Vardiya saatlerini bileceksin. Bu şekilde değişik bir şey olduğunda ya da işler ters giderse anlayacaksın. | Open Subtitles | اعرف جداول أعمالهم، وبهذه الطريقة ستعلم إن كان هنالك شيء مختلف أو يبدو مريباً |
Yeteneğinin kaynağını ve en önemlisi babanın kim olduğunu öğreneceksin. | Open Subtitles | وما سبب امتلاكك لموهبة، والأهمّ أنّكَ ستعلم بأمر والدك |
Eğer bu işte biraz iyi olsaydın ona kahvaltı hazırladığımı da bilirdin. | Open Subtitles | تعلم, لو كنت جيدا في هذا كنت ستعلم اني جلبت له الافطار |
Ve Allah'a "Nasılsın?" demeden önce siyah bir adamın aşkının ne demek olduğunu öğrenecek, kraker çocuk. | Open Subtitles | وقبل أن تلقى حسابها مع الله ستعلم الاحساس الحقيقي لحب رجل اسود ، أيها الصبي المتبجح |
Ama bir gün bileceksin ki aşık olmaya kendin karar veremezsin. | Open Subtitles | لكن يوما ما ستعلم أنت لا تقرر الوقوع في الحب |
- Cevapla. Yoksa bir sorun olduğunu hemen anlar. | Open Subtitles | أجب على المكالمة وإلاّ ستعلم أنّ هناك خطب ما |
Yakında avarelik ne demekmiş anlarsın. | Open Subtitles | ستعلم قريباً ما هو شعور المشرد |
Ve artık kızın da babasız yaşamanın ne demek olduğunu bilecek. | Open Subtitles | و الآن بنتك ستعلم كيف يبدو أن.. أن تكبر بدون أب. |
Böylece hazır olduğun zaman... nereye gideceğini bilirsin. | Open Subtitles | بهذه الطريقة عندما تكون أنت جاهزا,ستعلم ستعلم الي اين تذهب |
Evliliği kötü gitseydi bunu bilir miydiniz? - Evet efendim, bilirdim. | Open Subtitles | إذا فكنت ستعلم إذا كان هناك مشاكل في زواجهم؟ |
Ve seni tutukladığımda bugün yıktığın şeyin paradan çok daha fazla değerli olduğunu anlayacaksın. | Open Subtitles | وعندما أقبضُ عليكَ ، ستعلم أنّ ما دمّرته اليوم كان يساوي أكثر من المال |
Hayatında hiç acı olmazsa mutlu olduğunu nasıl anlayacaksın? | Open Subtitles | هو أنه إذا لم تملك أي ألم في حياتك كيف ستعلم حتى عندما تكون سعيداً ؟ |
Yakında bizzat kendin öğreneceksin, emek harcayan, emeğinin karşılığını da alır. | Open Subtitles | كما ستعلم قريباً، أن التدريب ما هو إلا ثمرة جهودك. |
Ve zamanı geldiğinde nasıl kullanacağını öğreneceksin. | Open Subtitles | لمّا يحين الأوان .ستعلم كيفيّة الاستفادة منها |
Eğer biraz okusaydın, bilirdin. | Open Subtitles | إذا كنت تقرأ قليلاً لكنت ستعلم شيئا عن هذا |
Eğer bu aleti satın alırsak benim CIA'de çalıştığımı öğrenecek. | Open Subtitles | إذا إشترينا هذه التقنية، ستعلم إنني من الـ"سي آي إيه". |
Ama o zaman, içten içe seni alt ettiğimi bileceksin bir insanın seni alt ettiğini ve bizden daha üstün olmadığını. | Open Subtitles | ..لكن لاحقا ستعلم بعمق انني قد هزمتك ..ان جزئي البشري قد هزمك وانك لست اعظم منا |
Güneş evrelerini beş defa görmüş çocuktan daha ağır bir şey gönderirsek Kasa anlar. | Open Subtitles | ستعلم القبة إن أرسلنا لها أي شيء أثقل من طفل عمره 5 أيام |
Hayır derdim ama yalan söylediğimi anlarsın. | Open Subtitles | أود القول لا، لكنك ستعلم إن كنت أكذب |
Ölmekte olan lider Opera binasının gerçeğini bilecek. | Open Subtitles | الزعيمة المُحتضرة ستعلم الحقيقة عن منزل الأوبرا |
Böylece hazır olduğun zaman... nereye gideceğini bilirsin. | Open Subtitles | بهذه الطريقة عندما تكون أنت جاهزا,ستعلم ستعلم الي اين تذهب |
Geri çekileceği zamanı bilir. | Open Subtitles | ستعلم عندما يحين وقت القفز من على السفينة التي تغرق. رأيتها تقوم بذلك من قبل. |
Jack Bauer ve Audrey Raines öldürüldüklerinde CTU, bulundukları yeri içeriden birilerinin sızdırdığını anlayacaktır. | Open Subtitles | ستعلم الوحدة أن شخصاً من الداخل قد سرب المعلومات |
Ve onunla görüşmeyi kesmezsen polisle birlikte eşinin de her şeyden haberi olacak. | Open Subtitles | و لو لم تتوقف عن رؤيتها زوجتك ستعلم كل شيء و الشرطة أيضاً |
Bulunca da muhtemelen bir ailesi olduğunu öğreneceksiniz. | Open Subtitles | وعنـدما يقومون بـهذا , ستعلم حتــما أن لديـه عائـلة |
Onun adına araya giremezsin ya da bütün İngiltere onunla gizlice buluşmak için buraya geldiğini öğrenir. | Open Subtitles | لايمكنك ان تساعديه والا كل انجلترا ستعلم انك سافرتي الى هنا كي تريه بالسر |
Yolculuğunun her adımına değdiğini anlardın. | Open Subtitles | كنت ستعلم أن كل خطوة من رحلتك كانت تستحق |