Saçmalama Roz.onu arayacağım. | Open Subtitles | قد يكون مريضا نفسيا بالهذيان و معه شاحنه ممتلئه بالسناجب المتححله هذا هراء روز , سأتصل به |
onu arayacağım ve ona... en kazançlı dergisini, amiral gemisini, tek başına idare eden kişinin... yerin dibine battığını söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأتصل به و أخبره أنك قدت أكثر مجلاته نجاحاً بمفردك، أهم أشيائه، إلى الحضيض. |
Biliyormusun, yarın onu arayacağım ve eğer biliyorsa bunun aramızda kalacağını söyleyeceğim. | Open Subtitles | أليست وظيفتها أن تحضر مثل هذه الأشيائ إلى رئيسها؟ أتعلم، سأتصل به غداً، وإن كان يعلم بشأن ذلك، سأخبره فقط |
Yazıyı noterden tasdik ettir. Peder Bob'a ver. Onu ararım. | Open Subtitles | خذي الوثيقة وأعطيها الى الأب بوب, سأتصل به |
İçeride Onu ararım. Bay Riley, ödünç olarak alabileceğim bir telefonunuz var mı? | Open Subtitles | سأتصل به.البطارية هل لديك تليفون يمكننى أن أستعملة يا سيد رايلى؟ |
Bak, eğer senin için problem olacaksa Onu arayıp "Gelemem" diyebilirim. | Open Subtitles | انظري، ان كانت هناك مشكلة سأتصل به و أقول بأنه لا يمكنني الذهاب |
Gelemediğim için özür dilediğimi, bu gece onu arayacağımı söyle. | Open Subtitles | أخبر آجي أنني سأتصل به هذه الليلة وإنني آسف لعدم الحضور. حسناً. |
Tamam.Onları şimdi arıyorum. Geleceğimizi söyleyeceğim, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا , سأتصل به فى الحال سأخبره اننا قادمون اليه |
Valizlerimi alır almaz onu arayacağım. | Open Subtitles | لا، أعدك سأتصل به حالما آخذ امتعتي |
Böyle olucak, ben onu arayacağım, tamam mı? | Open Subtitles | سيكون هكذا... سأتصل به بواسطة الهاتف. حسناً؟ |
Şu final ödevimi bitirir bitirmez, onu arayacağım. | Open Subtitles | سأتصل به عندما أنتهي من هذه الأوراق |
- Onu ara, onu ara. - Tamam, onu arayacağım. | Open Subtitles | إتصل به , إتصل به حسناً , سأتصل به |
Çaresine bakacağım. Şimdi onu arayacağım. | Open Subtitles | سأهتم بالأمر، سأتصل به في الحال. |
İstemiyorum ama yine de onu arayacağım. | Open Subtitles | لا أريد هذا ، لكن حسناً سأتصل به |
onu arayacağım. | Open Subtitles | سأتصل به أحضر لي هاتفاً لعيناً |
Eğer zamanım olursa bu hafta sonu Onu ararım. | Open Subtitles | ، نهايه الأسبوع إذا كان لدى وقت سأتصل به |
Ama yarın Onu ararım. | Open Subtitles | ولكنّي سأتصل به مرة أخرى غدًا. |
Onu arayıp geleceğini haber veririm. | Open Subtitles | سأتصل به لأبلّغه بقدومك لمقابلته. |
Onu arayıp bize temiz bir çıkarma ve birkaç alet getirip getiremeyeceğine bakacağım. | Open Subtitles | سأتصل به لأرى ان كان يستطيع ان يخرجنا ويعطينا بعض العتاد . |
Tekrar ararsa, 1 dakika içinde onu arayacağımı söyle. | Open Subtitles | إذا أعاد الإتصال، أخبريه أنني سأتصل به خلال دقيقة |
onu arayacağımı söyle. Meşgulüm. | Open Subtitles | أخبريه أننى سأتصل به ثانيةً أنا مشغول |
Tamam eğer kimse Asher'ı aramıyorsa ben arıyorum. | Open Subtitles | حسنا , اذا لم يقم اي شخص بالتحدث لأشر سأتصل به انا |
Sadece bana numarayı verde Onu arayayım. | Open Subtitles | أعطني الرقم وحسب، سأتصل به الآن |