"علّمنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• öğretti
• öğretmeye
• bize öğrettiği
• öğret
• Öğret bize
• öğretmişti bize

Çünkü insan genetiği bize şunu öğretti, konu telomeraz olduğunda bıçak sırtında yaşıyoruz.
لأن علم الوراثة البشرية علّمنا أنه عندما يتعلق الأمر بالتيلوميراز خاصتنا، نحن البشر على حافة سكين.

Hayır. Profesör Xantos bize şiddet kullanmamayı öğretti.
لا البروفيسور اكسانتوس علّمنا أنْ لا نستعمل العنف

Ve umuyorum ki, o olay bize, farklılıklarımızı bir kenara bırakıp dost olmayı öğretti, çünkü önemli olan tek şey budur.
وأتمنى أن هذا قد علّمنا أن نضع , خلافاتنا جانباً , ونكون صديقات لأن هذا أكثر أهمّية

Zach'e kuralları öğretmeye ne dersin?
ماذا لو علّمنا (زاك) القانون؟

Şimdi İsa Peygamberimizin bize öğrettiği gibi hep birlikte dua edelim.
دعونا نصلي الآن سوية كما علّمنا السيد المسيح

Bize ismini yüceltecek şekilde birbirimizi sevmeyi öğret.
علّمنا كيف نحب بعضنا بطريقةٍ لا عيب فيها

öğret bize, Kermit.
علّمنا "‏كيرميت"‏

Çizgi romanların, romanlar kadar edebi olduğunu öğretmişti bize.
علّمنا أنّ الكتب المصوّرة كانت روايات حقيقيّة.

Bize parayı nasıl kullanacağımızı öğretti, yatırım yapmayı.
لقد علّمنا كيفية إنفاق النقود وإستثمارها

Bu bize gerçekten bir şeyi öğretti, gerçekten iyi bir halk mekânı yapmak için mimarlık, şehircilik, yer şekilleri, ortam tasarımı ve benzeri şeyler arasındaki ayrılıkları ortadan kaldırmak gerekiyor.
وقد علّمنا ذلك أمرا واحدا، وهو أن نخلق أماكن عامة جيدة بحق، علينا أن نزيل الفوارق بين العمارة والتمدن والمنظر الطبيعي والتصميم الوسائطي وهكذا دواليك.

Galileo bize bunu asırlar önce öğretti.
غاليليو علّمنا إياها قروناً خَلت.

Bize bir insanı öldürecek kadar büyük bir sebep olamayacağını öğretti.
علّمنا انه لايوجد أبداً سبب للقتْل

Bize bir adamın ne zorluklarla büyük başarılar elde edebileceğini öğretti.
علّمنا أن الإنسان يستطيع أن يقهر المحن.

- Bize, Mac Davis geliriyle Burt Reynolds hayatı nasıl yaşanır öğretti.
- لقد علّمنا كيف نعيش **بأسلوب برت رينولدس* بمدخول ماك دافيس ممثل امريكي* مغنّي امريكي لأغاني ريفية**

Eğitim çavuşumuz bize bir atışta adamı öldürmeyi öğretti.
قائد تدريبنا علّمنا القتل بطلقة واحدة

Nasıl ateş edileceğini öğretti.
علّمنا كِلانا كيفية إطلاق النّار

Baban bize dövüşmeyi öğretti
والدك علّمنا فنون الدفاع عن النفس

Zach'e kuralları öğretmeye ne dersin? - Ciddi olamazsın.
ماذا لو علّمنا (زاك) القانون؟

Babamın bize öğrettiği en önemli şey insan hayatının ne kadar değerli olduğuydu.
إن كان والدنا قد علّمنا شيئاً فهو قيمة حياة الإنسان

Shoemaker-Levy 9'un bize öğrettiği şey, bunun henüz olmadığıdır.
شوماكر ليفى 9" علّمنا" انه لم يحدث حتي الآن

Evet, doğru, bize nasıl yaşayacağımız öğret o halde
-بلى، هذا صحيح، علّمنا كيف نعيش

Son anlara doğru, Ethan insan olmanın ne olduğuna dair bir şey öğretmişti bize.
إيثان" علّمنا ماذا يعني" أن تكون بشري...