandım, güneş doğuyordu. | Open Subtitles | تسلقت إلى سطح أحد المكاتب الموجودة في المباني في وسط المدينة للإستلقاء في نفس الوقت الذي بدأت تشرق فيه الشمس |
Epey yükseklere tırmandım, fakat sonra korktum. | Open Subtitles | تسلقت عالياً ولكني خفت قليلاً بعدها لذا بدأت بالنزول |
Bunları toplamak için çok yüksek ağaçlara tırmandım ama maalesef hiç yaşam izine rastlamadım. | Open Subtitles | لقد تسلقت بخطورة شجرة عالية ولكني لم أرى أي علامة على حياة زكية |
Duvarlara tırmandım, mekanı resmen yerle bir ettim. | Open Subtitles | إذن, تسلقت الجدران و فجرت المكان كله لتأتي للمملكة |
Geçen bir kaç yıl içinde Machu Picchu'ya tırmandım. | Open Subtitles | خلال العامين الماضيين . تسلقت جبال ماتشو بيتشو |
Neredeyse Amerika'daki bütün dağlara tırmandım ve ayrıca AG'ye katıldım. | Open Subtitles | تسلقت في جبل أمريكي وكذلك تسلقت أعلى قمة |
Sıcak kıyafetler bulmak için mi tırmandın buraya? | Open Subtitles | هل تسلقت إلى هنا للبحث عن بعض الملابس الدافئة؟ |
Everest'e 2 kez böyle mi tırmandın? | Open Subtitles | هكذا تسلقت قمة إيفيريست مرتين؟ |
O kum tepesine tırmanıp, bu eski kırık dökük kampı ilk kez gördüğüm günü asla unutmayacağım. | Open Subtitles | لن أنسي اليوم الذي تسلقت فيه قمة ذلك الكثبان الرملي و رأيت فيه هذا المعسكر القديم المتهالك لأول مرة |
Size İğrenç Nance bu dağı tırmanmış mıdır? | Open Subtitles | أتظنون ان "نانسي الكريهة" قد تسلقت هذا الجبل آنفاً؟ |
Müstakbel karınız, ısırgan veledi kurtarmak için az önce buraya tırmandı. | Open Subtitles | تسلقت عروسك الخجولة إلى هنا لتنقذ المشاكسة التي تعض. |
Oradan tırmanarak çıktım ki hayalini kurduğum seçeneklere sahip olabilesin. | Open Subtitles | لقد تسلقت و خرجت منه ليكون لديك انت حق الاختيار |
- Eğer bu duvara tırmanırsan... ..bir hafta cezaevi işlerinden muaf olursun. | Open Subtitles | إذا تسلقت هذا الجدار، فلن تقوم بأي أعمال لمدة أسبوع كامل |
Son on yıl içinde El Cap'e iple muhtemelen 50 kez tırmanmıştım. | TED | سبق وأن تسلقت "إل كابيتان" ربما 50 مرة خلال العقد الماضي بحبل. |
Sen üç yaşındayken, yatağından sürünerek çıktın, mutfak kapısının mandalını açtın, ve dışarı çıkmıştın. | Open Subtitles | عندما كنت فى الثالثه من عمرك. تسلقت السرير و فتحتى باب المظبخ و ذهبت للخارج . |
Bir örümcek gibi duvarlara tırmanıyordu. | Open Subtitles | انها تدعي ان المرأه تسلقت الحائط مثل العنكبوت |
Dağa tırmandığın gibi! Zigzag çizerek... hatırladın mı? | Open Subtitles | كما تسلقت الجبل بأسلوب (الزجزاج) هل تتذكر ؟ |
Dün gece geç saatlerde manastırın duvarına tırmandınız. | Open Subtitles | بوقت متأخر من مساء أمس، تسلقت جدران ديرِنا |