"تفعليه" - ترجمة من عربي إلى تركي

• yapıyorsun
• yapman
• yaptığın
• işin
• yapmanı
• yaptığını
• yapmak
• arıyorsun
• yapma
• yapıyorsunuz
• yapmadığın
• yapacağını
• yapabileceğin
• yap
• yapacağın

Pazar günü ne yapıyorsun bilmiyorum ama yemek için babamların evine gideceğim.
لا اعلم ما تفعليه في يوم الاحد لكني اتجه لمنزل ابي للغداء

Harikasın, her zaman yapmak istediklerimi yapıyorsun.
أنتِ رائعة, تفعلين تماماً ما أتمنى أن تفعليه

Unutma, herhangi birinin sana yapman için söylediği şey önemsiz,
تذكري, لا تبالي بما يقول لك اي احد ان تفعليه,

Sen yaptığın her şeye en az 15 dakika geç kalırsın.
دائما انت على الاقل متاخره 15 دقيقه فى اى شىء تفعليه

Burada ne işin var? - Ben sadece... - O itlerde AIDS vardır.
، ضعى ثلج عليها و ستكون بخير ما الذى كنتى تفعليه هنا ؟

Senden bir şey yapmanı istiyorum ve bunu yapman gerekiyor.
كنت سأطلب منك أن تفعلي شيئاً ..وأريدك فقط أن تفعليه

- Müthiş. - Bölüm Beş'te ne yaptığını da söyle.
رائع، اذا قولي لي ما تفعليه هنا في القسم الخامس

Şimdi ne yapmak istediğini bana söylemen lazım.
الآن يجب أن تخبرينى بما تريدين أن تفعليه

Sen Annabelle, o da Coop. Kasten yapıyorsun.
أنت أنابيل، هو كوب ان ما تفعليه كاطلاق النار على

- Koyunsun. Herkesin yaptığını yapıyorsun ki önce kendinin yaptığını söyleyebilesin!
أنت رخيصة , كل الذي تفعليه هو ما يفعله كل شخص فقط لكي تقولي أنك فعلته أولاً

Ve sende yapabileceğinin en iyisini yapıyorsun.
و أنت تقومين بأفضل عمل . تستطيعين أن تفعليه

Şu afacan surat şeyini , yapıyorsun bu da demek oluyor ki, büyük ihtimalle... yapmaman gereken bir şey yaptın.
أنت تفعلين الشيء برأسك مما يعني أنك على الأرجح كنت تفعلين شيئاً لايفترضأن تفعليه.

Bunu yapıyorsun, çünkü yapmak istiyorsun.
أنت تفعلين هذا لأن هذا . ما تريدين أن تفعليه

Bir daha ne yapman gerektiğini söylediğimde korkmana engel olur. Teğmen, düğmeni ilikle.
سيمنعكِ أن تصبحى خائفة فى المرة القادمة , وسيخبرك بما يجب أن تفعليه

yaptığın şey den bu şekilde ayrılmak kötü olmalı.
لا بد انه كان سيئا ان تتركى ما كنتى تفعليه

Gerçekten yaptığın çok soylu bir şey.
كل ما تفعليه حقاً ُ هوهذاالشيءالنبيلِجداً ..

Biraz kanamış. Buz koyarsan düzelir. Burada ne işin var?
، ضعى ثلج عليها و ستكون بخير ما الذى كنتى تفعليه هنا ؟

- Dışarıda ne işin vardı senin?
ما الذى كنتى تفعليه بالخارج على أى حال ؟

Salatayı yaparken bir yandan da ne yaptığını bana anlatmanı istiyorum.
الأن أريدك أن تخبريني ماذا تفعلين بينما تفعليه

- Burada ne arıyorsun, sanmıştım ki--
..ما اللذي تفعليه هنا . اعتقدت - فقط تحرك , سيدي -

Evet, hafta sonu ödevini. yapma. Unut gitsin.
أجل, واجب نهاية الأسبوع, لا تفعليه, انسيه.

Orada ne yapıyorsunuz Yargıç Hershey ?
ما الذى تفعليه هناك ايتها القاضى هيرشى؟

Hiç yapmadığın bir şeyse, içmiyorsun.
و إن كان شيئاً لم تفعليه أبداً، لا تشربين.

Daha fazla dayanamam. Ne yapacağını biliyorsun.
استطيع فقط الصمود لمدة قصيرة أنت تعلمي ما يجب أن تفعليه

- Bir de benim için yapabileceğin bir şey var.
هناك شيء ما يمكنك أن تفعليه لي , رغم ذلك

Ne istersen yap ama inan bana vaktini boşa harcıyorsun.
افعلي ما تريدين ان تفعليه ولكن صدقيني انك تضيعين وقتك

yapacağın en akıllıca şey beni tanımıyormuş gibi davranmak olur.
اذكى امر يمكن ان تفعليه كان التظاهر انك لا تعرفينني