ويكيبيديا

    "عيّنة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • örneği
        
    • örnek
        
    • numune
        
    • örneğini
        
    • numunesi
        
    • örneğine
        
    • örneğinde
        
    • testi
        
    • parça
        
    • biyopsi
        
    • örneğinden
        
    • biyopsisi
        
    • örneğindeki
        
    51. Bölge'de Argos'tan alınmış bir Goa'uld nanoteknoloji örneği var. Open Subtitles المنطقة 51 لديهم عيّنة جؤولد تقنية نانيت مِنْ الكوكبِ آرغوس.
    DNA testi için kan örneği vermesi gerekiyordu güya ama gitmemiş. Open Subtitles كان عليه أن يزوّدهم بـ عيّنة من دمه لاختبار الحمض النووي.
    Babam, pazarlama aracı olarak kullanabilmemiz için bir örnek tanıtım kartı basmıştı. TED طبع والدي عيّنة من بطاقة المرجع حتى نستخدمها كمادة تسويقية.
    Beyninizden bir örnek almak isteriz. Open Subtitles شَعرَ بالنشوة. نحن نوَدُّ أَنْ نُصبحَ عيّنة نسيجِ دماغِكِ.
    Yani şimdi sen numune gitmiş diyorsun, öyle mi? Open Subtitles لذا الآن أنت تَقُولُين عيّنة الماءَ هَلْ ذهبت؟
    Görüntü'nün kan örneğini yok ettiğine göre onu korumaya çalıştığını düşünüyorum. Open Subtitles بما أنّك اخترت تدمير عيّنة دم البعقة، فأعتقد أنّك تحاولين حمايته،
    Talimatlara göre... idrar örneği dışındaki her şeyi yalanlıyorsun. Open Subtitles وفقاً لهذه الإرشادات أنتَ ترفض كل شيء ما عدا عيّنة بولية
    Kan örneği almalarını önlemek için onlarla savaşmak zorundaydım ama gece gündüz burada kalamam. Open Subtitles كان عليّ قتالهم حتى لا يأخذوا عيّنة دم لكن لا يمكنني البقاء طوال الوقت هنا
    İdrar örneği vermek benim için hep bir eğlence olmuştur, değil mi? Open Subtitles عيّنة البول تلك، وإعطائهم ذلك، ذلك مصدر سرور دائماً، صحيح؟
    Tamam o zaman hadi gidip şu örneği alalım. Open Subtitles حسناً، فلنقصد مطعم الزبادي ونحصل على عيّنة
    Tanımlanamıyor diye geri döndürülen yabancı bir madde örneği aldım. Open Subtitles أخذت عيّنة مادة غريبة الذي ظهر غير مميّز.
    Quantico'daki FBI laboratuarına bu sıvıdan örnek gönderin. Open Subtitles أريدك أن ترسل عيّنة تلك إفراز إلى مختبر مكتب التحقيقات الفدرالي في كوانتيكو.
    Çoğu onundu ama bir örnek uymadı. Open Subtitles معظمه كان يخصّه لكن عيّنة واحدة لم تتطابق.
    Annen, çok nadir bulunan kadim ve kirlenmemiş bir vampirin kanından bir örnek elde etti. Open Subtitles استطاعت الأم الحصول على عيّنة نادرة جدّاُ و نقيّة من دم مصاص دماء قديم
    Elbette bir örnek daha alacağım ancak testi iki defa yaptım. Open Subtitles سافعل، بالطبع، آخذ عيّنة أخرى لكنّي أجريتُ الإختبار مرتيّن
    Geçidin battığı gezegenden alınan numune. Open Subtitles هو عيّنة مِنْ الكوكبِ حيث أنَّ ستارجيت مغمور تحت الماء.
    numune için ne yapayım? Open Subtitles ما الذي يتعيّن عليّ فعله بشأن عيّنة الماء؟
    DNA örneğini aldı. Bunlarla bir insanı 2 saatte klonlarız. Open Subtitles احتاج الأمر إلى عيّنة من الحمض النووىّ، وبهذا يمكننا استنساخ الشخص خلال ساعتين
    Tamam, idrar numunesi alalım. Open Subtitles حسناً، لنستدعي ضابطة أنثى نحنُ سنحصل على عيّنة بول
    Kan örneğine ihtiyacımız var hala sıcakken. Open Subtitles نَحتاجُ عيّنة دمِّها بينما هي ما زالَتْ تُدفّئُ
    Yine de idrar örneğinde bir suç unsuru bulmayı beklemiyorum. Open Subtitles لكنني لا أتوقع أن أجد خطيئة في عيّنة البـول
    Ağzından parça almak mı? Neden ki? DNA testi yaptırmak istiyordu. Open Subtitles نعتقد أنّها أعطته إيّاه لصرف إنتباهه، حتى تتمكّن من أخذ عيّنة من فمّه.
    Ultrason sonucuna göre lenf düğümlerin büyümüş, bu yüzden biyopsi yapacağız. Open Subtitles مسحك المقطعيّ أظهر تضخّم في العقد اللمفاوية لذا علينا إستخراج عيّنة
    Kuru deri örneğinden nereye varıyorsun ? Open Subtitles من عيّنة الجلد الجافّة، أنت هل يستنتج ما؟
    Prostat biyopsisi yapılıyor. İnan bana, orada olsan kesin hatırlarsın. Open Subtitles ‫سيستأصلون عيّنة من البروستات، ‫ثقي بي، لو كنت بالداخل لعرفت
    DNA örneğindeki STR izlerinin bazıları bozulmaya uğramış ama laboratuvardaki bilgisayarımda kalanını halledebilirim. Open Subtitles بعض علامات التكرار الترادفيّ القصير في عيّنة الحمض النوويّ فسدت. لكنّي لديّ حاسوب في المختبر أعتقده سيساعد في ملئ الثغرات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد