ويكيبيديا

    "سأعطيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • vereceğim
        
    • veririm
        
    • vereyim
        
    • verecektim
        
    • vereceğimi
        
    • verirdim
        
    • veriyorum
        
    • verelim
        
    • yapacağım
        
    • verebilirim
        
    • verip
        
    • Ona bir
        
    Siz ne yaparsanız yapın, ben payımın çeyreğini vereceğim. Open Subtitles بعض النظر عما ستفعلون سأعطيه الربع من بضاعتى
    O parayı doğum günü hediyesi olarak vereceğim. Open Subtitles سأعطيه ذلك المال بمثابة هدية عيد الميلاد
    - Gidip ona kaseti ve filmi vereceğim. Open Subtitles ـ إذا، سأعطيه الشريط و الفيلم ـ لماذا لم يعاود الأتصال بيّ؟
    Paketi verirsen onu karıma veririm. Open Subtitles إن أعطيتني ما تحت سترتك سأعطيه لربة البيت
    Şimdi Amerikalı, doğru yöne dön de sana güzel bir hediye vereyim. Open Subtitles الآن الأمريكى يدور إلى اليمين و أنا سأعطيه هديه جميله
    Bu, evlilik yüzüğü. Sevgilime, verecektim. Sürpriz olacaktı. Open Subtitles هذا هو خاتم الخطوبة، كنت سأعطيه لفتاتي مفاجأةً.
    Oğlum olduğundan ve ona hayır diyemediğimden ona her şeyi vereceğimi biliyordum. Open Subtitles كنت أعرف أني سأعطيه كل ما يحتاج، لأنه فلذة كبدي، ولن أستطيع الرفض
    Onunla buluşacağım, kaseti ve filmi vereceğim ve her şey bitecek. Open Subtitles ما الفرق، دعني ألتقي بهِ سأعطيه الشريط و الفيلم و ينتهي كُل شيء
    Kıçına büyük bir tekme, ona bunu vereceğim işte. Open Subtitles سأعطيه ركلة كبيرة في مؤخرته هذا ما سأعطيه
    Aslında ona yarım puan vereceğim. Open Subtitles في الواقع، بسبب هذا الجواب سأعطيه إئتمان جزئي
    Bugüne kadar ki en düşük notumu vereceğim. Yedi baş parmak yukarı. Open Subtitles للأسف سأعطيه أقل درجات على الإطلاق سأرفع 7 إبهامات
    Bunu söylemene çok sevindim. Ona okul sonrası özel bir ders vereceğim. Open Subtitles سعيد لسماعك تقول هذا سأعطيه ما يستحقه بعد الدراسة
    Ona kafes dövüşünde kazanacağı bir tüyo vereceğim. Open Subtitles سأعطيه الكثير من المال عن طريق المراهنات في قفص حلبة المُصارعة حيث سأجعلله يكسب
    Ona bol bol yemek ve su vereceğim. Open Subtitles لا تقلق. أنا سأعطيه الكثير من الغذاء والماء.
    Anahtarlar için geldiğinde ona ayakkabını veririm. Open Subtitles عندما يأتي ليبحث عن مفاتيحه سأعطيه حذاءك
    Deli misin? Ben o bilete 500 dolar veririm. Open Subtitles هل أنت مجنون سأعطيه 500 دولار مقابل تلك التذكرة
    İşte, ona biraz Tuzlu Toplarımdan vereyim ki onu kaka cennetine götürsünler. Open Subtitles سأعطيه إحدى كرات الكعك المالحة كي يأخذها معه في رحلته الطويلة
    Son zamanlarda çok iyi çalıştığı için bu işi Tony'ye verecektim. Open Subtitles حسنا، أنا كنت سأعطيه إلى توني يرى بأنّه كان مثير جدا مؤخرا. لكن الآن بأنّنا نعرف
    Parasını vereceğimi söyle. Sen iyisin, değil mi? Geliyorum. Open Subtitles اخبريه اني سأعطيه ماله, ستكونين بخير انا في طريقي
    Onun için hayatımı verirdim. O hariç, bunu herkes biliyor. Open Subtitles سأعطيه حياتَي ، رغم ذلك كُلّ شخص يَعْرفُ، لَكن هو.
    veriyorum ama dikkatli ol. Konsolosluktan gidip alacak olan kişi ben olacağım. Open Subtitles سأعطيه لكِ، ولكن انا من سيحضره من القنصلية حالما يجهز
    -İyisi mi Ona bir beşlik verelim. -korkarım ki bu parayı kötüye kullanır. Open Subtitles سأعطيه الخمسة أخشى أن يصرفها في المكان الخاطىء
    Tomas'a suni teneffüsü ben yapacağım! Open Subtitles لو كان فى حاجة لهذا فأنا من سأعطيه إياها
    Sürüyle. Yanımda son eserimin bir nüshası var. Size imzalayıp verebilirim. Open Subtitles .. الكثير، صادف اني احمل نسخةً من مجلّدي الأخير سأعطيه لك مع توقيعي
    Ben de Ona bir viski verip misafir odasında yatıracaktım. Open Subtitles لقد كنت سأعطيه كأس ويسكي وأجعله ينام في غرفة الضيوف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد