ويكيبيديا

    "حوله" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • etrafında
        
    • hakkında
        
    • etrafındaki
        
    • konuda
        
    • etrafına
        
    • etrafta
        
    • onu
        
    • etrafından
        
    • ilgili
        
    • bunu
        
    • yanında
        
    • çevresinde
        
    • ona
        
    • etrafa
        
    • çevrelemiş
        
    etrafında 1500 metre yüksekliğinde çok fazla tepe var, tırman tırman bitmez. Open Subtitles ، حوله الكثير من التلال بأرتفاع 1 ميل لذلك ستصعد و تصعد
    etrafında sürekli onca general, senatör ve önemli politik kişiler varken önceden olduğu gibi sıradan olmak, onun için daha zor artık. Open Subtitles حسناً ، من الصعب عليه أن يكون بسيطاً مثلما كان مع وجود كل هؤلاء الجنرالات و الشيوخ و الطلقات السياسية يتسكعون حوله
    Şimdi, ilk çıktığımız gece neden onun hakkında yalan söylediğimi anladın mı? Open Subtitles لذا، اتعرفين الآن لم أردت .. أن أكذب حوله في موعدنا الأول
    Sen inanılmaz derecede hassas bir adamsın... etrafındaki herkese neşe saçıyorsun. Open Subtitles أنت رجل حساس للغاية يلهم مشاعر السعدة إلى كل من حوله
    Bu konuda espri yapabilirsin, ama sen ortadan kayboldun diye adamları bütün gece at sırtında gezdirmek zorunda değilim. Open Subtitles أنت يمكن أَن تنكّت حوله الآن، لكنك حصلت لنفسك على الخسارة وأنا أبقى الرجال خارجاً يركبون ظهورهم طوال الليل
    Satıcı etrafına bakar, şaşırmıştır... ve çiftçinin karısına arkasını döner...: Open Subtitles نظر البائع حوله وهو حائر :والتفت إلى زوجة المزارع وقال
    MacGyver içicisi etrafta bulunmasını isteyeceğiniz becerikli bir adam, özellikle iş yakmaya geldiğinde. Open Subtitles مدخت الماجيفر شخص بارع في أصلاح ما حوله خاصة عندما يأتي الموضوع للسيارت
    Ama ilaç onu, bir şey yapmasını engelleyecek kadar etkilemişti. Open Subtitles فقط هي كانت ذاهبة بعيدة جدا ليعمل أيّ شئ حوله.
    hem de etrafında deniz canlılarını yok eden bir tane... bekleme durumdayken bile. Open Subtitles السلاح الذي سيقتل جميع أشكال الحياة البحرية من حوله حتى لو كان متأهب
    Merkez taşı yerine oturan tek taş. Diğerlerinin hepsi etrafında hareket ediyor olmalı. Open Subtitles الحجر الأوسط هو الوحيد الذي يقفل في موضعه، أما البقية فإنهم يدورون حوله
    Ama aslında sadece, Holly'nin sürekli etrafında bulunmasının çok rahatsız edici olacağını düşünmüştü. Open Subtitles ولكن الحقيقة هي أنه يقصد أن يجعل هولي متضايقة جدا عندما تكون حوله
    Ne hakkında kavga ettiklerini bile hatırlamayan iki aptalız biz. Open Subtitles نحن ثُنائيّ غبيّين لا نستطيع تذكّر ما كنّا نتشاجر حوله.
    Bu kısım gelecek hakkında olmalı, bu yüzden de bundan en azından kısaca bahsedebilirim diye düşündüm. TED اذا هذه الجلسة يفترض أنها حول المستقبل لذا فكرت أن علي التحدث على الأقل بإقتضاب حوله.
    Biliyorum bazılarınız hâlâ bu konuyla mücadele ediyor. Ama bunun hakkında düşünmenizi istiyorum. TED أعلمُ بأن بعضكم لا يزال يعاني من هذا الموضوع، ولكنني أطلبُ منكم التفكير حوله.
    Belki de etrafındaki insanlar, ona, ihtiyacı olan sevgi ve desteği sağlayamıyordur. Open Subtitles ربما كان الناس من حوله لا يوفّرون له الحب والدعم الذي يحتاجه
    Bu konuda neler bildiğinizi ve amacınızı merak etmeye başladım. Open Subtitles وأبدأ التسائل الذي هذا كلّ شيء عن، وكم تعرف حوله.
    Santa Monica'da ufacık bir kulübe aldık. 50 bin dolara falan etrafına bir ev inşa ettim. TED اشترينا كوخاً صغيراً في سانتا مونيكا وبنينا حوله المنزل بحوالي ٥٠ ألفا
    Tüm gün etrafta takılıyor ve dergilerimden resimler kesip duruyor. Open Subtitles إنها فقط موجودة حوله طوال الوقت تقص الصور من مجلاتى
    onu seviyorum ve bu konuda yapabileceğiniz hiçbir şey yok. Open Subtitles أَحبُّها، وهناك لا شيء الذي أنت يُمْكِنُ أَنْ تَعمَلُ حوله.
    Arada bir karşına bir duvar çıkabilir, ama onun üstünden, etrafından yada içinden geçmek için bir yol bulmalısın. TED ربما سيواجهك جدار من حين الى اخر ولكن عليك ان تجد طريقة لتجاوزه .. الالتفاف حوله .. اختراقه
    Kesinlikle, ateşkesle ilgili." TED في نهاية المطاف هذا هو كل ما يدور حوله الأمر
    ona bunu atlatmasında yardım etmek istiyorum ama konuşmama bile izin vermiyor. Open Subtitles واريد مساعدتها من خلال هذا لكنها لا تريد مني التحدث معها حوله
    Ayrıca, bazen genç bir ilkyardımcı yanında doktora ihtiyaç duyar. Open Subtitles بالاضافة الى أن مساعد طبيب الحقل أحياناً يحتاج جرّاحيه حوله
    Benim de demeye çalıştığım şu, Oliver çevresinde tanıdık şeylere ihtiyaç duyuyor. Open Subtitles وكل الذي أعنيه أن أوليفر يحتاج إلى وجود أشياء مألوفة حوله الآن
    Siz gidin. Ben çantalarımı eve götürüp etrafa bakacağım. Open Subtitles امضى بعيدا, أنا سآخذ حقائبى إلى المنزل وأقوم بدورة حوله
    Biri diğerini çevrelemiş bir ikili, büyük bir yıldız ve büyük bir gaz bulutu. TED يوجد لديه شريك ، ثنائي يدور حوله نجم كبير ، عبارة كرة عملاقة من الغاز.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد