"تفهمون" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Anladınız
• Anlamıyor
• anlamıyorsunuz
• Anlaşıldı
• Anladın
• anlamadınız
• anlarsınız
• anlamazsınız
• anlayabiliyor
• anlamışsınızdır
• Anlamıyorsun
• anlayamazsınız
• anlıyorsunuzdur
• anlıyor
• anlıyorsunuz

Şimdi Justus ve Pastor'un neden gerçeği söylediğini Anladınız mı?
الأن هل تفهمون لماذا جوستس وبوستر قالا الحقيقة؟

Ben sizi arayana kadar bir şey yapmayın. Anladınız mı?
لكن يجب عليكم أن تنتظروا حتى أتصل بكم هل تفهمون ؟

Onlar için muhbirlik olan şey, sizin için doğruyu söylemek, Anlamıyor musunuz?
ما يعتبرونه وشى هو قول الحقيقه بالنسبه لكم الا تفهمون ذلك ؟

Endüstri çalışanları olarak sizler bunu anlıyorsunuz ama hükümetler Anlamıyor.
تفهمون ذلك في إطار الصناعة؛ الحكومات لا تفعل ذلك.

Hayır, anlamıyorsunuz. Ben sadece kayıp eşyayı geri vermeye çalışıyordum.
لا، انتم لا تفهمون كنت أريد فقط إعادة ممتلكات مفقودة

Hayır, bekleyin. anlamıyorsunuz. Bu silah benim değil.
لا ، إنتظروا ، إنتظروا ، أنتم لا تفهمون ، هذا ليس بمسدسي

Onu Platero'ya götürün. Onun yanında kalın, Anlaşıldı mı?
خُذوه الى بلاتيرو إبقوا معه طوال الوقت, هل تفهمون ؟

Hayır, yanlış Anladınız. Siz biraz yalnız kalasınız diye--
كلا أنتم لا تفهمون لقد جئنا لنعطيهم خصوصية

Bahse girerim beni gayet iyi Anladınız. Sana kıpırdama demedim mi?
واثق بأنكم تفهمون ذلك، ألم أخبرك بألاّ تتحرّك؟

Siz de onu kovuyormuşum gibi davranın. Anladınız mı?
وأريدكم أن تُسايِرُوني في هذا هل تفهمون ؟

Ve Uluslararası Müzik Ödülleri'ni de kaçırırsınız. Beni Anladınız mı?
وسيفوتكم حفل توزيع الجوائز الموسيقية العالمي، هل تفهمون ؟

Onları deşifre edeceğiz. Anladınız mı? !
علينا أن نقوم بفك الشيفره بسرعة هل تفهمون ؟

Eğer ekinlerinizden bu yıl ürün alamazsanız gelecek yıl başka bir... kurbanın kanını akıtmak zorunda kalacağınızı Anlamıyor musunuz?
حسناً، ألا تفهمون بأنه ، إذا فشلت محاصيلكم هذا العام العام القادم عليكم أن تضحوا بدم آخر؟

Aşağıda, Cedar Creek'de, 30 yıldır üstünde çalıştıkları... bir biyolojik silah olduğunu Anlamıyor musunuz?
ألا تفهمون أن تحتكم في سيدار كريك سلاح بيولوجي كانوا يصنعونه بصورة غير شرعية في السنوات ال 30 الماضية

Biliyorum yorgunsunuz. ve neden tekrar gittiğimizi herkes Anlamıyor, ama herzaman herşeyi bilmek zorunda değilsiniz.
انا اعلم انكم تعبون واعلم انكم لا تفهمون لم عليكم العودة خارجا وانتم وصلتم للتو

Neyle karşı karşıya olduğunuzu hala anlamıyorsunuz, değil mi?
انتم لا تفهمون مع من تتعاملون اليس كذلك ؟

Bakın, siz anlamıyorsunuz. Ben hiçbirşey saklayamam.
انظروا ياشباب انتم لا تفهمون انا لا استيطع ان اخفي شيء

Ah! Bırakın beni! anlamıyorsunuz.
دعوني أذهب, انكم لا تفهمون أنا من أهل بيت يعقوب

Sözlerim Anlaşıldı mı?
هل تفهمون معنى هذه الكلمات تماماً ؟

Herkes o öldü, bir şey çalışır. Anladın mı? !
إذا حاول أي أحد أن يفعل أي شيء فستموت هي ، هل تفهمون ؟

Belki anlamadınız ama sadece bu çocuğa aşık olduğu için genç bir kızı öldürmek üzereler!
ربّما أنتم الرجال لا تفهمون هذا لكنهم يوشكون أن يقتلوا بنت مراهقة ببساطة لأنها وقعت في حبّ هذا الولد

Bu amansız emir anlarsınız ki.... ...bütün ülkede büyük dehşet yarattı.
هذا القرار الصارم، كما تفهمون سبب الكثير من الضجة في في كل الأنحاء

Çocuklar, siz anlamazsınız, ama bunlar çok değerli o yüzden uslu davranın.
يا اولاد ، أنتم لا تفهمون هذه اشياء ثمينة لذا كونوا جيدين

O yüzden yeni bir değer alır. Ne dediğimi anlayabiliyor musun?
إذاً، جديد يساوي قيم هل تفهمون ما أقوله؟

Öyleyse niye teslim edemeyeceğimizi anlamışsınızdır.
حسناً، إذاً أنتم تفهمون سبب عدم قدرتنا على تسليمها لكم.

Anlamıyorsun. Bu kontrol edilemez bir durum.
أنتم لا تفهمون إنهم في حالة لا يمكن السيطرة عليها

Eğer riskleri bilmezseniz, neye malolacağını da anlayamazsınız, bu yüzden doğru takası yapamazsınız, ve hisleriniz gerçeklikle eşleşmez.
إذا كنتم لا تفهمون المخاطر، إذن لا تفهمون القيم، فأنتم غالبا ستقومون بمقايضة خاطئة، و احساسكم لا يتطابق مع الحقيقة.

Umuyorum ki, sadece kendimden bahsettiğimi ve istediğim şeyi anlıyorsunuzdur. Bunun kötürüm olmakla alakası yok.
أنا سعيد لأنَّكم تفهمون أنَّ هذا المشروع يعنيني أنا فقط

Söylemen gerekeni söylemelisin, çünkü buna mecbursun. Yani herkes, anlıyor musunuz?
لأنه عليك ذلك كل واحد هل تفهمون ما أعني كل واحد

Alt tarafı bir grup hücre. Karaciğerinizi anlıyorsunuz ya!
إنها فقط تجمع خلايا. أنتم تفهمون الكبد.