ويكيبيديا

    "صديقها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sevgilisi
        
    • arkadaşıyla
        
    • arkadaşının
        
    • erkek arkadaşını
        
    • arkadaşından
        
    • sevgilisiyle
        
    • arkadaş
        
    • arkadaşın
        
    • arkadaşına
        
    • arkadaşıyım
        
    • sevgilisini
        
    • arkadaşıydı
        
    • sevgilim
        
    • arkadaşım
        
    • arkadaşısın
        
    Geçen sene sevgilisi, sevgililer gününü unuttu ve arkadaşlarıyla Rangers maçına gitti. Open Subtitles في السنة الماضية,نسي صديقها أمر عيد العشاق وذهب لمباراة الرينجرز مع أصدقائه.
    Erkek arkadaşıyla sorunları olan babasının biricik seksi biseksüeline yer açtı. Open Subtitles ليفسحوا المجال أمام صديقتهم الشاذة التي تعاني من مشاكل مع صديقها
    Evet, çünkü erkek arkadaşının dili ağzında olmadan 10 dakika vakit geçiremiyor. Open Subtitles أجل، لأنّها لا تستطيع إمضاء عشر دقائق بدون لسان صديقها في فمها.
    Burası Uluslararası Üniversite'deki kızın iki yıl önce erkek arkadaşını öldürdüğü yer. Open Subtitles هنا الفتاة التي كانت منتسبة للجامعة الدولية التي قتلت صديقها منذ سنتين
    Ona berbat erkek arkadaşından ayrılmasını söyledim ve bana çok kızdı. Open Subtitles لقد أخبرتها أن تهجر صديقها البشع و قد غضبت مني بحق
    Olayı nasıl eline yüzüne bulaştırıp Penny'i sevgilisiyle barıştırdığını tekrar anlat. Open Subtitles أخبرنا ثانية كيف أفسدت الأمور و جعلت بيني تعود إلى صديقها
    İyi bir arkadaş ol ve eğer bunun ötesinde bir şey olacağı varsa, olur. Open Subtitles كن صديقها, و إذا كان سيكون أية شيء أكثر من ذلك أبداً,
    Jen'le avukat sevgilisi benden daha fazla para koparmaya çalışıyorlar. Open Subtitles آه، ثم جن ومحاميها صديقها يبحثون عن المزيد من المال.
    Ama anlamadığım bir şey vardı. Her şeyi kontrol altına almıştı... pezevenk sevgilisi Lester Diamond hariç. Open Subtitles شيئ واحد لم أفهمة,كان كل شيئ تحت سيطرتها,ما عدا صديقها القواد
    sevgilisi, Frank Green'in içki taşıyan kamyonları kaçırıp, Central Caddesi'nde yarı fiyatına sattığını biliyordum. Open Subtitles عموما أنا أعرف صديقها فرانك غرين الذي يسرق عربات المشروبات الكحولية ويبيعها بنصف سعرها في أماكن في الشارع العام
    Meredith Muir'e göre, Natalie Baldwin, onun erkek arkadaşıyla yatıyormuş. Open Subtitles وفقا لميريديث موير، ناتالي بالدوين وجود علاقة غرامية مع صديقها.
    Çünkü bu daha ucuzdu, tutkusundan çok öfkesini gösteren erkek arkadaşıyla beraber yaşıyordu. TED لأنه كان أقل تكلفة، لقد كانت تعيش مع صديقها الحميم الذي كان غضبه أكبر من طموحه.
    Özellikle bir şey anlatmadı ama eski erkek arkadaşının şehre döndüğünü biliyorum. Open Subtitles هي لم تقول بالتحديد، لكن أعرف أن صديقها السابق عاد إلى المدينة.
    Yok saydım, her iyi kız arkadaşın,erkek arkadaşının hasta olduğunda söyleyeceği gibi. Open Subtitles ألم تتلقي رسالتي؟ تجاهلتها.. كأي صديقة جيدة عندما يخبرها صديقها بأنه مريض.
    Burası Uluslararası Üniversite'deki kızın iki yıl önce erkek arkadaşını öldürdüğü yer. Open Subtitles هنا الفتاة التي كانت منتسبة للجامعة الدولية التي قتلت صديقها منذ سنتين
    İydi. Erkek arkadaşından ayrıldığı için hala bunalımda. Open Subtitles كان جيداً, لا تزال محبطة قليلاً لأنها انفصلت عن صديقها
    En azından ben gidip bir kıza, birinin sevgilisiyle flört ettiğini söylemeyeceğimi biliyorum. Open Subtitles على الأقل اعلم بألا اثرثر بالكلام امام فتاة بخصوص شخص ما يغازل صديقها
    Pek fazla buralarda bulunmuyor. Welch'den yeni bir erkek arkadaş bulmuş. Open Subtitles ليست فى الجوار يقولون أنها مع صديقها فى ولش
    Yapmaya çalıştığı şey, eski erkek arkadaşının kız arkadaşına çamur atmakmış. İtiraf etmeliyim ki bunu duyduğumda, tepkim; hayranlık duymak oldu. TED و كانت تحاول الإيقاع بحبيبة صديقها السّابق، و عليّ أن أعترف أنّني منذ سمعت بهذا، أثار الأمر اعجابي.
    Ben erkek arkadaşıyım da, şu anda çalışmıyor. Open Subtitles كل مافي الأمر فقط اني صديقها هي ليست في العمل الأن
    - Ve sonra psikopat eski sevgilisini ve... asit krizini öğrendim. Open Subtitles وعندما علمت بأمر صديقها السابق المتخلف عقليا ً وحرقها بحمض الأسيد..
    Morgun önünde gördüğün onun erkek arkadaşıydı. Open Subtitles كان ذلك صديقها الذي التقيته خارج المشرحة
    bi sürü sevgilim olacak sandım Open Subtitles سأتصرف كانى صديقها هذا الصباح هذا سيكون مثل, وستقولى هذا افضل صديق رأيتة
    Aslında sen içeri girmeden hemen önce, bana erkek arkadaşım dedi. Open Subtitles يعني، في الواقع فقط قبل أن تأتي في وصفته لي صديقها.
    Sen onun erkek arkadaşısın ve aranızdaki güven çok önemli. Open Subtitles أنت صديقها , لذا الثقة بينكما عامل اساسي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد