Öz oğlun Tio Luca, bu bok çukuruna beni kurtarmak için döndü. | Open Subtitles | ابنك ، تيو لوكا ، جاء إلى هذا المكان القذر فقط لينقذني |
Tio Luca, kurtardığı her hayatın kendisinden bir şeyler eksilttiğini söylerdi. | Open Subtitles | تيو لوكا قال أن كل حياة أنقذها كلفته قليلاً من حياته |
İçeri girmeme izin vermelisin Tio. | Open Subtitles | علي أن أوقف هذا. عليك أن تدعني أدخل يا تيو. |
Aslında, her ikimiz de biraz Theo'ya aşığız. | Open Subtitles | في الحقيقة, فكلانا نسبياً مغرمتان بـ تيو. |
Tuo Tuo'nun sınıra ulaşması için Kurtlar Şehri'nden geçmesi gerekiyor. | Open Subtitles | عن طريق "تيو تيو" سنعرف الوجهه "هي ذاهبةٌ إلى مدينة " ذئابُ السماء |
Bana kafayı yedirtecekler, dayı. | Open Subtitles | انهم يقودنى لجنون تيو |
Baban sana inansaydı sokakları yöneten Tio Gordo değil sen olurdun. | Open Subtitles | لو أن والدك قد آمن بك، لجعلك تدير الشوارع، لا تيو غوردو. |
Tio icerden bilgi aldi hala hayattaymis. | Open Subtitles | تيو حصل على معلومة من الداخل بانه ما زال حياً رغم ذلكـ |
Tio yu lavar ile bir bulusma ayartlattim. | Open Subtitles | أخبرت تيو أن يعقد إجتماعاً مع لافار كوينتل |
Sanırım Tio'nun traş losyonundan olabilir. | Open Subtitles | أظن أنها ربما رائحة عطر حلاقة تيو |
Hayır, o koca ağzına bir elma tıkacak ve Tio Gordo'ya seni şişko bir domuz gibi kızartmasını söyleyecek. | Open Subtitles | كلا سوف يحشر تفاحةً على فمك الكبير ويجعل " تيو غوردو " يشويك كخنزير |
Güzel bir iş günü geçirdim sadece Tio. | Open Subtitles | لا. إنه يوم سعيد في العمل يا تيو. |
Tio Gordo, bir miktar Mole Kurabiyesi göndermişti. | Open Subtitles | و أرسل تيو غوردو العديد من الكعك. |
Tio bize temiz telefonlar verdi, tamam? | Open Subtitles | تيو جلب لنا هواتف نظيفه، حسنا؟ |
Tio ve Carlos onu senin evden ayrilirken gormus. | Open Subtitles | رأها تيو وكارلوس عندما غادروا منزلك |
Dediğine göre Telegraaf onu Theo Van De Cloe olarak tanıyormuş petrol sanayisinde çalışan bir adam. | Open Subtitles | انه معروف باسم تيو فان دي كلو... ...ويعمل في مجال النفط مرة اخرى، لقد تم اخلاء القرى |
Theo hayattayken bile.. | Open Subtitles | حتى عندما كان "تيو" مازال على قيد الحياة |
Mühür'ü General'e götürmeni istiyorum. Tuo Tuo ile ilgilendikten sonra vakit kaybetmeden yanına geleceğim. | Open Subtitles | بعد أن أعتني بـِ "تيو تيو" ، أنا سآتي فوراً |
Ama Tuo Tuo'nun ölüm haberini alınca gözyaşlarını tutamamış. | Open Subtitles | "لكن بعد ما سمع بخبر موتِ" تيو تيو سقطت دموعه |
dayı, hatırlamıyor musun? | Open Subtitles | تيو , الا تتذكر؟ |
Tiaa, İkinci Amenhotep'in eşiydi. Dördüncü Thutmose'nin de annesi. | Open Subtitles | (تيو) كانت زوجة (أمنحتب) الثاني وأم (تحتمس) الرابع |
- Bana Teo'yu eğitmem ve sırrını saklamam için güvendin. | Open Subtitles | ماذا يعنى هذا لقد وثقت فيك لتدريب "تيو" والإحتفاظ بسرك |
Tüm umudum sensin, Takumi. | Open Subtitles | تيو اتمنى ان تجد نفسك فى فريق السيارات |