Rahat bir yere otur istersen. Bu anlaşma yarın yapılacak. | Open Subtitles | لعلّكَ عليكَ أن ترتاح هذه الصفقة ستتم غداً، إنّها ستحدث |
Bu öğlen yapılacak değişim yüzünden fazlasıyla endişeliyim. | Open Subtitles | يَقْلقُني، خصوصاً مـع المُقَايَضَة التي ستتم ظُهـر اليوم. |
Dava, bölge mahkemesine sevk edilecek. | Open Subtitles | القضية ستتم احالتها الى المحكمة الابتدائية |
Cep telefonu kullanma izniniz yok. İşiniz bittiğinde geri verilecek | Open Subtitles | لا هواتف خلوية ، ستتم استعادتها بعد الانتهاء |
Ama bize pek bir şey anlatmadın. Nasıl işleyeceğini ya da nelerin olacağını bilmiyoruz. | Open Subtitles | لكنك لم تخبرنا بالكثير ، نحن لا نعرف كيف ستتم الأمور أو ما المفترض أن يحدث |
Bu uyarı atışının sadece nükleer bir aygıtın infilakına karşılık olarak yapılacağını sanıyorduk. | Open Subtitles | ...كنا نعتقد أن هذه الضربة التحذيرية ستتم فقط رداً على تفجير قنبلة نووية |
anlaşma Begum köprüsünün yakınındaki Begum parkı'nda gerçekleşecek. | Open Subtitles | هناك حديقة بيقم قرب جسر بيقم،, الصفقه ستتم هناك. |
Çok kısa sürede çok fazla insan yüklüyoruz. Fark edileceğiz. | Open Subtitles | نحن نحمّل الكثير من الناس و بوتيرة عالية ستتم ملاحظتنا |
Yargılanacağınız yer olan Amerika'ya iade edileceksiniz. | Open Subtitles | سوف يتم نقلك إلى الولايات المتحدة حيث ستتم محاكمتك |
Ama bunu yapmadan önce, yapılacak olan bu deneyin son derece güvenli bir ortamda yapılacağından ve katılımcıların bütün süre zarfında güvende olacağından emin olabileceğinizi bilmenizi istiyoruz. | Open Subtitles | لكن قبل ذلك احب أن أستغل الفرصه وأعلمكم أنه على الرغم من أن التجربه الحقيقيه ستتم في بيئه آمنه تماماً |
İhtiyacım olan her şey var. Tören bu gece yapılacak. | Open Subtitles | لديّ كل ما أريد، ستتم طقوس التضحية الليلة. |
Komik geleceğinin farkındayım; ama sanırım bugün bir soygun yapılacak. | Open Subtitles | أعتقد بأنه ستتم عملية سرقة اليوم عملية سرقة ؟ |
Yakında toplumun tüm görünüşü yine ADAM tarafından domine edilecek.. | Open Subtitles | و قريبا كل مظاهر مجتمعهم ستتم السيطرة عليها مرة أخرى عن طريق الرجل |
12 saat içinde bir şeyler yapmazsak oksijen tedarikini genişletmek için 320 kişi kurban edilecek. | Open Subtitles | في غضون 12 ساعة ستتم التضحية بـ 300 شخص لإطالة أمد مخزوننا من الأوكسجين مالم نتخذ إجراءاً |
Onda biriniz isyancı olarak idam edilecek ! | Open Subtitles | جزاءاً للخيانة والتمرد ستتم معاقبتكم |
Ve bu sorunun cevabı burada verilecek değil! | Open Subtitles | في حقيقة الأمر أو لا ستتم الإجابة عنه هنا! |
- Kurban verilecek mi, verilmeyecek mi? verilecek. | Open Subtitles | -تخطّى المُقدّمة، هل ستتم التضحية أم لا؟ |
Tamam, nasıl olacağını sana anlatayım. Prensi teslim etmek için beş dakikan var. | Open Subtitles | حسنٌ، هكذا ستتم الآمور لديكِ خمسة دقائق لتسليمه |
Şifre anlaşmasının nerede yapılacağını öğrenmek istiyorsak bazı taşların çevirmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | إذا كنا نريد معرفة أين ستتم عملية استلام الرموز يجب أن نقلب الحجارة |
- Sovyetlerle yaptığı yan anlaşma yarın geceki resmi yemekte gerçekleşecek. | Open Subtitles | صفقته الجانبية مع السوفييت ستتم .في العشاء الرسمي ليلة غد |
Bu sefer kesin dava edileceğiz. | Open Subtitles | هذه المرة ستتم مقاضاتنا بالتاكيد |
Birleşik Devletler Başsavcısına... teslim edileceksiniz. | Open Subtitles | الآن ستتم إحالتك ... ... إلى المدعي العام الأمريكي |