Bak sen Luis'le çıkıyorsun, o Arizona'da. Beni atlatıyorsun, ve plan yaptırmıyorsun. | Open Subtitles | اسمعي أنتي تواعدين لويس هو الآن في أريزونا |
Başka bir çocukla çıkıyorsun, ve ben abartmış oluyorum. | Open Subtitles | تواعدين شاباً آخر ولا تريديني أن أنفعل ؟ |
Hayır, bazen böyle bağırarak uyanıyor ve sonra hemen uyumaya devam ediyor. Şu anda biriyle görüşüyor musun? Genellikle. | Open Subtitles | كلا أحياناَ يباغت نفسه ثم يعود للنوم هل تواعدين أحداَ الآن ؟ |
Acımasız, katil bir toplum düşmanıyla çıktığını bilemezdin. | Open Subtitles | ازاي معرفتيش انك تواعدين قاتل شري مجنون؟ |
- çıktığın bir Rus var mı? | Open Subtitles | هل تواعدين أيّاً من الشباب الروسي، هل لي أن أعرف؟ |
Hala bundan çıkıyor musun Motosiklete kapılmayan adam mı? Iticilerle ilgili herhangi bir sorun var mı? | Open Subtitles | هل ما زلتِ تواعدين ذلك الرجل الصغير صاحب الدراجة النارية؟ |
Başkasıyla görüştüğünü söyle. En kolay yolu budur. | Open Subtitles | اخبريه أنك تواعدين رجلاً آخر، تلك أسهل طريقة |
-İyiyim. Hâlâ çağrı cihazı dükkanındaki adamla mı çıkıyorsun? | Open Subtitles | أما زلتِ تواعدين ذلك الرجل من متجر البيجر؟ |
Bir çocukla çıkıyorsun diyelim ve sana bu geceki... olaya garson olarak değil de onun eşi olarak gelmen için para verebileceğini söylüyor. | Open Subtitles | لو انكِ تواعدين احد و قال أنه سيدفع لكِ المال من أجل ألا تحضري كنادلة لهذا الحدث بل كرفيقته |
Başka şeylerde alırız, malum, artık birisiyle çıkıyorsun. | Open Subtitles | وقد نحصل على شيء إضافي, بما أنّك تواعدين |
Çekici, akıllı bir kadına benziyorsun. Neden bir çocukla çıkıyorsun? | Open Subtitles | يبدو أنكِ إمرأة ذكيّة وجذّابة، لمَ تواعدين طفلاً؟ |
Connie, şimdi sen benim kardeşim ile çıkıyorsun belki bizde beraber takılabiliriz? | Open Subtitles | لذا كوني ... بما أنكِ الآن تواعدين أخي ربما علينا التسكع معاً |
O cerrahla hala görüşüyor musun? | Open Subtitles | كيف تسير أمورك ؟ أما زلتِ تواعدين ذلك الجرّاح ؟ |
- Ee, Caddy, yeni birisi ile görüşüyor musun? | Open Subtitles | إذاَ كادي هل تواعدين اي احد جديد؟ |
Çoğu kişi senin çok yaşlı bir adamla çıktığını düşünüyordu. Ya da dindar biriyle. | Open Subtitles | الكثير من الشباب ظنُّوا بأنكِ تواعدين شاباً كبيراً , أو أنكِ كنتِ شديدة التدين |
Bu arada, çıktığın biri var mı, evlendin mi? | Open Subtitles | بالمناسبة، هل تواعدين شخص ما، هل تزوجتي؟ |
onun yerine Yoon Ji Hoo ile çıkıyor, diğer F4 üyelerinden biriyle, değil mi? | Open Subtitles | لكنك تواعدين يون جيهوو، العضو الآخر في إف4 ، صحيح؟ |
Başkasıyla görüştüğünü söyle. En kolay yolu budur. | Open Subtitles | اخبريه أنك تواعدين رجلاً آخر، تلك أسهل طريقة |
İnanmıyorum üç ay çıktın ve öpüşmedin! | Open Subtitles | لا أصدق أنك تواعدين منذ 3 أشهر ولم تقبلوا بعضكم |
Görüştüğün kişi sır, her ne yapıyorsan sır. | Open Subtitles | إنكِ تواعدين شخصاً أو أياً كان ما تقومين به |
Profesörle çıkıyordun ve bana söylemeyi mi unuttun? | Open Subtitles | أنتِ تواعدين البروفيسور والآن تخبريني بأنكِ , تغيرين رأيك ؟ |
- Ne? Duyduğuma göre Jake Taylor'la çıkıyormuşsun. Bu doğru mu? | Open Subtitles | لقد سمعت أنكِ تواعدين جايك تايلور هل هذا حقيقى ؟ |
En azından artık Daphne'nin hoşlandığı adamla çıkmıyorsun. | Open Subtitles | أنت الان لا تواعدين شخص دافني معجبة فيه. |
Başka biriyle mi görüşüyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تجيبين على خطاباتي؟ هل تواعدين شخصاً آخر؟ |
Daha öncesinde çalışarak gözlem sapmasının da düzeltilmesi ve ilk kez 15 yaşında çıkmaya başlaman düşünülürse... | Open Subtitles | ان عملنا بالعكس تصحيحاً لتحيّز الملاحظة بافتراض انكِ تواعدين منذ كنتِ بعمر الـ15 انتظر انتظر |
İkimizin de sevgilisi yoksa, yılbaşında beraber oluruz demiştik. | Open Subtitles | لو لستِ تواعدين أحداً، فلقد إتفقنا أننا سيرافق أحدنا الآخر في الحفل |
Eğer malzeme arıyorsan, doğru adamla birliktesin. | Open Subtitles | إذا كنت تبحثين عن المادّة فأنتِ تواعدين الرجل المناسب |