ويكيبيديا

    "زيادة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • daha
        
    • artış
        
    • zam
        
    • fazladan
        
    • aşırı
        
    • arttırmak
        
    • ekstra
        
    • artan
        
    • artışı
        
    • yüksek
        
    • arttı
        
    • artırmak
        
    • artması
        
    • zammı
        
    • miktarı
        
    Şimdi ise daha da ileri teknolojilerden bahsediliyor: artırılmış gerçeklik gibi. TED ويجري الآن زيادة هذا بطبقات أخرى من التكنولوجيا مثل زيادة الواقع.
    Maaşlarının her artışında onları yüzde üç daha fazla tasarruf yapmaya davet ettik. TED دعوناهم لادخار ثلاث نقطة مئوية أكثر كل مرة يحصلون على زيادة في المرتب.
    -Son altı ayda üçe misli bir artış mı var? Open Subtitles في الشهور الستة الأخيرة ، زيادة بمقدار ثلاثة أضعاف ؟
    İlacınız o kadar iyi ki sizinkiler, üzerine yüzde altı yüz zam koyuyorlar. Open Subtitles هو بأن مخدرك جيد جداً لأن الرجال مضوا وغيروا 600 بالمئة زيادة عليه.
    Temiz olanlar. İlham gelirse diye her zaman fazladan saklardı. Open Subtitles انها فارغة كان عندها عدد زيادة في حالة أتاها الإلهام
    Bu şey aşırı yüklenmeden önce, yalnızca 1 veya 2 milisaniyemiz var. Open Subtitles أو وقت عندنا فقط جزء من الألف من الثانية قبل زيادة التحميل
    Ayrıca, bir uzuv yaralandığında beyin, bizi tehlikeye karşı uyaracak şekilde duyuları arttırmak için kortikal sureti arttırır. TED المخ أيضا يزيد التمثيل على القشرة عندما تصاب أحد الأجزاء من أجل زيادة الأحاسيس التي تنبهنا إلى خطر.
    Evet, ama unutma ki, eksiksiz servis ekstra masraf demektir. Open Subtitles نعم، لكن لا تنس، الخدمة الكاملة تعني زيادة في النقود
    Bu bize insanoğlunun 50 yıl evvel ulaşmış olduğu uzaya insanlığı taşıma konusunda daha fazla bir genişleme vermeyecek. TED وسوف لن يترك لنا أي زيادة في التوسع العام للبشر في الفضاء اكثر مما كنا عليه قبل 50 عاما.
    Ekranda bir ton kırmızı görmeye devam edebilirsiniz, çünkü daha geniş renkli bulutlarla artışları gösteriyoruz, kırmızılı daha büyük alanlar. TED لا تزالون ترون بقعة حمراء في الشاشة، لأننا نظهر زيادة في شكل سحب أكبر، أي مناطق أكبر ذات لون أحمر.
    Ne kadar yetenekli olduğumuz ve başkalarına kıyasla yetilerimizin düzeyinin farkında olmak öz saygıdan çok daha fazlasıyla ilgili. TED معرفة إلى أي مدي نحن مؤهلون وكيف تتجمع مهاراتنا ضد مهارات الآخرين هو أكثر من زيادة في احترام الذات.
    Vardıkları sonuç, geleneksel öğretim yöntemleri yerine sanal laboratuvarlar kullanıldığında, öğrenme verimliliğinde şaşırtıcı olarak %76 daha fazla artma olduğuydu. TED و ما وجدوه كان مدهشاَ 76 في المئة زيادة في فعالية التعلم عند استخدام المختبرات الافتراضية على طرق التدريس التقليدية.
    Eylül ayından itibaren okuldaki sorunlarda bir artış olduğunu gözlemledik. Open Subtitles منذ سبتمبر الماضي لاحظنا زيادة في المشاكل خلال الدوام المدرسي
    Son 3 aydır, Birinci Sınıf Narkotiklerin eleman isteklerinde artış var. Open Subtitles للشهر الماضي هناك زيادة كبيرة في مطلب قضايا مخدرات الفئة الأولى
    Ne zaman zam alacağım peki? Bu da makul, değil mi? Open Subtitles حسناً ، متى سأحصل على زيادة راتبي هذا أمر عقلاني صحيح
    Rick, mevcut ekonomik koşullar içerisinde maaşına zam yapabilmemim imkânı yok. Open Subtitles أنت تحاول زيادة راتبك في ظل انخفاض معدل الاقتصاد وهذا مستحيل
    Bu sana dördüncü ceza, sana dört saatlik fazladan mutfak işi. Open Subtitles هناك أربع نواقص أربع ساعات زيادة على المطبخ
    Birden fazla çarpılmadan meydana gelen iyonlar moleküllerini aşırı yükleyebilir. Open Subtitles الأيونات التي تعود لضربات الصاعقة قد تسبّب زيادة شحن جزيئاتها
    Yani, eğer bu muhitte saldırılar dizisi görürsem muhitteki devriyeleri arttırmak isterim. TED فإذا ما لاحظت وجود سلسلة من أعمال السطو في حي ما، فسأعمل على زيادة الدوريات في ذلك الحي.
    Zor duyanlar için ekstra kumlu. Open Subtitles ونسخة برمل زيادة للذين يواجهون صعوبة السمع
    Lupusta olabilir. artan platelet miktarı kan pıhtısına sebep olabilir. Open Subtitles يمكن حدوثه بمرض الذئبة زيادة عدد الصفائح الدموية يسبب الجلطات
    Bu hesaba göre, gelecek 10 yılda, 12 derecelik bir sıcaklık artışı olacak. Open Subtitles طبقا لهذا، نحن ننظر في زيادة من 12 درجة مئوية. في العقد التالي،
    Aritmi, ciddi kramplar, tükenmişlik sendromu diye bir şeyde artış ve yüksek tansiyon. Open Subtitles عدم انتظام ضربات القلب ، التشنج الشديد ، زيادة شيءٍ يُدعى مرض الهزال
    Bu sayılar sadece ve sadece arttı, ve Birleşmiş Cumhuriyet geçen Nisan'sa takip ettikleri kişilerin ortalama maaş artışını hesapladılar, sonuç: %1452. TED و هذه الارقام في ارتفاع مستمر, و طبقا لاحصائيات `يونايتد ريبوبليك` متوسط زيادة دَخل الذين تتبعوهم هو 1,452 بالمائة.
    Bakacağız, çünkü bugün dozu biraz daha artırmak zorunda kaldım. Open Subtitles حسناً، سوف نرى، لأنه كان عليّ زيادة جرعته مجدداً اليوم.
    İkinci olarak, her birinizin verimliliğinin artması konusunda ısrar ediyorum. Open Subtitles ثانياً, أنا مصر على زيادة المساءلة من كل واحد منكم
    Düzgün bir maaşı ve ikinci dönemde zammı hak ediyorsun. Open Subtitles انت تستحقين أجرا مناسبا و زيادة للراتب في النصف الثاني

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد