| Duyduğuma göre çok büyük bir patlama da gerçekleşmiş. | Open Subtitles | هذا أفضل من التعلل بانفجار بشع، حسبما سمعت |
| Pek sayılmaz. Duyduğuma göre, içeri girmeye çalışıyormuş. | Open Subtitles | ليس تحديدًا، إنّها حسبما سمعت حاولت اقتحام السجن. |
| Duyduğuma göre tüm kampı yeniden kurmanız lazım. | Open Subtitles | أنتم بحاجة الى مخيم جديد حسبما سمعت |
| Ne kadar hoş. Duyduğuma göre, onun kadar hoş değildir. | Open Subtitles | ليس أكثر روعه من هذا الصنف، حسبما سمعت |
| Duyduğuma göre Hollywood güzellerinden bazıları domuzlar kadar kıllıymış. | Open Subtitles | حسبما سمعت ... أن معظم جميلات هوليود كُنّ مشعرات كالخنازير |
| Duyduğuma göre, çoktan ölmüş olmalıydı. | Open Subtitles | من المفترض أن يكون ميت الآن حسبما سمعت |
| Duyduğuma göre, başına gelenlerden kendisi sorumluymuş. | Open Subtitles | و حسبما سمعت فهو من جلبَ ذلك على نفسه |
| Duyduğuma göre, senin açıklamandan dolayı çıkacak olan savaşa bizimle geleceksin. | Open Subtitles | ستركب معنا إلى المعركة ...حسبما سمعت لتحكي روايتك |
| Duyduğuma göre bu onun tarzı değil | Open Subtitles | ليس بالطريقة التي فعلها حسبما سمعت |
| Benim Duyduğuma göre de, herkese tecavüz ediyorlarmış. | Open Subtitles | حسبما سمعت سيغتصبون الجميع |
| Duyduğuma göre Flint'in adamı yukarıdaymış. | Open Subtitles | لديك رجل (فلينت) في الأعلى، حسبما سمعت |
| - Duyduğuma göre Mike dışarı çıkıyormuş. | Open Subtitles | سيخرج (مايك) حسبما سمعت |