ويكيبيديا

    "ثقتنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • güven
        
    • güvenimize
        
    • Güvenimizi
        
    • güveniyoruz
        
    • güvenimi
        
    • güvenmek
        
    • güvenini
        
    • güvenimiz
        
    • Güvenlerini
        
    • güvendik
        
    • inancımızı
        
    Bunca zaman bu kıskançlık canavarının güven bağımızı yemesine izin verdim. Open Subtitles و كل هذا الوقت كنت أسمح للغيرة بأن تأكل صمغ ثقتنا
    Takım oyuncusu olmayan bir kadın, güvenimize ihanet eden biri? Open Subtitles إمرأة لم تكن عضوة من ضمن الفريق و التي قامت بإنتهاك ثقتنا
    Ruanda ile karşı karşıya geldik; Bosna ile karşı karşıya geldik; ve sonra Güvenimizi yeniden keşfettik. TED وواجهنا على الفور أزمة راوندا و من ثم أزمة البوسنة والهرسك ومن ثم أستعدنا ثقتنا بأنفسنا
    Ona güveniyoruz. Open Subtitles لقد وضعنا ثقتنا فيه, أنا متأكد من أنه ل يحفظ هذا عنا...
    Benim büyük güvenimi göklere çıkarttın fakat hala onun kim olduğunu söylemedin. Open Subtitles - أفترض لذا. تسبّح ثقتنا العظيمة، لكن أنت ما زلت ما أخبرتني من هو.
    Geleceğe güvenmek, her şeyi destekler. Open Subtitles لقد كانت ثقتنا في المستقبل سندنا في كل شيء
    Bu adama gerçek kimliğimizi hemen açıklayıp güvenini kazanmalıyız. Open Subtitles يجب أن نكشف له أنفسنا ونضع هذا الرجل في ثقتنا
    Bilime güvenimiz de, bilimin kendisi gibi, kanıta dayanmalıdır ve bu da biliminsanlarının, daha iyi iletişimciler haline gelmeleri gerektiği anlamına gelir. TED ثقتنا في العلم كالعلم نفسه يجب أن تكون قائمة على الدليل و هذا يعني أن العلماء يجب أن يكونوا أكثر فعالية في الاتصال
    - Güvenlerini geri kazanmalıyız. - Dikkatim dağıldı. Open Subtitles أننا بحاجة أن نعيد ثقتنا مجدداً.
    Ayrıca, küçük miktarlı parayla yapılan güven deneylerim için yaşamımızda ne sıklıkta yabancılara güvendiğimiz hususunu yakalamadıgı için endişeliydim. TED أنا أيضاً قلق بخصوص نقطة أن تجاربي مع دفعات صغيرة من المال هى بالحقيقة لا توضح تماما كيفية ثقتنا بالغرباء.
    dediler. Ben de "Piyasalarda güveni yeniden tesis etmezden evvel halkımız arasında güven ve itimadı tesis etmeliyiz." TED فقلت لهم: قبل أن نستعيد ثقتنا في الأسواق يجب أن نستعيد الثقة بين أفراد شعبنا
    Akılcılığımıza, daha yüksek bir güce sözde güven ve bağlılığımıza kural ve yasalara dayalı sistem kurma gücümüze rağmen en temel güdülerimiz hepsinden güçlü. Open Subtitles لكل عقلانيتنا، ثقتنا و إخلاصنا لقوة أكبر قدرتنا على خلق مجموعة من القواعد و القوانين أجهزتنا الأساسية أكبر من أي شئ
    Yine de güvenimize böyle ihanet etmen kabul edilemez. Open Subtitles ما زال غير مقبول تمامًا خيانة ثقتنا.
    Bu kardinallerin güvenimize ihanet etmiş olanlarının görevleri ve unvanları ellerinden alınacak. Open Subtitles هؤلاء الكاردينالات ... هؤلاء من خانوا ثقتنا المقدسة سيعزلون من مكاتبهم و ألقابهم
    güvenimize ihanet ediyorsunuz! Open Subtitles أنتم تخونون ثقتنا
    İnsanlığa olan Güvenimizi yeniden inşa etmemiz, cesurca ve açıkça birlikte durmamız gereken çok önemli bir dönemdeyiz. TED نحن في وقت حاسم نحتاج فيه إلى استرجاع ثقتنا في الإنسانية والوقوف معًا بجرأة وبشكل واضح.
    Ve bu sadece bizim pazardaki Güvenimizi sarsmamakta, aynı zamanda toplumdaki Güvenimizi de sarsmaktadır. TED هذا الأمر لن يقلص ثقتنا في السوق فحسب بل في المجتمع ككل
    Oralarda kaybolayım deme, Albay. Sana güveniyoruz. Sağolun, efendim. Open Subtitles لا ينخدع هناك, العقيد, وضعنا ثقتنا فيك.
    güvenimi tekrar kazanması için ona bir şans verdim ve-- Open Subtitles حيث نحاول ان نعيد ثقتنا ببعض من جديد
    temelde bilime güvenmek, teknolojiye güvenmekle ve deneyim dediğimiz bir şeye güvenmekle, esasen aynı şeydir. TED ان القواعد التي نبني عليها ثقتنا في العلم هي نفس قواعد الثقة في التقنيات و هي نفس قواعد الثقة في أي شئ و هي ما نسميه "الخبرة"
    Ama aynı zamanda sadece senin güvenini kazanmaya çalışıyor olabilir diye de düşünüyorsun. Open Subtitles بنفس الوقت انت تفكر بانها ربما فعل هذا لتكسب ثقتنا
    Kendimize olan aşırı güvenimiz yüzünden hazır değildik ve sayıca üstünlerdi. Open Subtitles في ثقتنا العالية، كنا غير مستعدون ومفاقون عددا
    - Güvenlerini geri kazanmalıyız. - Dikkatim dağıldı. Open Subtitles نحن بحاجة لكسب ثقتنا مرة أخري
    Ona körü körüne güvendik ama korkarım o bizim için kim önemli, kim değil o kadar da umursamıyor. Open Subtitles نحن ثقتنا عمياء لكنني لست متأكدا من ذلك انه يهتم للذين يهمون والذين لا يهمون
    Güvene bu açıdan baktığınızda belirsizliklerle baş edebilmek için, inancımızı yabancılarla paylaşmak için, ileriye gitmeye devam etmek için niçin benzersiz bir yetenek olduğunu açıklamaya başlıyor. TED الآن، عندما ترون الثقة بهذه العدسة، تبداُ في التوضيح لماذا لديها قدرة نادرة لتمكننا من التغلب علي عدم اليقين، ووضع ثقتنا في الغرباء، ومواصلة المضي قدمًا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد