ويكيبيديا

    "خلفه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • arkasında
        
    • peşinden
        
    • arkasına
        
    • geride
        
    • ardında
        
    • peşinde
        
    • arkasındaki
        
    • onu
        
    • arkada
        
    • peşine
        
    • takip
        
    • Arkasından
        
    • sonra
        
    • bıraktığı
        
    • arkadan
        
    Çamaşır suyu hakkındaki bir şeyde bazılarını çıkartırken, arkasında başka şeyler bırakmasıdır. Open Subtitles مسألة المطهر هي أنه قد يأخذ بعض الأشياء لكن يترك أخرى خلفه
    Ama, bana göre... bir kostümün en önemli parçası... kostümün arkasında yatan fikirdir. Open Subtitles ولكن في رأيي أهم شيء في الزي هو ما يوجد على ظهره خلفه
    O kadar kızgındım ki yürüyüp gitmesine izin verdim. peşinden gitmedim bile. Open Subtitles لقد كنت غاضبة جداً لقد تركته يذهب انا حتى لم اذهب خلفه
    Biraz sonra, kurbağa arkasına bakmış akrep onu k.çından sokmuş. Open Subtitles وعندما يَنْظرُ الضفدعُ خلفه ، يجد العقرب يعضه في المؤخرة
    Hırsız kameranın yönünü değiştirdiğine göre geride bir şey bırakmış olabilir dedim. Open Subtitles وبما أن اللص قد ركل الكاميرا الخفية فكرت بأنه سيترك شيئاً خلفه
    Cinayetten sonraki sabah otelden o kadar hızlı çıkmış ki eşyalarını ardında bırakmış. Open Subtitles خرج من الفندق بسرعة في الصباح التالي بعد الجريمة ترك جميع أغراضه خلفه
    Benim yaşımda ve konumumda biri .arkasında bırakacakları düşünmeye başlıyor. Open Subtitles رجل في عمري ومركزي يبدأ في التفكير فيما سيتركه خلفه.
    Aslında, onun arkasında, 611'de ne olduğunu da sorsak iyi olur. Open Subtitles لنرَ إن كانوا يتذكّرون ما كان يقف خلفه في الفراغ 611
    Tarih dersinde arkasında oturuyorum. Çok farklı bir kafa yapısı var, tuhaf. Open Subtitles لقد جلست خلفه في دروس التاريخ لديه جمجمة مميزة ، هذا غريب
    Bu süpürge odasının arkasında şuan var olan bir kapı. Open Subtitles فهو باب. والذي تَتواجد خلفه في الوقت الحالي خزانة التَنظيف.
    Ona karşı olduğunu biliyoruz, fakat hala arkasında kim olduğunu bulamadık. Open Subtitles نعلم أنه أمر مُخطط له لكن لا نعلم من خلفه بعد
    Birkezliğine ve tamamen canını hiçe sayıp, onun peşinden mi gitmek istiyorsun? Open Subtitles حسناً ، أنت تود الركض خلفه ، وترم حياتك إلي الجحيم للآبد
    Yalnız takılıyormuş. Onlar bunun peşinden gidiyormuş. O da peşinden gelenleri indiriyormuş. Open Subtitles بدون حماية ويعمل بمفرده إذا سعينا خلفه فقد نستطيع الأمساك به الآن
    Çalışanın dediğine göre de, odayı tutarken epey gerginmiş. Devamlı arkasına bakıyormuş. Open Subtitles وقال الموظف أنّه بدا مُتوتراً عندما نزل في الفندق، وظلّ ينظر خلفه.
    arkasına dolaşacağım. Eğer arkasına geçtiğimi görürsen... Open Subtitles سأتسلق من اعلى لأرى لو تمكنت ان أتى من خلفه
    Üstad, biliyorum ki ben yaralansaydım O beni geride bırakmazdı. Open Subtitles مُعلمتى, اعلم لو اننى اصبت فانه ما كان ليتركنى خلفه
    Seni bırakamadım anne. Küçük bir maceraperest, asla ardında birini bırakmaz. Open Subtitles لم أستطع ترككي يا أمي المغامر الصغير لا يترك أحداً خلفه
    Neyin peşinde olduğuna dair başka bir şey öğrenebildin mi? Open Subtitles هل حصلت على معلومات أكثر عن ما يسعى خلفه ؟
    arkasındaki küçük depo kendisinin, ve bir Nijeryalının asgari ücretinin iki katını kazanıyor. TED هذا هو مستودعه المتواضع خلفه وهو يربح ضعف الحد الأدنى للأجور في نيجيريا
    diyordu. En sonunda, SKY'yi bir kutuya koyduk ve asker, merkezi terk edeceği zaman, onu orada bırakmayı tercih etti. TED في نهاية الأمر ،وضعنا الوجه في صندوق لاحتواء أكبر له، وعندما غادر العسكري المكان اختار أن يترك الوجه الدموي خلفه.
    Önde miydi, arkada mıydı hatırlamıyorum ama bir aracı sağa çektirdiğinden ve o araca doğru yürüdüğünden eminim. Open Subtitles لا أعلم إذا كانت خلفه أم أمامه لكن اعلم أنه أُطلق عليه وهو ذاهب إلى السيارة
    Hayır, onun istediği, onun peşine düşmen. Öl ya da öldür. Open Subtitles لا، بل هو يريدك أن تسعى خلفه إمّا تقتل أو تُقتل
    onu adım adım takip edeceğiz. Ve bu kez hata yapmak yok. Open Subtitles سنكون خلفه خطوة بخطوة ولا أريد أخطاء هذة المرة
    Bence, karanlıkta Arkasından biri geldi ve omzunun üzerinden iki el ateş etti. Open Subtitles أن أحداً ما أتى خلفه في الظلام وأطلق تلك الرصاصتين من أعلى كتفه
    Bir erkeğin ardında bıraktığı o dağınıklık olmadan ev biraz ölü görünüyor. Open Subtitles يبدوالمنزلميتاًمندونتلكالفوضى .. التي يتركها الرجل خلفه.
    Ve ben gizlice arkadan çıktım. Orda bir hendek, bir çit ve ineklerle dolu bir alan vardı. TED وكنت انا اسير خلفه .. وكان هناك مثل سهل .. محاط به سور .. وفي داخله جمع من الابقار

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد