ويكيبيديا

    "سمحت لك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izin verdim
        
    • izin verirsem
        
    • izin verdiğim
        
    • izin verdi
        
    • sana izin
        
    • izin veriyor
        
    • müsaade etti
        
    • izin veriyorum
        
    • izin vermiştim
        
    İyi hissederek ölebilesin diye bu adada kalmana izin verdim. Open Subtitles سمحت لك بالبقاء على هذه الجزيرة حتى تموت بنحو طيب
    Ben de yapmak istemiyordum, yapmana izin verdim çünkü komutan sensin. Open Subtitles حسناً قلبي لم يكن في العناق أيضاً أنا فقط سمحت لك بفعلها لأنك القائد الأعلى
    Senin ast olmamana izin verdim. Ama sizi uyarıyorum Dr. Hodgins: Open Subtitles و سمحت لك بأن تكون في منزلة أعلى و لكنني أحذرك ايها الطبيب هوديجنز
    Eğer senin gitmene izin verirsem çok sorumsuz bir davranışta bulunmuş olurum. Open Subtitles سيكون تصرفاً لا مسؤولاً.. إن سمحت لك بالذهاب وأنت في هذه الحالة
    Verilen ifadelerde, bu hastaların haklarını çiğnemenize izin verdiğim takdirde herhangi bir suç delilinin bulunacağını gösteren bir delil yok. Open Subtitles لا شيء في الإفادة يدعم افتراضك أن دليل على جريمة سوف يكتشف لو سمحت لك بالتعثر بحقوق هؤلاء المرضى
    Goriller kalmana izin verdi, geceleri de. Onlardan biri oldun. Open Subtitles الغوريلات قد سمحت لك بالبقاء معهم, حتى أثناء الليل, حتى أصبحت واحداً منهم.
    Kazancımı kullanmana izin verdim çünkü kariyerime yardım edeceğini söylemiştin. Open Subtitles سمحت لك بأخذ نصف أئتماني لأنك قلت أن ذلك سيطور حياتي المهنية
    Sizden gemime ayak bastığınız andan beri şüphelendim ve düşüncemin aksine siz ihanet üstüne ihanet ederken gemide kalmanıza izin verdim. Open Subtitles شككت بك لحظة وصولك لسفينتي، ومع ذلك، سمحت لك بالبقاء مع خياناتك المتوالية.
    Geç kalkmana izin verdim. N'olmuş yani? Open Subtitles أنا سمحت لك بالسهر لوقت متأخر وماذا في ذلك؟
    Sevdiğim tek kızı almana izin verdim adamım. Open Subtitles لقد سمحت لك بأخذ الفتاة الوحيدة التي أحببتها في حياتي يا رجل.
    Onları helikoptere bindirmene izin verdim ve neredeyse ölüyorlardı. Open Subtitles لقد سمحت لك أن تضعى الفاتين على هذه الهليكوبتر
    Kızlarımı o paslı tenekeye bindirmene izin verdim ve o gökten düştü. Open Subtitles لقد سمحت لك أن فتاتين فى قطعة القصدير الصدء هذه فسقطو من السماء
    Ben aptal değilim. Şu anda çekip gitmene izin verirsem enayilik etmiş olurum. Open Subtitles انا لست حمقاء سأكون غبيه لو سمحت لك بالرحيل الآن
    Krematoryumu kullanmana izin verirsem, karşılığı ne olacak? Open Subtitles إذا سمحت لك باستخدام المحرقة ماذا أجني من وراء ذلك؟
    Gitmenize izin verirsem de ölmüş sayılırım. Open Subtitles إذا سمحت لك بالرحيل فأنا ميت على أية حال
    Beni oraya götürmene izin verdiğim için bile şanslısın. Open Subtitles أنت محظوظ لأني سمحت لك بالطيران بي الى هناك
    Bu birime dönmene izin verdiğim zaman psikoloji raporunu okumamıştım. Open Subtitles عندما سمحت لك بالعودة الى هذه الوحدة أنا لم أقراء تقريرك النفسي
    Bakanlık bir saatliğine oğlunu ziyaret etmene izin verdi. Open Subtitles هيئة الإصلاحات سمحت لك بزيارة ساعة لولدك
    Biliyor musun, sana izin verdim diye onlar da girmeye çalıştı. Open Subtitles لا شيء، لقد سمحت لك بإجراء محادثة، فتسببوا لي بمشكلة
    - Ceza amirligi oglunla bir saat görüsmene izin veriyor. Open Subtitles هيئة الإصلاحات سمحت لك بزيارة ساعة لولدك
    Hastane çıkmana müsaade etti mi? Open Subtitles هل المستشفى سمحت لك بالخروج ؟
    Senin kalmana izin veriyorum. Benim bornozumu kullanıyorsun. Open Subtitles وأنا سمحت لك بالمبيت هنا وأنت ترتدي رداء الحمّام الخاص بي
    Geçen sefer buradayken çok dağılmıştım ve beni uzaklaştırmana izin vermiştim. Open Subtitles عندما كنت آخر مرة هنا لقد كنت محطمة لأنني سمحت لك بإبعادي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد