ويكيبيديا

    "سيقوم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapacak
        
    • edecek
        
    • seni
        
    • bizi
        
    • beni
        
    • onu
        
    • O
        
    • yapar
        
    • verecek
        
    • yapacağını
        
    • onları
        
    • da
        
    • olacak
        
    • sizi
        
    • alacak
        
    İnek arkadaşların köleleri serbest bıraktı, şimdi işlerimizi kim yapacak? Open Subtitles من سيقوم بالعمل بعدما قامت صديقتك البقرة بتحرير العبيد ؟
    Yani klavyeyi bağlayıp, sondayı takınca geri kalanını program mı yapacak? Open Subtitles بمجرد أن أُعيد ربط الأسلاك بعضها البعض سيقوم البرنامج بباقي العمل
    - Bana bunu yapanı öldürmeye yardım edecek. - Kötü hissediyorum. Open Subtitles إنه سيقوم بقتل الشخص الذى فعل هذا بى إننى أشعر بالمرض
    Git, bu yüzden Tanrı seni cezalandıracak! Sakın tetiği çekeyim deme! Open Subtitles اذهب، إذن والرب سيقوم بوسْمِك على شاكلة الرجال الذى أنت منهم.
    onları uyandırıp, bizi öldürüp uzay gemisi inşa etmeye başlamak üzere. Open Subtitles . سيقوم بإيقاظهم جميعا , ثم يقتلوننا ثم سيبنون سفينة فضائية
    beni kovar ve biz de ailenin ahırında evlenmek zorunda kalırız. Open Subtitles كلا , سيقوم بطردي وسينتهي بنا المطاف بالزواج في إسطبل عائلتك
    Yani ben öldüğümde sonsuzluk mantarları vücudumu tanıyacak ve onu yiyebilecek. TED وعندما أموت، سيقوم الفطر اللامتناهي بالتعرف على جسدي ويتمكن من أكله.
    Baban bunu yapacak. Çünkü bunun annenin öcünü alacağını sanıyor. Open Subtitles والدكَ سيقوم بذلك، لأنه يظن أنّ ذلك سيثأر لموت أمّكَ.
    Baban bunu yapacak. Çünkü bunun annenin öcünü alacagini saniyor. Open Subtitles والدكَ سيقوم بذلك، لأنه يظن أنّ ذلك سيثأر لموت أمّكَ.
    Hala 65 kişi var. Kim yapacak bu kadar sorgulamayı? Open Subtitles يبقى هناك 65 شخص , من سيقوم بكل التحقيقات ؟
    ...onu bu gece için yerleştir. Yarın Peder Filaret onu vaftiz edecek. Open Subtitles رتب مبيته هنا ليلة واحدة وغداً سيقوم الأب فيلارت بمناولته العشاء الرباني
    Dünya ise bunu yapanın Mars olduğunu iddia edecek, Kuşak ikisini de suçlayacak. Open Subtitles الأرض ستدعي أن المريخ من قام بذلك الحزام سيقوم بإلقاء اللوم على كليهما
    Bir sürü güzel amel işliyorsun, Tanrı da seni mükafatlandıracak mı? Open Subtitles كنتى تظنين إنه بزيادة الأعمال الخيريه سيقوم الرب بحل مشاكلك الخاصه؟
    Şunu söyleyebilirim ki cidden seni öldürmeyi düşünen biri uyarı notu göndermez. Open Subtitles وأنا أخبرك بأنه لا أحد جاد ويرغب بقتلك سيقوم بإرسالة تحذيرٍ إليك.
    Hatırlıyor musunuz bizi O eğlenceli palyaçodan mahrum bıraktığında palyaçoluk işini kim yapacaktı? Open Subtitles أتذكرون لما جعلتنا نتخلص من المهرج المرح الذي كان سيقوم بأمور المهرجين الممتعة
    Onlar eğlenceli bir şey yapmadığımdan emin olmak için beni gözleyecekler, TED أدر ظهرك إلى الأمام سيقوم الحضور بالتأكد من نزاهة ما أقوم به
    Görünen O ki, eğer dünyayı okumak istiyorsanız, bunu ön yargısız bir şekilde yapmak istiyorsanız, dünya size yardım ediyor. TED تبين أنه، إذا كنت تريد قراءة كتب من أنحاء العالم، إذا كنت تريد مواجهة شيء بعقل منفتحٍ، سيقوم الجميع بمساعدتك.
    Gördün mü? Babanın işi var. Baba ne iş yapar, söyle bakalım? Open Subtitles أرأيتِ، لا بأس فالأب عليه العمل و ما الذي سيقوم به الأب؟
    Şimdi ben mevcutu alır almaz, memur sınav kağıtlarınızı verecek. Open Subtitles والآن، بعد التأكد من حضوركم سيقوم الموظف بتسليمكم أوراق الإختبار
    Marduk Cyrus'a insanları özgürlüğüne kavuşturmak gibi büyük, cömert şeyler yapacağını söyler. TED ماردوك أخبر كورش أنه سيقوم بأشياء كريمة وعظيمة بتحرير الشعب.
    Bir adet tetkik teleskopu da birkaç gecede bir gökyüzünü tarayacak. TED سيكون هناك منظار للاستطلاع الذي سيقوم بفحص السماء كل عدة ليالي
    Sonra O görünecek... ve senin seçtiğin bir şeyde seninle yarışmak zorunda olacak. Open Subtitles و بعدها سيقوم بالظهور و سيكون مُجبراً على التنافس في مسابقة من اختيارك
    sizi bir konsere götürecekti ama siz bir şey olduğunu ve onunla gelemeyeceğinizi söylediniz. Open Subtitles لقد كان سيقوم بأخذك إلى الكونسيرت و لكنك قلت أن شيئاً قد حدث و أنك لن تستطيعين الذهاب معه
    Umuyorlardı ki, bu bölge ofislerinin her birinde, bir memur bu mektubu alacak, açacak, okuyacak ve onu bir üst seviyeye gönderecek, yani ilçe müdürlüğüne. TED كانوا يأملون أنه وفي كل من مكاتب المقاطعات هذه ، سيقوم مسؤول بتلقي الرسالة وفتحها وقراءتها ومن ثم إحالتها إلى المستوى التالي، أي مكاتب المديريات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد