Senin hareketin. Patron ona ihanet ediyor ve intikam istiyor. | Open Subtitles | حركتك، عجباً، أنا أفكّر أنّ الرئيس خانه وهو يريد الإنتقام. |
ona ihanet ettiğimi düşünüyor ama etmedim. | Open Subtitles | . هو يعتقد أنني أنا من خانه ، لكنني لم أخونه |
Evet ve ardından da ihanete uğrayıp çarmıha gerildi. | Open Subtitles | أجل, وبعده مباشرةً خانه أحدهم وصُلب. |
Yahuda onu sattı. Peter yok saydı. | Open Subtitles | يهوذا خانه وبيتر رفضه |
- Prens Kazım'ın ihanetine uğradı. | Open Subtitles | لقد خانه الأمير قاسم |
Onu Meksika sınırından geçiren adam ona ihanet etti. | Open Subtitles | خانه الرجل الذي هربه عبر الحدود الكسيكية |
Galiba partnerinin ihanet ettiği tek kişi sen değilsin. | Open Subtitles | أعتقد أنّك لست الوحيد الذي خانه شريكك القديم. |
Beau'ya bağırarak onun kendisine ihanet ettiğini söylüyordu. | Open Subtitles | وكان يصرخ على (بو)، قائلاً أنّه خانه. |
Eski dostu Freddie, ona ihanet etmişti çok büyük bir entrika çevirmişti arkasından | Open Subtitles | أن صديقة القديم فريدي قد خانه وأنه قام بخطته الشنيعه |
Çok zeki bir adamdı, ama vücudu ona ihanet etti. | Open Subtitles | لقد كان رجل رائع لكن جسمه خانه |
Ortağına ihanet etmemiş ortağı ona ihanet etmiş. | Open Subtitles | لم يقم بخيانة شريكه شريكه من خانه |
Ren-Ying meridyeni ona ihanet ettiği için ölmüş. | Open Subtitles | "لقد مات لأن مسمت (رين-ينج) خاصّته خانه" |
Ünlü bir yazar erkek kardeşi tarafından ihanete uğramıştı. | TED | كاتب مشهور خانه أخوه. |
Judas tarafından ihanete uğradığını farkeder. | Open Subtitles | بعدما أدرك أن يهوذا خانه |
Belki Scrader da böyle yaptı ama Otey daha az bir ceza için onu sattı. | Open Subtitles | لكن (دان أوتي) خانه للحصول على عقوبة أقصر |
Leonidas kaburun ihanetine uğradı. Spartalılar katledildi. | Open Subtitles | (ليونيداس) خانه أحدب، وقد نُحر الأسبرطيّين. |
Aşık olduğu kadın mı yoksa 40 yıl boyunca ihanet ettiği adam mı? | Open Subtitles | المرأة التي أحبته! أو الرجل الذي خانه لمدة الأربعين عاماً الماضية؟ |
Slade Alfred'in ona ihanet ettiğini düşünüyor. | Open Subtitles | لماذا ؟ ... (سليد) يشعر بأن (آلفريد) قد خانه. |
Görünüşe göre arkadaşı onu atlatıp belgeleri Rus elçiliğinden birine satmış. | Open Subtitles | يبدو أن صديقه خانه وباعها لشخص داخل السفارة الروسية |
Babam, kendisine ihanet edenlerle birlikte gizli toplantılar yaparken görmüş onu. | Open Subtitles | ...أبي رآه يعقد اجتماعات مغلقة مع كل شخص خانه في نهاية المطاف |