ويكيبيديا

    "علم بأن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu biliyordu
        
    • olduğunu biliyor
        
    • olduğunun farkında
        
    • olduğunun farkındasın
        
    • biliyordun
        
    Galiba David Palmer, Jack Bauer'ın hayatta olduğunu biliyordu. Open Subtitles ربما كان دايفيد بالمر على علم بأن جاك باور لازال حياً
    Ama babam harika bir at için damızlık at kadar kısrağın da önemli olduğunu biliyordu. Open Subtitles ولكن أبي علم بأن الحصان الأصيل يأتي في الغالب من الفرس يشبه والده
    Bir zamanlar genç savaşçılar için erkekliğe geçiş sınavı olduğunu biliyor musun? Open Subtitles ألم تكن على علم بأن هناك إختبار للرجولة للمحاربين الشباب؟
    Askeri bir üsse sahte bir kimlikle girmenin cezasının ölüm olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles هل أنت على علم بأن دخول قاعدة عسكرية تحت زعم خاطئ يعاقب عليه بالموت؟
    Tutuklunuzun Komünist Parti üyesi olduğunun farkında mısınız? Open Subtitles هل أنت على علم بأن سجينك عضو في الحزب الشيوعي؟
    Buranın gezegendeki en güvenli askeri tesis olduğunun farkındasın, değil mi? Open Subtitles أنت على علم بأن هذه أأمن منشأة عسكرية على وجه الأرض
    Atlantis'in bilgisayarlarının bütün programınızı depolayacak kadar büyük ve güçlü olduğunu biliyordun. Open Subtitles كنتِ على علم بأن حواسيب أتلانتيس كبيرة بما فيه الكفاية وقوية بما فيه الكفاية لتشتمل كامل برنامجِكِ
    Gemi zihni büyük gemi yığınının yörüngeden çıktığının ve çarpışma rotasının Defiance olduğunu biliyordu. Open Subtitles الذكاء الاصطناعي من سفينة الفضاء علم بأن جزء كبير من السفينة خرج عن المدار و سيصطدم بالمدينة.
    Harry Winston Mösyö Bass'ın esas alıcı olduğunu biliyordu. Open Subtitles معرض "هاري وينستون" كان على علم بأن السيد باس المالك الحقيقي لها
    Her iki aileyle de zaman geçirdiğine göre ne kadar zamanı olduğunu biliyordu. Open Subtitles لابد وانه كان على علم ( بأن لديه الوقت ليقضيه مع ( إم . لأنه يعلم أنهم سيذهبون فى رحلة
    Biri Kyle'ın içeride olduğunu biliyordu. Open Subtitles إذاً شخص علم بأن " كايل " في الداخل
    Dickinson'un peşindeydi, çünkü o Arthur Weisfelt'in Artie Nielsen olduğunu biliyordu. Open Subtitles -لقد تعقب (ديكنسون ).. لأن (ديكنسون) علم بأن (آرثر ويسفيلت) أصبح (آرتي نيلسون)
    Federal bir ajana yalan söylemenin suç olduğunu biliyor musunuz? Open Subtitles هل أنت على علم بأن الكذب على عميل فيدرالي يعد جناية؟
    Valerie'nin sizin ölen genel avukatınızla bir ilişkisi olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles هل أنت على علم بأن "فالري" لديها مسألة بمسشتارك العام الميت ؟
    Skytrip'in mekanik sorun geçmişi olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles هل كنت على علم بأن "سكاي تريب" لديهم تاريخ من المشاكل التقنية؟
    - Burada her zaman yeri olduğunu biliyor. Open Subtitles هي على علم بأن لديها مكان هنا دائما
    Kapımızda iki kişide bayıItıcı silah olduğunun farkında mısın? Open Subtitles هل أنت علي علم بأن هنال رجلين بأسلحة .. و أيدي لزجة، و بدون تهذيب يسدون الباب؟
    Kızınızın sevgilisiyle cinsel bir ilişkisi olduğunun farkında mısınız? Open Subtitles ‫أنتم على علم بأن ابنتكم ‫كانت على علاقة جنسية ‫مع صديقها
    Wayne Crockett'in Omega Delta Omega üyesi olduğunun farkında mıydınız? Open Subtitles أكنت على علم بأن واين كروكيت كان عضوًا في أخوية أوميغا دلتا أوميغا؟
    Burasının aktif bir yangın yeri olduğunun farkındasın, değil mi? Open Subtitles انت على علم بأن هذا هو مسرح حريق ما زال تحت التحقيق أليس كذلك ؟
    Bu odada başkalarının da olduğunun farkındasın değil mi? Open Subtitles شكراً لك أنت على علم بأن هناك أشخاص آخرون بالغرفة , أليس كذلك ؟
    Bunun yanal hareket olduğunun farkındasın değil mi? Open Subtitles أنتِ على علم بأن هذه حركة خطرة؟
    Ama eminim sen bunu zaten göreve başlamadan önce biliyordun değil mi ? Open Subtitles ولكن أنا متأكد من أنك على علم بأن قبل البعثة حتى بدأت، أليس كذلك؟
    Kevin Stack'in Noble hastalarını öldürdüğünü biliyordun. Open Subtitles أنت كنت على علم بأن "كيفن ستاك" كان يقتل مرضى "نوبل".

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد