ويكيبيديا

    "ساندويتش" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sandviç
        
    • sandviçi
        
    • sandvici
        
    • sandvicim
        
    • sandviçti
        
    • sandvice
        
    • sandwich
        
    • sandviçte
        
    • Sandviçimin
        
    Ya geçen hafta yaptığın ufalanmış sığır etli sandviç gerçekten sığır etli miydi? Open Subtitles وعندما صنعتي لنا ساندويتش اللحم الأسبوع الماضي هل كان ذلك لحم حقيقي ..
    Hı hıı, şey, belki de, biri sandviç yemeyi denemeli. Open Subtitles نعم .. حسنا .. ربما تريد إحداهن أن تأكل ساندويتش
    Evet, ve tek yapmamız gereken kocaman bir sandviç yemek. Open Subtitles نعم، وكل ما علينا القيام به يأكل ساندويتش القرف العملاقة.
    Bana bir sandviç hazırladı. Biraz konuştuk. Open Subtitles لقد صنعت ساندويتش و تحدثنا ثم استمعنا اٍلى الميكادو
    Bir tane biftek sandviçi alabilir miyim? Open Subtitles هل يمكنني الحصول علي ساندويتش قبل أن أرحل ؟
    Kızarmış muzlu bir sandviç istiyorum! Open Subtitles نذهب الى ملهى روني ونحصل على ساندويتش موز مقلي
    Yumurtalı sandviç siparişi verdiniz mi? Open Subtitles هل طلبت ساندويتش بيض مقلي من الشارع الأمامي .. ديلي؟
    Belli bir düzenin var. Pastırmasız hindili sandviç. Open Subtitles لديك روتين، ساندويتش ديك رومي بدون اللحم المقدد
    Tezgâhın üzerinde sandviç var, canım. Open Subtitles لقد جهزت لك ساندويتش على الطاوله, عزيزي.
    Bir sandviç yiyene diğerini bedavaya veren bir kulübün üyesiyim. Open Subtitles حيث إذا أكلت ساندويتش آخر سأحصل على واحدة مجانية
    Ve bir sandviç yapalım, annen peynir olmak istiyor. Open Subtitles دعنا نتذوق ودعنا نعمل ساندويتش, وماما تريد ان تكون الجبن.
    Ve bir sandviç yapalım, annen peynir olmak istiyor. Open Subtitles دعنا نتذوق ودعنا نعمل ساندويتش, وماما تريد ان تكون الجبن.
    Sıcak bir ütü ile kızarmış peynirli sandviç yapan biriyle hiç tanışmamıştım. Open Subtitles لم أقابل رجلاً قط يصنع ساندويتش الجبن المشوي بقطعة حديد ساخنة
    Hayır, Milly, bak, dur bi, Tanrının mucize sandviç'i. Open Subtitles لا , ميلي , تبدو , على عقد , انها معجزة اللورد ساندويتش.
    Tek istediğim köfteli sandviç ve mangolu yoğurt. Open Subtitles كل ما أريده هو ساندويتش رغيف اللحم و زبادي بالمانجو
    Hazır ordayken bana da lanet bir sandviç yapsan. Open Subtitles لماذا لا تعمل لنفسك ساندويتش وأنت تنتظر ؟
    Bir şişe votka yerine sandviç almayı düşünseydin. Open Subtitles كان يجب أن تفكري في شراء ساندويتش وليس زجاجة فودكا
    Ceketini giy köşeyi dön, sandviççiye git sandviç ısmarla, yapmalarını bekle sonra bir de parasını ödemek için sıraya gir, zaten 28 dakika geçiyor. Open Subtitles بحلول الوقت ترتدي سترتك تذهب للمطعم لأجل الساندويتش تطلب ساندويتش تنتظر إعداده
    Hala mı karnın aç? Yumruk sandviçi ister misin? Open Subtitles لازلت جوعان ياماكس مارأيك فى ساندويتش مفاصل؟
    Dinle, şu Larry David sandvici, onu bitirmedim. Open Subtitles اسمع , ساندويتش لاري ديفيد هذا لم اُنهيها
    sandvicim olmasını o kadar kıskandın ki, bunu kaldıramadın, değil mi? Open Subtitles أنتغيورجداًلأن لدي ساندويتش, ولا تستطيع تقبل الأمر , أليس كذلك ؟
    Yemek için getirdiği boktan bir sandviçti. Open Subtitles لقد كان هذا ساندويتش سيئا ذلك الذي قدمه في الغداء
    Aslında ismimi bir sandvice vermişler. Open Subtitles حقيقةً , لقد اسموا ساندويتش بـ اسمي
    Ben büyük zenginliğin olduğu Old sandwich'ten geliyorum. Open Subtitles أتيت من أولد ساندويتش أرض ذات ثروة عظيمة
    İşte bu yüzden, kendimizi ve diğerlerini kandırmaya ızgara peynirli sandviçte kutsal şekiller görmeye ya da bir kuyrukluyıldızda ilahi uyarı aramaya çok hevesliyiz. Open Subtitles تحقيقاً لهذه الغاية, نحن متشوقون لأن نوهم أنفسنا ونوهم الأخرين لأن نرى صورة مقدسة على ساندويتش الجبن المشوي .أو أن نجد تحذيراً إلهياً في مذنب ما
    Sandviçimin içine dinleme aygıtı yerleştirdiklerini sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد انهم وضعوا جرثومه فى ساندويتش التونه ملكى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد