Bu alanı acilen tekrar düzenlememiz gerekiyor. - Tanrı'ya şükür. | Open Subtitles | من المفترض أن نعيد تصميم هذه المنطقة قريبًا, حمدًا لله. |
Allah'a çok şükür Spock olamam. | TED | حمدًا لله أنني لا أستطيع أن أكون مثل سبوك. |
Tanrı'ya şükür ki talihsizlik yaşanmadı. | Open Subtitles | حمدًا لله أنها ليست كارثة قومية؛ ستكونان بلا فائدة |
Tanrıya şükür, çünkü eski sevgililerin birbirlerinin peşinden koşmalarını izlemek kadar acı bir şey yok. | Open Subtitles | حمدًا للرب، فليس هناك ما هو أصعب من مشاهدة زوجٍ سابق يقومان برقصة محرجة |
- Tanrıya şükür hayır, yolun karşısındayım. | Open Subtitles | كلاّ، حمدًا لله. أنا في الشارع المُقابل. |
Tanrı'ya şükür ki, Batı Teksas'ta bir beyefendi varmış. | Open Subtitles | حمدًا لله، ثمة رجل محترم باقٍ هنا في غرب تكساس |
şükür ki çıkmaya ilk başladığımızda böyle bir iştahın yoktu. | Open Subtitles | حمدًا لله أنكِ لم يكن لديكِ تلك الشهية حينما بدأنا نتواعد |
- Sırtından mı vursaydık? - Yok, doğru olanı yapmışsınız. Tanrı'ya şükür hiçbiriniz yaralanmamışsınız. | Open Subtitles | كلا، لقد فعلتما الصواب، حمدًا لله أنكما على ما يرام |
Tanrı'ya şükür başarmış ve zifiri karanlık bir gece sonrası güneşin doğuşu gibi cahil kasabamızı aydınlatmak üzere sahillerimizin güvenli topraklarına salimen çıkmışsın. | Open Subtitles | حمدًا لله إنك فعلتها وهبطت بسلام علي شواطئنا الخارقة في الظلام لتخفف عنها كالشمس الساطعة بعد أحلك الليالي |
Kıyıda köşede hep kötü bir şeyler olduğunu görürdü. Tanrıya şükür. | Open Subtitles | لطالما كان يتوقع حدوث شيء سيئ، حمدًا لله |
- Evet, daha fazlasına gerek yok. Çok şükür alerjin falan da yok. | Open Subtitles | نعم، ولم تتسممي، لا تملكين حساسية، حمدًا لله. |
Çok şükür artık sorumlu olduğum bir şey değil. | Open Subtitles | حمدًا لله، هذه ليست من إلتزاماتي بعد الآن. |
Tanrı'ya şükür döndünüz. Şalter attı. | Open Subtitles | حمدًا للرب على رجوعكما، انفجرت أحد القواطع |
Tanrıya şükür geldin. Evden çıkmak için sabırsızlanıyordum. | Open Subtitles | حمدًا للرب على ظهورك اردت مغادرة المنزل بشدة |
Tanrı'ya şükür iyisin. Neden seni çağırdığımda cevap vermedin? | Open Subtitles | ها أنت ذا، حمدًا لله أنك سالم، لمَ لمْ تجِب حين ناديتك؟ |
Tanrıya şükür. Ateş asla kırılmayacak sandım. Ben sana biraz su getireyim. | Open Subtitles | حمدًا لله، خلت حمّتك لن تزول، سأجلب لك بعض الماء. |
şükürler olsun, bir kızım evime yakın oturuyor. | Open Subtitles | حمدًا لله أن واحدة من فتياتي بقيت بالقرب من المنزل |
Önümüze bakacağız. | Open Subtitles | حمدًا للرب |