bunun yerine kestirmeden gitmek istiyorlar ve bu kısayol kendi kendini güçlendiriyor. | TED | عوضًا عن ذلك، يريدون سلك الطريق المختصر، وهذا الطريق المختصر معزز ذاتياً. |
Ama kelimeleri kullanmak yerine birbirleriyle iletişim kurmak için sinyal moleküllerini kullanırlar. | TED | لكن عوضًا عن استخدامهم للكلمات، يستخدمون جزيئات إشارة للتواصل مع بعضهم البعض. |
Keşke benim sınavlarımda da birileri benim yerime girip geçse. | Open Subtitles | أتمنّى لو كان لديّ من يقوم بحضور امتحاناتي عوضًا عنّي. نعم. |
Haberlere göre halk beni seçse de benim yerime karar alan başkalarının olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | تقارير ترمي إلى أن برغم انتخاب الناخبين لي إلّا أن آخرين يتخذون القرار عوضًا عني. |
Her yere kan bulaştıran plastik örtüye doğurmaktansa, yere doğurmayı tercih ettiklerini söylediler. | TED | وقالت النساء أنهن سيفضلّن الإنجاب على الأرض عوضًا عن استخدام ملاية بلاستيكية تنثر الدماء في كل مكان. |
Fakat diğer insanların aksine, siz boşanma yerine birbirinizi öldürmeye kalktınız. | Open Subtitles | مع أنّكما، على خلاف الأزواج الآخرين، اخترتُما القتل عوضًا عن الطلاق. |
Yani ışık yüzünden kör olmak yerine onun bize gösterebileceği her şeyi görebiliriz. | Open Subtitles | لذا، عوضًا ان نعمى بواسطة الضوء بإمكاننا أن نرى كل شيء لديه ليرينا |
Ama bunun yerine beni oyuna getirdiler ve planlıymış gibi hesabıma para yatırdılar. | Open Subtitles | لكن عوضًا عن ذلك، لقد أتموا المهمة ووضعوا أموالًا كافية بذلك الحساب لتوريطي. |
Önemli olan şey, kendiniz yerine başkasına harcamanızdır. | TED | مايهم حقيقة هو في أنك أنفقت هذا المال على شخص آخر عوضًا عن نفسك نرى هذا مرارًا و تكرارًا |
Parayı kendilerine harcamak yerine başkası için verdiğimizde, bunu tekrar tekrar görüyoruz. | TED | عندما نعطي الناس المال لينفقوه على أناس آخرين عوضًا عن أنفسهم |
Böylece, beyin dalgaları kesintisiz bilgi dizisi üretmeyi durdurur ve onun yerine, anlamlı tekil paketler oluşturur. | TED | بهذه الطريقة، تتوقف الموجة الدماغية عن كونها تدفقًا مستمرًا من المعلومات. وتصبح عوضًا عن ذلك حُزمًا مفردة ذات معنى، |
Lütfen şu andan itibaren benim yerime insanlara yardım edin. | Open Subtitles | ...رجاءً من الآن فصاعدًا فلتقوما بمساعدة الناس عوضًا عنّي |
Cumhuriyetçiler benim yerime karar veriyor. | Open Subtitles | لجنة الحزب الجمهوري تقرر عوضًا عني. |
Benim yerime sen hedef oldun. | Open Subtitles | و قد طُعنتَ عوضًا عنّي.. |
Anlaşılan, okul kıyafeti giyeceksin ve Aşk Tanrısı olayını benim yerime oynayacaksın. | Open Subtitles | يبدو أنكِ ستضطرّين للبس زي رسمي... ولعب دور إله الحب عوضًا عنّي... . |
Gercekten guvendigi birini istediginden benim yerime Tyler'i aldi. | Open Subtitles | أرادت أحدًا يمكنها فعليًّا الوثوق فيه، فكلّفت (تايلر) بقيادتها عوضًا عنّي. |
Çalışıyor gibi gözükmeyen bu yaklaşımla neden devam ediyoruz? bunun yerine deneyebileceğimiz daha iyi bir yol var mı? | TED | لماذا نُواصل القيام بهذه الطريقة والتي يبدو أنها لا تعمل بشكل جيد، هل يوجد طريقة آخرى يمكننا تجربتها عوضًا عن ذلك؟ |
bunun yerine, bizleri daha uzun süre yaşatacak olan birkaç güzel ve faydalı şey yaratın. | TED | عوضًا عن ذلك، اصنعوا بعضًا من الأشياء الجميلة والمفيدة التي تجعلنا نعمِّر طويلًا. |
Ya, bu hararetli anlarda, diyalog kurmayı, tartışmaya tercih etsek? | TED | ماذا لو في مثل هذه اللحظات الساخنة اخترنا الحوار عوضًا عن الجدال؟ |
Ben fikrimin bedelinin ödenmesini istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أن أعوّض ماليًّا عوضًا عن فكرتي. |