| Yani bir şişe hap yutan kişi diğerlerinden önce gelir. | TED | لذا الشخص الذي ابتلع زجاجة حبوب سيكون قبل شخص آخر. |
| Bu da neydi? O herif için hap mı çalıyorsun? | Open Subtitles | ما كان كل ذلك انت تسرق حبوب الدواء لذلك السافل |
| Briana dün hiç bir şey yemedi, sadece bir kaç avuç diyet hapı. | Open Subtitles | برينا لم يكن لديهم أي شيء للأكل أمس، باستثناء حفنة من حبوب الحمية. |
| Saçıyla uyumlu bir toka ararken diyet hapları ve müshil yüzünden öldü. | Open Subtitles | انهارت محاولة وضع مشبك في شعرها ولم يهدئها سوى حبوب وأدوية مُلَيّنة |
| Tabii ya belki de ilaç alıp, içki içti ve tansiyonu çıktı. | Open Subtitles | قد يكون عانى من ضغط دم مرتفع حبوب زيادة,او انه كان سكيرا |
| Oradan geçenler adamın mor ve yeşil haplar içtiğini görmüş. | Open Subtitles | قال الشهود أنّهم رأوه يبتلع حبوب لونها بين الأخضر والأسود |
| Fakirler için çaldığımız mallar buraya getirirdik, tahıl artık neyiniz varsa. | Open Subtitles | نحن كنّا نجلب المواد التي نسرقها هنا حبوب وما لدينا، للفقراء |
| Artık uyku ilacı almak yok ama uyumam da gerek. | Open Subtitles | حبوب النوم ممنوعة، لكن عليّ أن احصل على بعض النوم |
| Okula gitmek için hazırlanıyorum ve bu sabah mısır gevreği yedim. | Open Subtitles | صباح الخير،أنا أستعد للذهاب للمدرسة هذا الصباح وأكلت للتو حبوب الإفطار |
| Ara vermeden, hap veya başka bir şey kullanmadan 3 kez seks yaptık. | Open Subtitles | لقد تضاجعنا ثلاث مرات بدون ان تأخذ قيلولة أو حبوب أو أي شئ |
| - Neyin var? Bir miktar metamfetamin kokain, hap, biraz eroin. | Open Subtitles | لدي أكياس جديدة من المخدر الزجاجي كوكائين , حبوب وبعض المساحيق |
| Hiç ilaç alıyor musunuz? hap ya da vitamin desteği? | Open Subtitles | هل تتعاطين اي حبوب او ادوية او مكملات غذائية ؟ |
| Risk faktörlerini kontrol ettik sadece kontrol hapı kullandığını bulduk. | Open Subtitles | نحن تحققنا من عوامل الخطر ووجدنا أنها كانت تأخذ حبوب |
| Birkaç yazı verdim ama bir tek Plan B hapı ile tecrübemi beğendiler. | Open Subtitles | جرّبت بعض المواضيع، لكن الوحيد الذي أعجبهم كان تجربتي مع حبوب منع الحمل. |
| Beekman'ın hapları işe yaramaz. Mide ağrısından başka bir şey yapmazlar. | Open Subtitles | حبوب بيكمان هراء، لن تفعل شيئاً سوى إحداثِ تقلصاتٍ في المعدة |
| Hevesini kaçırmak istemem dostum ama o penis büyütme hapları işe yaramıyor. | Open Subtitles | لا أقصد أن أقاطعك يارفيق ، لكن حبوب تكبير القضيب هذه لاتعمل |
| Ama bir "keş" hesap yapmaz. Onu ilgilendiren tek şey kaç ilaç kaldığıdır. | Open Subtitles | لكن المدمن غير مضطر لهذا لأنه يفكر فقط بم تبقى له من حبوب |
| Oradan geçenler adamın mor ve yeşil haplar içtiğini görmüş. | Open Subtitles | قال الشهود أنّهم رأوه يبتلع حبوب لونها بين الأخضر والأسود. |
| Neden lanet olasıca bir tahıl Denetçisi olmak isteyeyim ki? | Open Subtitles | و لماذا بحق الأرض أريد ان اصبح مراقب حبوب ؟ |
| Biliyorsun, bu kadar çok uyku ilacı yutan biri... | Open Subtitles | أتعلمين، بأن أي شخص سيأكل الكثير من حبوب النوم |
| Bu kostümü mısır gevreği kutuları ve yoga matlarıyla yaptık. | Open Subtitles | هذا الرداء مصنوع من علب حبوب الإفطار ومن حصائر اليوقا. |
| Etli makarna sosuyla karışık tahıllı gevrek yiyebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نعد حبوب الجريش مخلوطة بنكهة اللحم وصلصة المعكرونة |
| Uyku haplarını alıp, onları da antidepresanlarla karıştıracaksın. | Open Subtitles | ثم عليك أن تتناولي حبوب منومة وتخلطين تلك القمامة مع حبوب مضادات الاكتئاب |
| Tabi, Sevgili karısına verdiğim ilaç sayesinde ilaçları ona, yakın dostum başpiskopos aracılığıyla yolladım. | Open Subtitles | بالطبع. أخذت حبوب منع الحمل، لا، وهذا هو زوجة الرئيس أخذ حبوب منع الحمل التي جعلت تحصل من خلال صديقي رئيس الأساقفة. |
| - Patates Kafa! - Aptal ilaçlarını bu sabah almadın mı sen? | Open Subtitles | يا رأس البطاطس هل جميعكم أخذتم حبوب الغباء هذا الصباح؟ |
| Bitki uzmanıma gittim ve 2 tane B-12 iğnesi vurdurdum. | Open Subtitles | لقد ذهبت إلى طبيب الأعشاب و أعطني بعض حبوب الفيتامين |
| Anlaşılan, uyku haplarından çok vitamin hapları almışsın. | Open Subtitles | عن فيتامين حبوب منع الحمل من الحبوب المنومة، يبدو. |
| Eğer kapsülünüz varsa, bunlar her şekilde haplardan daha etkililer. | TED | اذا كان لديك كبسولات, فانها فعالة أكثر بكثير من حبوب الدواء بكل أشكالها. |