Bu çok saçma. Bütün referanslarını kontrol ettim. Hepsi mükemmeldi. | Open Subtitles | لا أصدق ذلك، لقد فحصت كل مرجع إنها لا تخطئ |
Durumda güvenli olmak zorunda sel, bu yüzden boyunca bu gün, tek tek kontrol ediyorlar, her birkaç saniye. | Open Subtitles | لديهم من ان تؤمن حالة الفيضانات، وذلك في جميع أنحاء اليوم، فحصت هم، واحدة تلو الآخر، كل بضع ثوان. |
Birleşmiş Milletler'in yıllıklarında 150... 130 toplumun demografik yapısına baktım. | TED | لقد فحصت مابين 130 إلى 150 مجتمع من خلال سجلات السكان السنوية بالأمم المتحدة |
Belki ama telefonunun inceledim ve karaciğerin çalındığı anda bir sipariş götürüyormuş. | Open Subtitles | ربما, لكنني فحصت هاتفه أيضاً, واتضح أنه كان كان في مهمة توصيل |
Sana da günaydın, Macmaster. Demek benim rakamlara baktın. | Open Subtitles | وصباح الجميل جدا لك , أيضا ماكماستر , لذا أنت فحصت أرقامي |
Biraz araştırdım, adam ebedi uykuya dalmış. | Open Subtitles | و فحصت قليلا فى الموضوع و وجدت أنه مات بالفعل |
Her şeyi iki kere kontrol ettim. Gitmeye hazırız. | Open Subtitles | لقد فحصت كل شىء أكثر من مرتين نحن مستعدون للذهاب |
Amirlerime her şeyi kontrol ettim diyebilmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان اكون فى وضع استطيع ان اُخبر رؤسائى انى فحصت كل شئ هنا |
kontrol ettim. Telafi edeceğim. Bana 20 dakika ver. | Open Subtitles | فحصت ذلك ,لدي رأس احتياطي اعطني 20 دقيقة و سنكون جاهزين للعمل |
Arabasının frenlerinde hiçbir sorun yoktu tabi ki siz kontrol etmiştiniz. | Open Subtitles | بالتأكيد لا يوجد خطب في فرامل سيارتها، لقد فحصت أنت هذا مسبقاً |
Silecek suyunu en son ne zaman kontrol ettin? | Open Subtitles | متى كانت آخر مرة فحصت مستوى ماء الراديتاور؟ |
Dosyalara baktım. Dr. Jackson ve bende alerji sebebiyle şiddetli burun iltihabı var. | Open Subtitles | لقد فحصت ملف د جاكسون وملفي لدينا مقاومة عالية لحساسية الجسم |
Çiftci takvimine baktım. Bu bahar çamurlu geçecekmiş. | Open Subtitles | لا، لقد فحصت تقويم المزارعين ومتوقع أن هذا الربيع سيكون موحل |
Vogküre'den nasıl mahkûm kaçırılacağını öğrenmek için rehbere baktım. | Open Subtitles | بالمناسبة, لقد فحصت الدليل عن أفضل طريقة لإنقاذ سجين من فوجسفير |
Tüm cesetleri inceledim, o yönde fiziksel bir kanıt yok. | Open Subtitles | لقد فحصت كل الضحايا لا يوجد دليل ملموس على الانتحار |
Binlercesini inceledim,... ..ve, şimdiye kadar, konuşabilen sadece iki tane bulabildim. | Open Subtitles | لقد فحصت الألاف منهم طوال حياتي ، ولحد الان إكتشفت فقط إثنان يمكنهما التلكم |
Yani elindeki seçeneklere baktın ve burada kendini besin zincirinin en tepesine koyabileceğini mi düşündün? | Open Subtitles | أنت تقول بأنك فحصت خياراتك وأعتقدت بأنه يمكنك أن تضع نفسك على قمة السلسة الغذائية هنا ؟ |
Helen Cantera'nın geçmişini araştırdım. | Open Subtitles | لقد فحصت خلفية هيلين كانتيرا هي اصلا من اريزونا |
Kardeşin Elizabeth'i muayene edip yeniden test yaptım. | Open Subtitles | لقد فحصت أختك الزابيث و اختبرتها مجدداً أمس |
Bu benim düşündüğümden daha orjinal, ama bölgeyi cihazlarımla taradım ve çok az bile patlayıcı madde artığı bulamadı. | Open Subtitles | هذا ما اعتقدته تقليدي للغاية, ولكن فحصت المنطقة بمعداتى ولا يوجد ادني اثر لبقايا متفجرات. |
O.Y.İ. Bruce Paloma'nın arabasını inceledi ve altında gizli bir yer tespit cihazı buldu. | Open Subtitles | وحدة مسرح الجريمة فحصت السيارة التي كان بها "بروس بالوما", ووجدوا جهاز تحديد المواقع للتعقب مخبأ في أسفلها. |
Yangının küllerini incelediğimde senin ekibinin gözden kaçırdığı bir şey buldum. | Open Subtitles | عندما فحصت رماد هذه النار, اكتشفت ان خبراءك قد فاتهم هذه. |
Sorduğun gibi buz çekirdeğinde bulunan bazı hücresel maddeleri test ettim. | Open Subtitles | كما طلبت, لقد فحصت بعض المواد اللاسلكية.. التي وُجدت بعينات الجليد. |
İsmini FBI veri tabanında arattım. | Open Subtitles | لقد فحصت أسمك عبر قاعدة بيانات مكتب التحقيقات الفيدرالية |
Muhtemelen. Parmak izini FBI'ın sisteminde tarattım ancak bir şey çıkmadı. | Open Subtitles | تقريبا لقد فحصت بصماته من خلال الاي اي اف اي اس |
Geminin rota kayıtlarına baktınız mı? | Open Subtitles | أو الأطفال هل فحصت تسجيلات جهاز ملاحة السفينة ؟ |
Olay yerinde bulunan şort külotları sen kendin mi test ettin? | Open Subtitles | اذا انت بنفسك فحصت السروال الذي وجد في مكان الحدث؟ |
Yani, dün tekneyi incelerken, açılmış olduklarını gördüm. | Open Subtitles | أمس , عندما فحصت ذلك القارب أكتشفت أنها كانت مفتوحة |