Orada işte. Biz rahmini vermek için söz verdiği sağlıklı homoseksüel çiftiz. | Open Subtitles | ها هي هذه, نحن الزوجان الأثرياء الشاذين التي وعدتنا أن تعطينا رحمها. |
(Bir dinleyici: Rahmi yırtılırdı.) | TED | احد الجمهور : لان رحمها سوف يتمزق .. نعم كان يعتقد ان رحمها قد يمزق |
rahminde 13 ay boyunca taşıdığı uğruna yiyecek bulma yolculuğunu ertelediği yavrunun cesedini geride bırakıyor. | Open Subtitles | إنها تغادر وخلفها جثة صغيرها الذبيح الذي حملته في رحمها ثلاثة عشر شهراً ومن أجله أخرت رحلتها في بحثها عن رزقها. |
Kendini rahminden iyileştirebilen biri değil. | Open Subtitles | نعم , ليست واحدة تستطيع أن تشفي نفسها من رحمها |
Rahim boynu yumuşadıysa kesinlikle doğum yapıyor. | Open Subtitles | . حسنا , إذا عنق رحمها أصبح لين . هي بالتأكيد في المخاض |
Cebrail gelip Tanrı'nın tohumunu onun rahmine koydu. | Open Subtitles | ونزل الملاك جبريل ووضع بذرة الله فى رحمها |
Dişi bir kanguru aynı anda, bir tane rahminin içerisinde diğeri kesesinde olmak üzere 2 yavru bulundurabilir. | TED | غالبًا وفي وقت واحد بإمكانها العناية بأحدهم داخل رحمها وبأخر في جرابها. |
Eğer ninem Tzeitel, huzur içinde yatsın bize terziyi söylemek için öte dünyadan gelme zahmetine katlandıysa doğrusu budur ve bundan iyisi olamazdı derim. | Open Subtitles | تيفي، تيفي جدتي تزايتل، رحمها الله تعنّت طوال هذا الطريق من العالم الآخر |
Yabancı doktordan rahmini çıkarmasını istedi. | Open Subtitles | لقد طلبت من الطبيب الأجنبي أن يخرج رحمها |
rahmini erkenden yormadığından emin olayım. | Open Subtitles | لأتأكد أنها لا تدفع الطفل مبكراً فتؤذي رحمها |
Ve işleri bitince... kızın küçücük rahmini... parçaladıktan... çocuk doğurma şansını... kendi canından canlar yaratma şansını... elinden aldıktan sonra... hedef tahtası olarak kullanıyorlar onu. | Open Subtitles | وعندما ينتهون بعدما دمرا رحمها الصغير |
Rahmi alındı ama o kısmı silebilirim. | Open Subtitles | استئصل رحمها الشهر الماضي لكن يمكنني إلغاء هذا الجزء |
Molly'nin Rahmi veya başka bir ergenin Rahmi fark etmez, Her halükarda yetiştirecek olan biziz. | Open Subtitles | لااهتم اذا وُلد من رحمها او من مراهقة في كنتاكي ايا كان سيحتاج لتربيه |
Annie Chapman isimli başka bir kurbanın da bilinmeyen bir saldırgan tarafından boğazı kesilmiş ve Rahmi çıkarılmış." | Open Subtitles | ضحية اخرى كان اسمها آني شابمان تم ذبحها و استئصال رحمها من مجرم مجهول |
rahminde göreceğiniz büyüyen bir şey, bebek zıbınında pek te hoş görünmez. | Open Subtitles | افحصوا رحمها إذاً هذه المرة و انظروا إن كان هناك شئ لا يبدو جميلاً |
Onun atalarına aitti ve şu kadının rahminde taşıdığı şey herneyse ona ait olacak. | Open Subtitles | تنتمي لأجداده. وستنتمي إلى أيّاً من تحمله تلك المرأة في رحمها. |
Bebek hala rahminde,ve kız gözünü kaybetmeyecek. | Open Subtitles | , الطفلة مازلت في رحمها و هي لن تفقد بصرها |
İki yıl sonra onun rahminden 32 dişiyle doğmuş. | Open Subtitles | خرج من رحمها منذ سنتان مع طقم أسنان كاملة |
Şu ana kadar ilgilendiği, onun için yaptığım en doğru şey rahminden çıkmak olmuştur. | Open Subtitles | بالنسبه لها, أخر شيء فعلته كان صحيحاً هو أخلاء رحمها |
Doğumu durdurmak için ilaç verip Rahim boynunu geçici olarak dikebilirim. | Open Subtitles | يمكنني إعطاؤها الأدوية لإيقاف الطلق و يمكنني أن أخيط عنق رحمها مؤقّتاً |
Kadının rahmine, katedral gibi bağlandın. | Open Subtitles | عندما قارنتِ رحمها بالكاتدرائية |
Karım dört yıl önce rahminin bir kısmını aldırdı. | Open Subtitles | زوجتي إستئصلت جزء من رحمها منذ أربع سنوات. |
Huzur içinde yatsın annesinden öğrenmediği kesin. | Open Subtitles | إنَّهُ بالتأكيد لم يتعلمها من والدته رحمها الله |
Birkaç hafta sonra döndüğünde karnında birinin çocuğunu taşıyordu. | Open Subtitles | عادت بعد عدة اسابيع ونبض رحمها ببذرة الحياة |
Plasentanın yarılması yüzünden uterusu zarar görmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد أن رحمها قد تمزق بسبب الالتزاق المشيمي |
Yengem de güzelmiş be Sadık. Allah rahmet eylesin. | Open Subtitles | كانت زوجتك جميلة رحمها الله |
Aldığı her nefeste rahmindeki o menfur şeye oksijen sağlıyor. | Open Subtitles | مع كل نفس , تُعطى الهواء لذلك العمل البغيض داخل رحمها |