Hayatım boyunca burada yaşadım. Adımı ve ailemi düşünmek zorundayım. | Open Subtitles | انا عشت هنا طوال حياتي لدي اسمي وعائلتي لأفكر بشأنهم |
Suriye'nin iç batısında bulunan Humus'ta doğup büyüdüm ve hep burada yaşadım. | TED | ولدت ونشأت في مدينة حمص، مدينة تقع في غرب منتصف سوريا، لقد عشت هنا طيلة حياتي. |
İnsanların arasına çıkmayı pek sevmiyorum bu yüzden burada yaşıyorum. | Open Subtitles | لا أنسجم كثيرا مع الناس عشت هنا العديد من السنوات |
On senedir burada yaşıyorum ve hiçbir şeyin karşı tarafına geçmedim. | Open Subtitles | لقد عشت هنا لعشر سنين و لم أكن أبدا فى الجانب الثانى لأى شئ |
Bir yıldır burada yaşıyorsun. | Open Subtitles | عشت هنا لمدة سّنة. |
Anlıyorum. Ben hayatım boyunca burada yaşadım. İnan ben de hâlâ anlamadım. | Open Subtitles | عشت هنا طوال حياتي ولم أحصل على شيئ ايضاَ |
Hayatım boyunca burada yaşadım. Sanırım yanılmadığımı anlayacaksınız. | Open Subtitles | لقد عشت هنا كل حياتي اعتقد بانك ستجدني دقيقة |
Millet gerçekten gelene kadar çek yazmamam gerektiğini öğrenecek kadar burada yaşadım. | Open Subtitles | اسمع , لقد عشت هنا فتره كافية لاعلم اني يجب الا اكتب الشيك حتى يظهروا امامي |
Benim evim burası, Baba. İtalya'dan daha çok burada yaşadım. | Open Subtitles | بيتي هو هنا ، يا أبي لقد عشت هنا لفترة أطول مما عشت في إيطاليا |
Ben hayatım boyunca burada yaşadım ve evim demek isteyeceğim başka yer yok. Jim. | Open Subtitles | لقد عشت هنا حياتي بأكملها، ولا يوجد مكان آخر أفضل من هذا يمكنني أن أطلق عليه وطني |
Sanırım şehre olan adanmışlığım. Tüm hayatım boyunca burada yaşadım. | Open Subtitles | أظنه إخلاصي لهذه المدينة، فقد عشت هنا طيلة عمري. |
Bak küçükbayan ben 50 yıldır burada yaşıyorum. | Open Subtitles | انظري يا سيدتي، لقد عشت هنا أكثر من 50عاماً |
60 yıldır burada yaşıyorum. Yaz tatilini iyi bilirim. | Open Subtitles | لقد عشت هنا لـ 60 عاما أعرف ما هى أجازة الربيع |
Yıllardır burada yaşıyorum ama birden ortaya çıkıp geçici heveslerin yüzünden beni buradan atmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | لقد عشت هنا لسنوات و أنت تظهرين من العدم و تحاولين طردى بسبب واحده من نزواتك الشهيره |
Uzun zamandır burada yaşıyorum. Dilimizi konuşmayı unutmuşum. | Open Subtitles | لقد عشت هنا لفترة طويلة ، لذا أنا بالكاد أتذكر كيف أتكلم اللغة من هناك |
Ne kadardır burada yaşıyorsun? | Open Subtitles | لكم من الوقت عشت هنا. |
400 sene boyunca burada yaşamış olmama rağmen geriye dönüp bakınca yanımda götürebileceğim bir avuç dolusu anım var yalnızca. | Open Subtitles | عشت هنا لأربع مئة سنة لكن عندما أنظر للماضي، هناك فقط القليل من الذكريات |
Büyükbaba, sen doğduğundan beri hep burada yaşadın, biliyorsun. | Open Subtitles | جدي أنت تعرف انك عشت هنا دوماً منذ أن ولدت |
Hayatımın çoğunu burada geçirdim. | Open Subtitles | لقد عشت هنا معظم حياتى |
Çünkü şehrin diğer tarafında otururken bile odama bu kadar kolayca dalabiliyorsanız, bir de burada yaşadığımı düşünsenize. | Open Subtitles | إذا كان هذا سهلاً عليكم أن تدخلوا غرفتي بآخر المدينة فتخيلوا كم سيكون سهلاً إذا عشت هنا حقاً |
Daha önce burada yaşamıştım. Ne kadar Ukraynalı varsa buralarda kalır. | Open Subtitles | لقد عشت هنا من قبل لقد كانت منطقة أوكرانيه |
Bir süredir burada oturuyorum. Kendime ait bir yer olması hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | حسنا , أنا عشت هنا للحظة , وأتمتع بالخلاء. |
Yani cinayetlerin olduğu sırada burada yaşıyordunuz, öyle mi? | Open Subtitles | إذن هل عشت هنا عندما حدثت الجرائم ؟ |
Ne zamandır burada yaşıyorsunuz? | Open Subtitles | نعم هل عشت هنا لمدة طويلة؟ |