O zaman,eğlenceyi kaçıracak demektir. | Open Subtitles | حسناً , أعتقد أنه سيفوت كُل المرح |
- Cumartesi günkü maçı kaçıracak mıyım? | Open Subtitles | سوف سيفوت هذا عليّ مباراة يوم السبت؟ |
Ama yakında bebek sahibi olmam için çok geç olacak. | Open Subtitles | لكن قريباً سيفوت الآوان لأنجب طفلاً. |
İzin ver gideyim yoksa çok geç olacak. | Open Subtitles | أتركنى أذهب ،او سيفوت الاوان بعد ذلك |
Michael'ın kendi doğum günü partisini kaçıracağı mı? | Open Subtitles | مايكل سيفوت حفلة عيد ميلاده |
Şehir polisi buraya geldiğinde çok geç olabilir. | Open Subtitles | ربما سيفوت الأوان عند قدوم شرطة المدينة |
Bunu kaçıracağına kendini öldür daha iyi. | Open Subtitles | نعم, أي شخص سيفوت هذا سيندم على ذلك لبقية حياته |
Çok değerli zamanını buraya gelmek için harcamadığın için, bu beyefendiler son uçağı da kaçıracak. | Open Subtitles | سيفوت هؤلاء السادة طائرتهم |
Okulda çok ders kaçıracak mı? | Open Subtitles | هل سيفوت الكثير من الدراسة؟ |
Fotoğraf çekimini kaçıracak gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو ان سيفوت هذه الصورة |
Gerçekten provayı kaçıracak mı? | Open Subtitles | هل سيفوت بروفة الزفاف حقاً؟ |
Lord Grantham'ın bunu kaçıracak olması kötü. | Open Subtitles | سيء جدا أن اللورد (جرانثام) سيفوت ذلك. |
Benim sayemde DeAngelis'le olan buluşmasını kaçıracak. | Open Subtitles | بفضلي، سيفوت مقابلته مع (ديانجليز). |
Bunu şimdi yapmazsak her şey için çok geç olacak. | Open Subtitles | إن لم نقم بهذا الآن سيفوت الأوان |
Yarına kadar bir cevap almalı yoksa çok geç olacak. | Open Subtitles | يجب أن يعرف ردك غدًا وإلا سيفوت الآوان |
Şimdi yapmalıyım yoksa çok geç olacak. | Open Subtitles | يجب أن أفعل ذلك الآن و إلا سيفوت الأوان |
Uçağı kaçıracağı kesin. | Open Subtitles | حسنٌ، سيفوت تلك الرحلة |
- Casey, Beckman'la iletişim halinde ol lütfen gece yarısı çok geç olabilir. | Open Subtitles | -أجل ، أستمر بالكلام "بورتاسكي" -كيسي" ، أرجوك حاول في "بيكمان" ربما سيفوت الأوان" |
- Uçağı kaçıracağına 50 papeline bahse girerim. - Anlaştık. | Open Subtitles | أراهنك بخمسين دولارًا على أنه سيفوت الطائرة - وهو كذلك - |