ويكيبيديا

    "عبثت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bulaşırsan
        
    • bulaştın
        
    • oynadın
        
    • uğraşırsan
        
    • oynarsan
        
    • uğraştın
        
    • mahvettim
        
    • berbat
        
    • oynadım
        
    • karıştırdın
        
    • mahvetti
        
    • yamuk
        
    • yanlış
        
    • çattın
        
    • batırdım
        
    Unutma, boğaya bulaşırsan, boynuzu yersin. Open Subtitles تذكر. إن عبثت مع الثور، فأنك تحصل على القرون
    Ben Yasco. Olan şu sert çocuk. Başından beri yanlış insanlara bulaştın. Open Subtitles تعتقد أنك شخص صلب، لقد عبثت مع الأشخاص الخطأ
    yanlış adamla oynadın. Şimdi bunu ödeyeceksin. Open Subtitles لقد عبثت مع الشخص الخطأ والآن ستدفع ثمن هذا
    Benimle uğraşırsan, topraklarını lanetler, göğsüne yumruğumu geçirir, hâlâ atan o yapay kalbini sökerim. Open Subtitles اذا عبثت معي فإن معبد الهلاك سيمر من خلال صدرك وسوف ينتزع قلبك الاصطناعي النابض
    Üzgünüm, bu elemanı tanıdığını biliyorum ama eğer uyuşturucu ile oynarsan yanarsın. Open Subtitles اسف\ن اعرف انك كنت تعرف الرجل لكن اذا عبثت بالميثان ستحترق
    Bununla... uğraştın mı? Open Subtitles والذي هو.. هل عبثت مع هذه؟
    Charlotte'ın hayatını mahvettim ve bunu hak etmedi. Open Subtitles كل مااعرفه هو اني عبثت بحياة شارلوت وهي لم تستحق ذلك
    Başka bir deyişle, eğer elektrik sinyallerini berbat ettiyseniz, belkide beyne yerleştirilecek bir bilgisayardan gelen, diğer elektrik sinyalleri ile buna karşı koyabiliriz. TED بعبارة أخرى، إذا عبثت بالإشارات الكهربائية ، ربما، من خلال وضع إشارات كهربائية أخرى من جهاز كمبيوتر في الدماغ ، يمكننا إبطال ذلك.
    Hayır. Çatıdaki Kemancı'yı oynadım lisede ama. Open Subtitles لا , أنا عبثت مع أحدهم على السطح و لكن كان هذا بالمدرسة
    Dün eşyalarımı mı karıştırdın? Open Subtitles لقد عبثت بأغراضي الليلة الماضية أليس كذلك؟
    Tekrar karıma bulaşırsan bir dahaki pazar günü seni tekrar döverim. Open Subtitles لو عبثت مع زوجتي بأي طريقة سوف أعضك، الأحد المقبل
    Ama bana bulaşırsan sana öyle bir ders veririm ki, asla unutamazsın! Open Subtitles لكن اذا عبثت معى سوف اعلمك درس لن تستطيع نسيانه
    yanlış askere bulaştın Open Subtitles لقد عبثت مع الجندى الخاطىء لقد عبثت مع الجندى الخاطىء لقد عبثت مع الجندى الخاطىء
    Çünkü az önce şirketini satın aldı ve sen yanlış piyadeye bulaştın. Open Subtitles لأنه قد شرى شركتك للتوّ .وقد عبثت مع جندي البحريّة الخطأ
    - Ve Clarissa- - Kanıtlarla oynadın. Open Subtitles ــ لقد عبثت بالأدلة ــ الزجاج والإطار كانت أدلة
    Bu tarz şeylerle uğraşırsan kayışı koparabilirsin. Open Subtitles أنا أقول فحسب إن عبثت بتلك الأمور فسينتهي بك المطاف بالموت
    Bana en ufak oyun bile oynarsan seni o çukura geri postalarım. Open Subtitles ولئن عبثت معي مثقال ذرة، لأعيدنك لزنزانتك.
    Johnny ile uğraştın mı, Jerry? Open Subtitles هل عبثت مع جوني، جيري؟
    - Evet. Örtüleri filan mahvettim. Open Subtitles لا ، لقد عبثت بلافتاتك ومفارشك
    Dinle, benimle açıkça konuşabilirsin. Ben senin kardeşinim. İşleri berbat etmiş olabilirsin. Open Subtitles بإمكانك أن تخبرني أنا أخوك ، لقد عبثت قليلاً
    Rakibimin notlarıyla oynadım. Sadece birazcık. A'ların birkaçını düşürdüm. TED لقد عبثت بنتائج عدوّتي، قليلا فقط، لقد قلّلت من نتائج "حسن جدا" الخاصة بها.
    - Seni uyarmıştım. Karanlığın güçlerini işe karıştırdın... - Ödenmesi gereken bir bedel var. Open Subtitles ــ عبثت مع قوي الظلام ــ هناك ثمن لتدفعه
    Ne korkunç, iğrenç domates seni mahvetti. Open Subtitles يالها من طماطم فظيعة و كريهه التي عبثت بكِ
    - Diyor ki; "Brody'e yamuk yaparsan seni öldürür." Open Subtitles تبا, نعم يا رجل برودى يقول اذا عبثت معه سوف يقتلك
    yanlış kişiye bulaştınız, şimdi bedelini ödeyeceksiniz! Open Subtitles لقد عبثت مع الشخص الخطأ والان ستدفع ثمن هذا
    Ama bu kez sana cevap verebilecek birilerine çattın. Open Subtitles لقد عبثت في فطيرة التفاح الخاطئه ولم تعرف كيف تتوقف
    Şu doğa düzeni olayında işleri batırdım. Ama eminim bunu da biliyorsundur. Open Subtitles عبثت حقًا بالنظام الطبيعي للأمور ولكنني واثق من أنك تدري هذا أيضًا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد