ويكيبيديا

    "تمييز" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tanıma
        
    • ayrımcılık
        
    • fark
        
    • tanırım
        
    • ayrım
        
    • teşhis
        
    • ayrımı
        
    • ayrımcılığı
        
    • ayırt
        
    • farkı
        
    • tanımlama
        
    • tanımasını
        
    • tanıyamıyor
        
    • tespit
        
    • ayrımcılığa
        
    Birkaç yıl içinde ses tanıma her bilgisayarda standart olacak. Open Subtitles فى سنوات قليلة تمييز الاصوات سيكون موجود على أى حاسوب
    Her gün çevremizde sessizliğin sonuçlarının kendilerini ayrımcılık, şiddet, soykırım ve savaş olarak dışa vurduğunu görüyoruz. TED كل يوم من حولنا نرى آثار الصمت تجسّد نفسها على شكل تمييز وعنف وإبادة وحرب.
    Belli bir testi var: Saklı bir tehdidi fark edip karşılık verebilir misiniz? TED هو اختبار معين: هل تستطيع تمييز تهديد خفي وتتصرف ازائه؟
    Gözlerin bunca aydır orayı terk etmedi. Acıyı tanırım. Open Subtitles عينيك لم تبتعد عنها أبداً طوال هذة الأشهر أستطيع تمييز الألم
    dedim. Yanıtımın biraz kendini beğenmiş tavırlı olduğunu biliyorum, ama burada önemli bir ayrım yatıyor, çünkü ben duyarlılık eğitimine değil, TED الآن، أنا أعلم أنه رد مفخم قليلاً، رَدي عليها، ولكنه تمييز مهم، لأنني لا أعتقد أن ما نحتاج إليه هو تدريب الحساسية.
    Canlarını alan uçak kazası öylesine sert, öylesine gerçekti ki cesetleri teşhis edilemedi. Open Subtitles تحطمت الطائرة وخطفت أرواحهم كان هذا خطيرا و بسيطا ولم يتم تمييز أجسادهم
    Yapılan hiç bi' sosyal ayrımı.. sevmiyorum. Open Subtitles انا لم الاحض اي تمييز اجتماعي على الاطلاق
    "Arıcılık ve Kraliçenin ayrımcılığı Üzerine Bazı Fikirler." Open Subtitles كتاب صغير عن ثقافة النحل مع بعض الملاحضات عن تمييز الملكة
    Bu, ani yüzleri tanıma yetisi kaybı, insanların başına gelen bir durumdur. TED هذا الفقدان المفاجئ لقدرة تمييز الوجوه يحدث فعلا للأشخاص.
    Çok ender vakalarda amigdalası hiç bulunmayan insanlar olabiliyor ve bu kişiler korku ifadelerini tanıma konusunda son derece engellidir. TED هناك حالات نادرة جداً من الأشخاص الذين يفتقدون إلى "اللوزة" تماماً، وهم غير قادرين بشكل كبير على تمييز تعابير الخوف.
    Yüz tanıma programına karşılaştırma yaptırabilmek için bize 17 nokta lazım. Open Subtitles ونحتاج حوالي 17 لبرنامج تمييز الوجه لإجراء مقارنة
    Bir ayrımcılık davası açmak istiyorum. Open Subtitles لكنّي أودّ أن أقيم شكوى تمييز ضدّ منظمة حرم جامعي
    Misafirlerine ayrımcılık yapıp, iyi mallarını sadece bir kaç kişiye sunuyorsun. Open Subtitles تمييز ضيوفك وتقديم النبيذ الجيّد فقط لفئة مختارة
    Bu ilk ağaç için, ağacın gövdesi, dalları yaprakları ve meyveleri arasında fark olmamalıydı. TED لأن هذه أول شجرة فاكهة، لم يكن هناك أي تمييز بين الجذع والفروع وأوراق الشجر والفواكه.
    Bu şekilde türbülansı fark ederiz ama türbülans neden meydana gelir? TED وبهذا نستطيع تمييز الاضطراب، لكن ما الذي يؤدّي لحدوثه؟
    Evlileri hemen tanırım. Çocuklarınız var mı? Open Subtitles أستطيع دائماً تمييز المتزوجون هل لديك أبناء؟
    Kendimi nerde görsem, bu yüzden onu da tanırım. Open Subtitles أستطيع تمييز نفسي و بالتالي تمييزه من أي مكان
    Geçmişle şimdi ve gelecek arasında, ve orası ile burası arasında hiçbir ayrım kalmaması sonucu, her yerde, AN la başbaşayız, bu AN a artık "Dijital Şimdi" diyeceğim. TED مع تمييز لا تترك بين الماضي، في الوقت الحاضر وفي المستقبل، وهنا أو هناك، ونحن مع هذه اللحظة في كل مكان، ترك هذه اللحظة التي سوف اسمية الرقمية الآن.
    Kırk metre uzaktaki birini geceyarısı gözlüksüz olarak teşhis etmesi gerekiyordu. Open Subtitles كان لزاماً عليها أَن تكون قادرة على تمييز شخص على بعد 60 قدم، في الليل، بدون نظارات.
    Biz Cezayir halkının arasında ırk ayrımı yapmayız. Open Subtitles عندما نقول الشعب الجزائري، لا نجري أيّ تمييز للعرق.
    Biz Folsom Gıda'ya aynı şey için dava açarken senin adın bir cinsiyet ayrımcılığı davasında geçemez. Open Subtitles لا يمكنكِ بأن تكوني المدعى عليه في قضية تمييز الجنسي بينما نحن في الأساس نقاضي فولسوم للأغذية بنفس القضية
    Yanıp sönen farklı ışıkların hepsini göremedim, renkleri ayırt edemiyorum. TED فلم يكن بمقدوري رؤية الأضواء الوامضة المختلفة، ولا تمييز الألوان.
    Açık ve koyu mavi arasındaki farkı çok daha hızlı görüyorlar. TED إنهم أقدر على تمييز الفرق بسرعة بين الأزرق الفاتح والغامق.
    Kognitif patern tanımlama programı kafasında neler olduğunu bize söyleyebilir. Open Subtitles ربّما يخبرنا برنامج تمييز الأنماط الإدراكيّة بما يدور في عقلها
    -Bir çeşit barbekü sosu. Onun yemeğini tanımasını sağlıyor. Open Subtitles نوع من صلصة الشواء يساعده على تمييز غذائه
    Kimseyi tanıyamıyor ama yine de görebilirsiniz. Open Subtitles انه لا يستطيع تمييز أحد ولكن باستطاعتك الذهاب لرؤيته
    Bu şekilde ölüm sırasındaki çatlakları tespit edebilir ve böylece, ölüm nedeninin kafatası ve göğüs kafesindeki travma olduğunu saptayabiliriz. Open Subtitles بهذه الطريقة، يمكننا تمييز كسور ما قبل الوفاة وبناء على ذلك، نحدد أنّ سبب الوفاة كان ضربة إلى الجمجمة وتجويف الصدر
    ırk ya da inançlarından dolayı ayrımcılığa uğramış olabilirler. Open Subtitles قد يواجه تمييز بسبب الجنس أو المذهب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد