sana bir şey getirdim düşündüm ki, bunu sana bizzat kendim vermeliyim. | Open Subtitles | حسنًا لديّ شئ لك وإعتقدت أنه وجب عليّ أن أوصلها لكِ شخصيًا |
Ama sana bir şey olursa bu insanların sonu ne olur? | Open Subtitles | و لكن إن حدث أى شئ لك ماذا سيصير إلى هؤلاء الناس |
Şimdi gidersen, sana bir şey olursa, hayatım boyunca yardım etme şansımı mahvettiğim için kendimi suçlarım. | Open Subtitles | وإذا ذهبتى الأن وحدث شئ لك سوف ألوم نفسى طوال العمر لاننى أضعت فرصه مساعدتك |
Bağlılığım Senin için bir şey ifade ediyorsa tek bir şey yapacaksın. | Open Subtitles | إذا كان إخلاصي لك يعني أي شئ لك فستفعل هذا الشئ الوحيد |
Bir daha ne yapacağımı soracak olursan, istifa ederim ve her şeyi sana bırakırım. | Open Subtitles | ايّاك ان تسألني مرة اخرى ماذا سأفعل والاّ سآستقيل واترك كل شئ لك |
Sen bir aktörsün. Bu günlük bir iş. Sana hiçbir şey ifade etmemesi gerek. | Open Subtitles | أنت ممثل هذه وظيفة صباحية إنها لا تعني شئ لك |
Öyle olsun. İçeri gel. Bende sana bir şey vericem. | Open Subtitles | حسناً ، ادخلى فلدىَّ شئ لك أود أن تريه - |
"Sahile kum götürmek" lafı sana bir şey ifade etmiyor mu? | Open Subtitles | الا تعني لك جملة , احضار الرمل الى شاطئ, شئ لك ؟ |
Üzgünüm geç kaldım. Şehre geri gidip sana bir şey almam gerekti. | Open Subtitles | أعتذر عن التأخير كان علي العودة إلى المدينة لإحضار شئ لك |
Rahat ol, sana bir şey verip gideceğim, kimsenin ruhu duymayacak. | Open Subtitles | لا تخف لدي شئ لك ثم اننى ذهبت كاى انسان مهما كانت حكمته. |
- Yani eğer sana bir şey olsa, o da senin yanında olur. | Open Subtitles | ولذلك إذا حدث اى شئ لك . أنتٍ تعلمى أنه سكون هناك من أجلك . نعم |
sana bir şey olursa o zaman hükümet diyecek ki, hintli bir vatandaş bile değildi. | Open Subtitles | إذا حدث أي شئ لك فستقول الحكومة ، أن لم يكن مواطناً هندياً على الإطلاق |
sana bir şey demek istemedim çünkü bunun senin için ne kadar çok şey ifade ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا لم أرد أن أقول أى شئ لك لأننى أعرف كم يعنى لك هذا .... و أنت تستحقين أن تحصلى على ليالٍ كهذه و لكن |
Hep sana bir şey söyleyecekmişim gibi hissettim. | Open Subtitles | " دائماً ما يراودني أحساس بإني أستطيع قول أي شئ لك " |
Hep sana bir şey söyleyecekmişim gibi hissettim. | Open Subtitles | " دائماً ما يراودني أحساس بإني أستطيع قول أي شئ لك " |
Senin için bir anlamım varsa ve olduğuna inanıyorum... bana yardım et Paula. | Open Subtitles | ان كنت أعنى اى شئ لك, وانا اعرف اننى كذلك اذن ساعدينى يا بولا, اعطنى فرصة أخرى |
Sen bunu benim için yaparsan, ben de yeri geldiğinde Senin için bir şeyler yaparım | Open Subtitles | إذا فعلت هذا لى ، لاحقا . أنا سأكون قادر على فعل شئ لك مستقبلاً |
- Senin için bir şey aldım. - Hiç böyle bir şeyim olmamıştı. | Open Subtitles | لدي شئ لك - لم احصل على واحدة من هذه من قبل - |
- Biliyorum delice ama onla konuşabiliyorum da. - O konuşsun ben de bütün her şeyi sana çeviriyim. | Open Subtitles | انا سوف اسمعها تفسر كل شئ لك و انا سوف انقل الكلام |
Her şeyi sana borçluyum. | Open Subtitles | إننى مدين بكل شئ لك |
Pekâlâ, bir cadı değilim. Ve Sana hiçbir şey yapmadım. | Open Subtitles | حسنا لَستُ ساحرة وأنالم افعل شئ لك |