Ne zaman Gözümün önünden ayrılsalar... birilerinin onlara bir şeyler yapmasından korkuyorum. | Open Subtitles | من ان يفعل احد ما شئ لهم كل ثانية يغيبون عن ناظري |
Oraya buraya sürdüm durdum... seni Gözümün önünden ayırmadan. | Open Subtitles | أسرعت عائدا وماضيا بدون أن أدعك تغرب عن ناظري |
Seni pezevenk. Pekala. Tasarımını yerine sok ve Gözümün önünden kaybol. | Open Subtitles | حسناً، ارتدِ ملابسك النسائية وأغرب عن ناظري. |
Gözüm görmesin seni! | Open Subtitles | فلتغربي عن ناظري حالاً ؟ |
Bunları bilseydim, kristali Gözümün önünden ayırmazdım. | Open Subtitles | حسناً ,لو كنت اعرف ذالك ماكنت لأجعل الكرستال بعيد عن ناظري |
Anne olduğum zaman, çocuklarımı Gözümün önünden ayırmayacağım. | Open Subtitles | عندما أصبح أماً لن أدع أطفالي يغيبون عن ناظري |
Annem seni Gözümün önünden ayırdığımı duyarsa öldürür beni. | Open Subtitles | ان عرفت امي انك اختفيتِ عن ناظري فسوف تقتلني |
Gözümün önünden kaybol! | Open Subtitles | إغرب عن ناظري و اذهب و اجلس في مكان ما إذهب |
Gözümün önünden kaybol ve gidip bir yerlerde otur! | Open Subtitles | إغرب عن ناظري و اذهب و اجلس في مكان ما إذهب |
Çekil Gözümün önünden. Sert adam mı olmak istiyorsun? | Open Subtitles | ابتعد عن ناظري , اتريد ان تكون رجلا قويا |
Alt kata indir. Bu pisliği Gözümün önünden kaldır. | Open Subtitles | خذوه للطابق السفلي خذوا هذا الوغد بعيداً عن ناظري |
Bu ikisini Gözümün önünden ayırmamamı söylemişti. | Open Subtitles | لقد قال انه لم يكن من المفروض أن أضع هؤلاء الاثنين بعيدا عن ناظري |
Gözüm görmesin onu. | Open Subtitles | أجل، أبعدها عن ناظري. |
- Tiel, Kinlaw şu malı Gözüm görmesin. | Open Subtitles | خذ هذا اللعين بعيد عن ناظري |
Gözüm görmesin! | Open Subtitles | ! إبعديها عن ناظري |
Kanunlara uygun şekilde serbest bırakıldığından emin olurdum ama Youngstown'dan dosyası gelene kadar onu Gözümün önünden ayırmazdım. | Open Subtitles | سأتأكد من أن يُطلق سراحه طبقاً للقانون ولكن لن أدعه يغيب عن ناظري حتى يصل الملف من يونجستاون |
Biliyorum ama seni Gözümün önünden ayırmayacağım. | Open Subtitles | أعرف ذلك, قلتُ لكِ لن أدعكِ تبتعدين عن ناظري |