sonrada sahip olduğunuz herşey ona kalacak, Bay Thorn en sonrada sizi öldürecek. | Open Subtitles | هذا ما قالوه لك لن يسمح للولد أن يولد سيقتله في رحمه |
Aksi bir durum olursa ilaç onu öldürecek, söylediğim her şeyi yapması için kafasında küçük bir pencere olacak. | Open Subtitles | و العقار سيقتله لكن قبل ذلك سينفذ كل ما آمره به |
Çocuk sürekli ağlıyordu ve Bay Baek, eğer 5 dakika içinde susmazsa, onu öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | إستمر الولد بالبكاء والسيد بييك قال بأنه سيقتله لو لم يتوقف في غضون 5 دقائق |
Erkek torununun kendisini öldüreceğini öğrenince, korkuya kapılan Kral kızının çocuk sahibi olmasını engellemesi gerektiğine karar verir. | Open Subtitles | اكتشف أن حفيده سيقتله وارتعب نوعاً ما وكبداية قرّر أن يمنعها من الإنجاب |
Demek istediğim, onun tek bildiği biziz ve onu bizden alırsanız, bu onu öldürür. | Open Subtitles | ما أقوله هو أننا كل ما يعرفه في هذه الحياة و سيقتله أن تأخذه بعيداً عنا |
Buna maruz kalmaktansa, enerjiyi yansıtmak için kapsülü ayarlıyorum. onu öldürür mü? | Open Subtitles | أقوم بضبط الكبسولة لتعكس الطاقة بدلاً من تلقيها - هل سيقتله ذلك؟ |
Acaba işe yaradı mı ? Hathorne onu her an öldürebilir. | Open Subtitles | هل نجح الامر من الاساس؟ هاثورن سيقتله فى اية لحظة الان |
Onu öldürecek. Yanıldığını kim söyleyecek ki ona? Bu Pistor için tamamen para meselesi ve bende onun Talan'ın babasının veya Gavin'in ölümleriyle kurtulmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | سيقتله و من سيقول انه خاطي الموضوع يتعلق بالاموال لبيستور |
Yarın yapmazsan zehir onu öldürecek. | Open Subtitles | غداً، وإلا فإن السم سيقتله في كل الأحوال. |
Onu hemen orada öldürecek sanmıştım. Kafasına bir kurşun tamam. | Open Subtitles | ظننت أنه سيقتله حينها فقط سيضع رصاصة برأسه |
Birinin kapısının önünde onu kim öldürecek diye bir saat kavga mı ettin? | Open Subtitles | تقضيان ساعة أمام منزل أحدهم و أنتما تتقاتلان بشأن من سيقتله ؟ |
Lanet olsun, evet! Onu öldüreceğini biliyorsun. | Open Subtitles | نعم , أنت محقة . سيقتله و أنتِ تعرفين هذا |
Fasulye torbası silahının onu öldüreceğini bilemezdin. | Open Subtitles | لم يكْن لديكِ أيّ فكرة بأنّ مسدس حبة الفول خاصتك سيقتله |
Babamı kaçırdı ve saat 5'e kadar burayı çizmezsem onu öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | أمسك بوالدي وأخبرني إن لم أرسم هذا المكان بحلول الساعة الخامسة، كان سيقتله |
Ya zehir onu öldürür, ya da arkadaşları bize yardım ettiği için infaz eder. | Open Subtitles | إما السم سيقتله أو سيعدمه زملاؤه لمساعدتنا |
Kalp atışlarını hızlandıramam. Bu onu öldürür. | Open Subtitles | أنا لا أضخ شيء يرفع معدل ضربات قلبه ,سيقتله |
Üvey babası onu öldürür, o zaman vicdanın sızlamaz mı? | Open Subtitles | زوج أمّه سيقتله مـاذا عن ضميرك إذن؟ |
Onu öldürebilir. Aklı başında hiçbir nörolog buna izin vermez. | Open Subtitles | سيقتله لن يرشح أي طبيب أعصاب عاقل هذا |
Sorumluluğu bana vermenin nasıl bir hata olduğunu görmek onu öldürürdü. Yapma. | Open Subtitles | لكان سيقتله أن يرى أنه من الخطأ جعلي المسؤولة |
Eğer öldürmeseydin... o odamlar onu öldürecekti.. | Open Subtitles | اذا لم تفعل .. كان سيقتله رجاله |
Havasızlıktan önce soğuktan ölür. | Open Subtitles | انخفاض درجة حرارة جسمه سيقتله قبل أن ينفذ هواؤه |
Hayır, onu öldüreceği kesin ama vücut ısısını çok düşürerek bileşimin etkisini arttırabilirim diye düşünüyorum. | Open Subtitles | كلا , هذا على الأرجح سيقتله لكنه يمكن علاجها و هذا عن طريق خفض درجة حرارة جسمهم بشكل كبير و فجأة و بالتالي إمكانية زيادة تأثير المركب |
- Bu ilaç kombinasyonunun onu öldürebileceğini biliyormuydu? | Open Subtitles | ألم تكن لديه فكرة بأن ذلك التركيب سيقتله ؟ |
Onu öldürtür. Kızının yerini bulmak için işkence edip Ultra'yı üstümüze yolladıktan sonra. | Open Subtitles | سيقتله بعد أن يعذبه ليعرف مكان ابنته |
Ama babam kabul etmedi. Beni de kaybederse bu onu öldürecekmiş. | Open Subtitles | لكن، والدي رفض . قائلاً بأنّه سيقتله أمر خسارتيّ |