Sana bir şey aldım. Bunu sadece bir kere giymen yeterli. Bu hafta sonu kıyı evinde yalnız olacağım ve öğle yemeğine gelmeni istiyorum. | Open Subtitles | لقد إشتريت شيئاً لك , يجب أن تلبسيه لمرة , سأكون وحيداً في البيت الشاطئي هذا الأسبوع و أريدك للغذاء هناك |
Gitmeyi planladığı yer hakkında Sana bir şey söyleyip söylemediğini merak ediyoruz da. | Open Subtitles | كنا نتسائل إن قالت شيئاً لك بشأن المكان الذي خططت للذهاب إليه |
"EVLEN BENİMLE PAM" Tatlım, bak, senin çocuklar Sana bir şey söylemeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | انظرى ،الأطفال يقولون شيئاً لك ماذا؟ |
Bana karşı itlik yapabilirsin, sorun değil ama, o Sana bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لقد ضايقنى أنا و لم يفعل شيئاً لك |
Fare çuvalımı yere koyup, Sana bir şey anlatayım. | Open Subtitles | دعني أضع حقيبتي المملوئة بالفئران وتوضيح شيئاً لك . |
Sana bir şey yapacaklarını bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف أنهم سيفعلون شيئاً لك |
Sana... Sana bir şey alsam olmaz mı? | Open Subtitles | ألا يمكنني أن أشتري شيئاً لك فحسب. |
Wendy Sana bir şey açıklayacağım. | Open Subtitles | ويندى دعينى أشرح شيئاً لك |
Bu Sana bir şey anlatıyor mu? | Open Subtitles | هل هذا يعنى شيئاً لك ؟ |
- Sana bir şey anlatayım. | Open Subtitles | دعيني أشرح شيئاً لك |
- Sana bir şey getirdim. - Oh? Neymiş o? | Open Subtitles | جلبت شيئاً لك أوه؟ |
Sana bir şey söylememi ister misin? | Open Subtitles | .. أتريدنيأن أقول. شيئاً لك ؟ |
Sana bir şey açıklayayım. | Open Subtitles | دعني اوضح شيئاً لك |
Sana bir şey açıklayayım evlat. | Open Subtitles | ؟ دعنى أوضح شيئاً لك يا بنى |
Viola son birkaç haftada Sana bir şey söylemedi mi? | Open Subtitles | هل قالت (فيولا) شيئاً لك في الأسبوعين الماضيان ؟ |
Bir gözlemci olarak ettiğin kutsal yeminler, sana birşey ifade etmiyor mu? | Open Subtitles | هل الاقسام الدينية التى أقسمت عليها تعنى شيئاً لك ؟ |
Şey.. Kurye Size bir şey bıraktı. Ben imzaladım. | Open Subtitles | ساعي البريد ترك شيئاً لك, و أنا وقعته. |
Bu sana hiçbir şey ifade etmeyebilir. Ama geldiğimiz yerde öleceğini bilmeyen binlerce insan var. | Open Subtitles | قد لا يعني هذا شيئاً لك و لكنه يعني لآلاف منا |
Şekerim, o yaşlı adam gerçekten Sana bir şeyler ifade etmiş olmalı. | Open Subtitles | حبيبى لابد وأن ذلك الرجل العجوز كان يعنى شيئاً لك |
Senin için birşeyim var. | Open Subtitles | - لدي شيئاً لك. |
Uğradığına sevindim. Senin için bir şeyim var. | Open Subtitles | أنا مسرورة أنك قد حضرت , لدى شيئاً لك |
Pek fazla dostunuz olmadığından, sizin için bir anlamı olmasını beklerdim. | Open Subtitles | آمل في أن يعني شيئاً لك منذ أن عرفتك وأنت ليس لديك العديد من الأصدقاء |
Gerçekten bu kadar mı gözün korktu da iyi olmam senin için hiçbir şey ifade etmedi? | Open Subtitles | هل مهددةٌ لهذه الدرجة بأن كوني على ما يرام لا يعني شيئاً لك ؟ |