ويكيبيديا

    "ضرورة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorunda
        
    • gereksiz
        
    • gerektiğini
        
    • gereklilik
        
    • Gerek
        
    • gerekmiyor
        
    • gerektiğine
        
    • ihtiyaç
        
    • gerekmez
        
    • acil
        
    • zorunluluk
        
    • zorunluluktu
        
    • gerekliliğini
        
    • gerekli
        
    • gerekliliğine
        
    Onların %80'i Kenya gibi düşük gelirli ülkelerde yaşıyorlar ve çok büyük bir kısmı görme engelli olmak zorunda değil. TED 80 في المئة منهم يعيشون في دول ذات دخل منخفض مثل كينيا، والغالبية المطلقة ليس لعماهم ضرورة.
    Mantık olarak eğer birbirimizi aldatmazsak savaş da gereksiz bir şey olur. Open Subtitles منطقياً,هذا قد يعني لو لم نخدع بعضنا فلن توجد أي ضرورة للحروب
    Gitsene, yıldızlarla dans et. Hiçbir kanun burada kalman gerektiğini söylemiyor. Open Subtitles اذهب إذاً، ارقص مع النجوم لا قانون ينص على ضرورة بقائك
    kişisel değil. Lüks değil. Kesin bir gereklilik değil TED وليست اختيارية. وليست ترفا بل ضرورة أساسية.
    üzerinde yazan küçük, ayrıntılı yazıları görmenize Gerek yok. TED و ليس هناك من ضرورة أن تبدو فيه الكلمات الصغيرة التفصيلية.
    Ulusal haberlerdeki Watergate duruşmalarından, okulu bunu karşılayamadığı için projektör kiralamak zorunda kalan öğretmene kadar, Harvey, çok ciddi bir siyasal reformun gerekli olduğunu gördü. TED بدءاً بجلسات استماع ووترغيت على الأخبار الوطنية، إلى المُدرسة التي اضطرت لاستئجار جهاز عرض لأن مدرستها لم تستطع شراء واحد، رأى هارفي ضرورة لإصلاح سياسي.
    Durum gittikçe kontrolden çıkıyordu, sizi çağırmak zorunda kaldım. Open Subtitles أصبح خارج السيطرة وأن وجودك قد يصبح ضرورة
    İnsanlar o anda zorunda kaldıkları şeyi yaparlar. Open Subtitles الناس يَفعلون الشيء الأكثر ضرورة في لحظة معينة.
    Gerçekten, Preston, bu limuzin tamamen gereksiz. Open Subtitles ولكن يا بريستون ,لا ضرورة لهذه الليموزين
    Komutam altında hiçbir asker gereksiz yere ölmedi. Open Subtitles لم يمت أي جندي بلا ضرورة تحت قيادتي يا سيد إروين
    Ve sanırım trajik sanatta neler olduğuna dair biraz daha fazla bilgi sahibi olmamız gerektiğini ileri sürüyorum. TED و افترض انني اناقش حول ضرورة ان نتعلم القليل عن ما يحدث في الفن الماساوي.
    Tibbs'in bir an önce kasabadan ayrılması gerektiğini söylememe Gerek yok herhalde. Open Subtitles اسمع يا بيل ليس علي أن أخبرك عن مدى ضرورة إخراج تيبس من البلدة
    O, bana fiziksel varlığın önemli olduğunu, oyunun bir lüks değil de, bir gereklilik olduğunu hatırlatır. TED التي تذكرني أن الحضور المادي مهم وأن التسلية ليست رفاهية، بل ضرورة.
    Yine de uykum zaten mahvoldu, ama bunda bir gereklilik göremiyorum. Open Subtitles على كل حال ، إن نومى فى الليل قد أفسد و حقاً ، إننى لا أرى ضرورة لذلك
    - Biliyorsun, paramız yok. - Para olmasına Gerek yok. Open Subtitles أنت تعرف أننا لا نملك أية نقود لا ضرورة لأن تراهن بنقود
    Hayır, gerekmiyor. Sayılarla ve insanlarla aranın iyi olması yeterli. Open Subtitles لا ضرورة لذلك، عليك أن تتقن الحساب وتحسن معاملة الناس
    Eminim müttefiklerimizle bağlantı kurmamız ve politika üretmemiz gerektiğine katılıyorsunuzdur. Open Subtitles أنا متأكّد أنك ستوافق على ضرورة أن نتّصل بالحلفاء ـ ونبدأ بالاجراءات السياسية ـ بالتأكيد.
    Politikacılar büyük değişim geçiren bir ülkeyi yönetirken emniyet kuvvetlerine her zaman ihtiyaç duymuştur. Open Subtitles عندما سياسيون يُسيطرونَ على أمة في وقت الثورةِ الإجتماعيةِ، إنّ قوّةَ الشرطة ضرورة.
    Anma töreni yapabiliriz. Bunun için ceset gerekmez ki. Open Subtitles يمكننا ان نقوم بذكرى, لا ضرورة لجثة لعمل هذا
    Heyecan verici, ama acil değil. Open Subtitles كائنات رائعة بلا شك و لكن بلا ضرورة حتمية
    Bana kalırsa bizi pohpohlamak ve istediklerimizi yerine getirmek Zıpçar ve diğer elek şirketler için bir tercihten çok bir zorunluluk. TED وهذا ليس خيارا لهم فقط، ولكنني أعتقد أنه ضرورة لزيبكار و الشركات الشبكية الأخرى لإذهالنا فعلا، لكي يكونوا كخدمة التوصيل الشخصي.
    O talihsiz bir zorunluluktu. Open Subtitles لقد كانت هذه ضرورة مؤسفة
    Sadece bu düşünme sürecini hesaplamak bir olasılık planının gerekliliğini ortaya koyuyor. TED توضيح تلك العملية الفكرية فقط يتضمن ضرورة وجود خطة طوارىء.
    Bu yüzden, öğretmenlerin öğrencilere nasıl tuvalete gideceklerini göstermesinin gerekli olup olmadığını sordum. TED لذلك قلت لها، هل هذه ضرورة أن يعرض المعلمون على طلابهم كيف يذهبون للحمام؟
    Bu dilin korumanın gerekliliğine dikkat çekmek için buradayız. TED نحن هنا لننتبه إلى ضرورة المحافظة على هذه اللغة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد