ويكيبيديا

    "خياره" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • seçimi
        
    • seçimiydi
        
    • seçeneği
        
    • seçimini
        
    • salatalık
        
    • tercihiydi
        
    Harika bir seçim olduğunu söylemiyorum. Onun seçimi olduğunu söylüyorum. Open Subtitles لستُ أقول أنّه اختيار رائع، بل أقول إنّه خياره هو
    Herkesin seçimi vardır. Aksi halde kimse seçmez. Open Subtitles كل شخص يستطع الاختيار او لااحد يملك خياره
    Tanrı'nın değil, insanın değil. Ölmesi kendi seçimiydi. Open Subtitles لم يكن خيار الربّ ولا خيار إنسان الموت كان خياره هو
    Tanrı'nın değil, insanın değil. Ölmesi kendi seçimiydi. Open Subtitles لم يكن خيار الربّ ولا خيار إنسان الموت كان خياره هو
    Diğer seçeneği seni yok etmekti ama kendi oğlunu öldürmeyi göze alamadı. Open Subtitles خياره الآخر الوحيد كان أن يدمرك لكنه لا يستطيع تحمل فكرة موت ابنه
    Acıyı sona erdirmenin acı çekmekten daha iyi olduğu seçimini kabul ettin. Open Subtitles لقد تقبلت خياره ان إنهاء الألم كان أفضل من الألم
    Bir bozuk para çantasına, salatalık sokmaya çalıştığını düşün. Open Subtitles تخيلي محاوله جعل خياره تدخل فى حقيبة عملات.
    Söylediğine göre savaşta hangi tarafta yer aldığı onun seçimi değilmiş. Open Subtitles قال بأنه لم يكن خياره في أي جانب من الحرب ليكون فيه.
    Geleceğin yazıldığına inanıyorsa o zaman kendi seçimi olamaz. Open Subtitles ..إن كان يظنُّ المستقبل مكتوبًا إذن لن يكون أيُّ خيارٍ يتخّذه خياره حقًّا
    Havadan havaya muharebelerde eşi benzeri daha yoktur. Araç seçimi... Scorpion taktik saldırı helikopteridir. Open Subtitles في معارك الجو ليس لديه مؤهل خياره للآلات هو معركة " العقرب " الهجومية المعادية
    Artık değilim. Onun seçimi, benim değil. Open Subtitles ليس بعد الآن، هو خياره ليس خياري
    Boş vermek ya da adamı yoldan çıkarmaya çalışmak kendi seçimi. Open Subtitles أو حاول صدم سيّارة الرجل فهذا خياره
    Bethany'yi davet etmek onun seçimi idi. Open Subtitles ودعوت بيثاني لهذه الحياة كان خياره.
    Bununla yaptığı şey bu onun seçimiydi, senin değil. Open Subtitles ما فعله بذلك الشئ هذا كان خياره هو وليس خيارك
    Ama bu onun seçimiydi, senin değil. Open Subtitles لكنه كان خياره ،و ليس خيارك انت
    Herschel'in dünyayı kurtarmak istemesi, kendi seçimiydi. Open Subtitles اذا ( هيرشل ) يريد ان ينقذ العالم هذا خياره
    - Bu onun seçimiydi, benim değil. Open Subtitles كان ذلك خياره,وليس خياري
    Tek seçeneği affetmekti. Open Subtitles كان خياره الوحيد هو الغفران. أما أنا فعندي خيارات أخرى.
    Eğer onu, İngilizlerin kendisini koruyamayacağına ikna edersek, bizim planımız onun tek seçeneği olur. Open Subtitles اذا استطعنا اقناعه أن البريطانيين لا يستطيعون حمايته خطتنا ستكون خياره الوحيد
    Birileri satış yapmayacağında bunu anlayacak bir adam bu ve tek seçeneği de istediği şeyi almak. Open Subtitles هذا النوع من الرجال يعلم عندما لا يفكر أحدهم بالبيع و خياره الوحيد هو الإستولاء على ما يريده
    Daniel Jackson seçimini yaptı, O'Neill. Open Subtitles دانيال جاكسون لديه خياره أونيل
    Bu senin hatan değil, Luka. Bugün burada kendi seçimini yaptı. Open Subtitles هذه ليست غلطتك، (لوكا) حسناً، لقد قام بتحديد خياره هنا اليوم
    Öyle bir salatalık hayatta göremezsiniz. Open Subtitles هذه أطول خياره ستراها في حياتك
    Bu çok garip. -Bu onun tercihiydi. Open Subtitles هذا ليس غريباً لقد كان خياره

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد