"دقات" - ترجمة من عربي إلى تركي

• atışı
• atışını
• atışlarını
• atışları
• atıyor
• atışların
• atışlarım
• sesini
• atışlarımı
• atışım
• sesi
• atışın
• çarpıyor
• atışının
• atışlarınızı

Gezegenin etrafında dolaşan musonları görürsünüz ve gezegen neredeyse bir kalp atışı varmış gibi görünür.
وكذلك ترون الرياح الموسمية تنتقل عبر الكوكب، ويبدو العالم وكأن لديه دقات قلب.

Pek sayılmaz. Kış uykusuna yatan ayıların kalp atışı oldukça yavaştır.
ليس تماماً بالبيات تكون دقات قلب الدب بطيئة

Tabii ki, sadece kalp atışını duyman güvende olduğun anlamına gelmez.
بالطبع، فقط لأنكم سمعتم دقات القلب لا يعني أنكم في آمان.

Kalemi aline alıp kalbe doğru yaklaştırıyor, kalbe dokunuyor, ve yaşayan bir hastanın kalp atışlarını hissedebiliyor.
والقلم يقترب الان من القلب وها هو يضعه على القلب والان اصبح يستشعر دقات قلب مريض على قيد الحياة

Seninleyken tek duyduğum, kalbimin atışları.
عندما أكون معكِ، فكل ما أسمعه هو دقات قلبي

Tifoid değil. Nabzı yüksek atıyor. Biraz da ateşi var.
إنّها ليست حمى التيفوئيد دقات قلبه مرتفعة، وحرارته منخفضة

Senin kalp atışınla, Dr. Scott'un kalp atışı aynıydı.
دقات قلبك، ، وضربات القلب الدكتور سكوت، هي نفسها نبضات القلب بالضبط.

Karların içinde yüzükoyun vücut ısısı normalin çok altında 20 derecede. Kalp atışı çok zayıf.
حرارة الجسم أقل بـ20 درجة دقات القلب غير ملحوظة

Hayati belirtileri galiba. Kalp atışı nabız...
أعتقد أنها اشارات حيوية, دقات القلب, نبض.

Gözleri tıpkı benim ve eşimin bebeğimizin kalp atışını duyduğumuzda olduğu gibi ışıkla parladı.
فلمعت عيناها بنفس الطريفة التي لمعت بها عيني وعيني زوجتي حين سمعنا دقات قلب طفلنا.

Eğer kalp atışını göremezsen, endişelenme. Daha çok erken.
إن لم تري دقات قلب لا تقلقي، إن الوقت مبكر فحسب

Görünüşe göre üzülmüştü çünkü ben oğlunun kalp atışını ilk defa duyan biri gibi değil bir doktor gibi düşünüyordum.
ترى، إتضح أنها كانت مستاءة لأني كنت أفكر كطبيب وليس كرجل يسمع دقات قلب طفله

Ve bu canlının kalp atışlarını geçici ölüme sokup çıkararak bir çeşit ışık düğmesi gibi çalıştırıp durdurabiliyoruz.
ويمكننا أن نوقف ونشغل دقات قلبها بإدخالها وإخراجها في تعليق الحركة كما تفعل بزر صغير.

Onun kalp atışlarını duyacak... ..ve alnındaki ter damlasını görecek kadar yaklaşman en iyisi yani.
لو أردتي أن تسمعين دقات قلبه و تشاهدين العرق على جبهته بصورة أفضل

O kadar çok iyi odaklanıyor ki kalp atışları arasında çalışabiliyor.
إنه يركز بعمله إلى درجة تمكنه من العمل ما بين دقات قلبه.

Kalp atışları ve tansiyonu normale döndü;
إذن، معدل دقات قلبه وضغط الدم قد عادا إلى وضعهما الطبيعي

Kalp krizi geçireceğim ben, kalbim öyle güm güm diye atıyor ki...
في الواقع سأصاب بنوبة قلبية دقات قلبي تتسارع

O adamların peşinden gitmeye karar verdiğinde kalp atışların hızlandı.
كانت دقات قليكِ تتسارع عندما تركتيه يذهب وراء هؤلاء المجرمين

Kalp atışlarım dur dediğim zaman dursa, at dediğim zaman atsa, ...o zaman kalp olur mu?
لو استططاع كل واحد التحكم في دقات قلبه إذن فإنه بكل تأكيد ليس بشريا

Kimseyi kafana takma ve sadece kalbinin sesini dinle tamam mı?
وإذا اعترض أحد، دعه يسمع دقات قلبك، اتفقنا؟

Baba, lütfen sessiz ol. Kalp atışlarımı dinlemeye çalışıyorum.
ابي هدوء رجاء فانا احاول ان استمع الى دقات قلبي

Kalp atışım dakikada 61 idi. Kan basıncım, 127 ve 74 idi.
وكانت دقات قلبي 61 دقة في الدقيقة وضغط الدم 127\74

Sahnede yedi "tık" sesi... ardından üç... ve perde kalkar
سبع دقات على المسرح، ثم ثلاثة، وترتفع الستارة.

Kalp atışın hızlanır, kanın, mesanen, bağırsaklarındakiler hızlanır.
دقات قلبك،دَمُك مثانتك و أمعاءك

Yani kalp çarpıyor ve adrenalin hücum ediyor vesaire, güvenle ilgili, başka bir insana tamamen güvenle ilgili.
اذن ارتفاع دقات القلب والأدرينالين وما إلى ذلك، ترتبط بالثقة، الثقة العمياء بالشخص الآخر.

Örneğin, çoğumuz üzgün görünen bir kişinin bu gibi bir resmine baktığımızda, hemen ufak, ölçülebilen fiziksel bir tepki veririz: kalp atışının hızlanması, derinin terlemesi.
لذا، وعلى سبيل المثال، عندما ينظر أغلبنا إلى صورة كهذه لشخص يبدو عليه الحزن فإننا نشعر بدرجة بسيطة من ردة فعل جسدية آنية قابلة للقياس زيادة في دقات القلب، وتعرق في الجلد.

Unuttunuz mu, kalp atışlarınızı duyabiliyor.
بوسعه سماع دقات القلب وهي تتسارع.