ويكيبيديا

    "سفرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yolculuklar
        
    • gezisi
        
    • gezi
        
    • yolculuk
        
    • geziye
        
    • gezisine
        
    • seyahati
        
    • yolculuğa
        
    • yolculukta
        
    • gezimden
        
    • gezisinden
        
    • masa
        
    -İyi yolculuklar Bay Tunstall. -Teşekkür ederim Pepper. Open Subtitles اتمنى لك سفرة جيدة سيد ترنستال - شكرا لك بيبر -
    Sana Londra'ya iyi yolculuklar ve beni merak etme tamam mı? Open Subtitles لَهُ لذا a سفرة عظيمة جداً إلى لندن... ولاتقلق عنيّ، موافقة؟
    Bu bir aile gezisi gözlerini kapa ve onları takip et. Open Subtitles إنها سفرة عائلية فقط يجب عليك أن تغلق عينيك و تتبعهم
    Evet, geri dönüyorum. - Kısa bir gezi oldu. Open Subtitles نعم أنا أطير عائداً هذا الصباح تلك كانت سفرة قصيرة
    Çelik burunlu bir botla yüze atılan bir tekme, ve sonra estetik cerrahi için hastaneye yapılan yolculuk. Open Subtitles انها ركلة في الوجهِ مَع عملِ رفصة إصبعِ قدم فولاذيِ و سفرة إلى المستشفى بدماء غزيرة للجراحةِ المستعجلة
    Seni özleyecem ve seni seviyorum. İyi yolculuklar. Open Subtitles سَأَتغيّبُ عنك، وأنا أحببْك، ولَهُ a سفرة جيدة.
    İyi yolculuklar. Open Subtitles تمنك تسافر سفرة مريحة.
    Anlıyorum. İyi yolculuklar. Open Subtitles حسنا, سفرة سعيدة
    Size iyi yolculuklar. Sağ ol, memnun oldum. Open Subtitles حسنا، له سفرة جيدة.
    - İyi yolculuklar Tad. - Güle güle tatlım. Open Subtitles سفرة آمنة، تاد مع السلامة
    İyi yolculuklar, Peder. Open Subtitles سفرة طيبة يا أبتي
    Gelecek hafta bir kura çekileceğini ya bir Chevrolet Blazer, elmas kolye ve İtalya ya da Fransa gezisi kazanacağımı söylediler. Open Subtitles سيكون هناك سحب الإسبوع القادم و سأربح أمّا سترة صيد او عقد ماسي أو سفرة الى ايطالياأو فرنسا لا أتذكّر
    Bu Kaliforniya gezisi benim için iyi bir eğitim fırsatı ve babamı tanıma şansı. Open Subtitles سفرة كاليفورنيا هذه تبدو مثل فرصة تعلم عظيمة و فرصة لي للتعرف على أبي.
    Dinle, Ros, bir dış gezi organize etmek istiyordum Open Subtitles إسمعي يا روز, كنت أفكر بشأن تنظيم سفرة ميدانية
    Diyorum ki, bu Joey için çok iyi bir gezi olabilirdi. Open Subtitles أعني، هذا يمكن أن تكون سفرة جيدة جداً لجوي.
    Yani en azından rahat bir yolculuk olurdu yani tabii ki kamera önünde söyledi. Open Subtitles أتعرف بأنها ستكون سفرة مريحة على الأقل أنت تعرف، وبالطبع كان يقول لي أمام الكاميرا.
    Bu öylesine bir yolculuk değil. Open Subtitles نعم، حَسناً، هذا لَيسَ فقط مجرد سفرة عادية؛ نحن نَهْرب
    Tamam, neden geziye yanında bir video kamera götürüyorsun anlamıyorum. Open Subtitles الموافقة، أنا لا أَفْهمُ لِماذا أنت أَخْذ a آلة تصوير فيديو على a سفرة طريقِ.
    İş gezisine gittiğinde havuzu boşaltmalıyız. Open Subtitles بجدية، نحن يجب أن نصرفه عندما يطلع على سفرة عمله القادمة. نعم.
    Rur orada kötü bir ruh seyahati yaptı banyoda, ve o tuvaleti başka bir boyuta portal düşünüyor. Open Subtitles نوع روحِ إمتِلاك a سفرة shroomer سيئة في هناك، وهي تُفكّرُ المرحاضَ البوابة إلى البُعدِ الآخرِ.
    Bu aile, uzun zamandır, ilk kez bir yolculuğa çıkmış. Open Subtitles هذه العائلة أخذت سفرة للمرة الأولى في فترة.
    Öbür tarafa yaptığım hiçbir yolculukta bu binayı asla terk etmedim. Open Subtitles أي سفرة ميدانية؟ في كُلّ رحلاتِي إلى الجانبِ الآخرِ،
    Londra'daki büyük iş gezimden dönüyorum. Open Subtitles أنا فقط أعود من سفرة buSlnessي الكبيرة في لندن.
    Baban birkaç gün içinde iş gezisinden dönecek. Open Subtitles والدك سيكون في البيت بعد سفرة عمله بعد بضعة أيام
    Biraz su, temiz bir bez, masa örtüleri, ne varsa işte... Open Subtitles كثير من الماء, قطعة قماش نظيفة, سفرة طاولة, أيا كان ..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد