Hiç durup da bunun bir kısmının senin hatan olabileceğini düşündün mü? | Open Subtitles | هل توقفتِ من قبل و فكرتِ أن هناك احتمال ان هذا خطؤكِ؟ |
Bunun sadece melanin eksikliğini veya hücrelerdeki pigmentleri sembolize ettiğini düşündün mü? | Open Subtitles | هل سبق وأن فكرتِ إنه يرمز لقلة الميلانين أو الصبغة في الخلايا؟ |
Sahiden de sığınağın olmadan yaşayabileceğini mi düşündün? | Open Subtitles | هل فكرتِ حقاً أنكِ تستطيعي البقاء بدون درعكِ الحامي ؟ |
Bütün bunlar bitince ne yapacağınızı hiç düşündünüz mü? | Open Subtitles | هل فكرتِ فيما ستفعلين عندما ينتهي الأمر؟ |
Eğer Aklına başka bir şey gelirse, beni ara. | Open Subtitles | إن فكرتِ في أي شيء، أي شيء، اتصلي بي مباشرة |
Hiç doğuştan gelen gerilimini daha iyi, kullanmak için düşünüyor musun? | Open Subtitles | هل فكرتِ من قبل في الإستقادة من ثورة حدتك أقصى إستفادة ؟ |
Küçük teklifimi düşündün mü, hayatım? | Open Subtitles | هل فكرتِ مرة أخرى بعرضي الصغير يا عزيزتي ؟ |
Hayır, sen mutlulukla meşgulsün. Hiç ölümü düşündün mü? | Open Subtitles | إنكِ منشغلة بسعادتك، هل فكرتِ يوماً بالموت؟ |
Benim de teselliye ihtiyacım var Phyllis. Bunu hiç düşündün mü? | Open Subtitles | أحتاج للمواساة أيضا ، فيليس هل سبق أن فكرتِ بذلك |
Okula gittikten sonra ne olacağını hiç düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرتِ يوماً بما سيحصل بعد رحيلكِ للإلتحاق بالكليّة ؟ |
Annenin belki de başına gelenleri hak ettiğini hiç düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرتِ يوماً بأنها ربما نالت ما تستحقه ؟ |
Hipnoterapi düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرتِ في العلاج بواسطة التنويم المغناطيسي ؟ |
Hiç bankada bir kasa açtırmayı düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرتِ من قبل في الحصول على صندوق ودائع آمن؟ |
Ona kızmakta gayet haklısın. - Bundan sonra ne yapacağını düşündün mü? | Open Subtitles | هنالكَ الكثير من الأسباب لتكنّ على غير وفاق معه ، هلّ فكرتِ بمَ عساكِ أنّ تفعليه ؟ |
yani sorunlarını parayla çözebilir diye düşündün. | Open Subtitles | لذا فكرتِ بأنه سيحل مشاكلك بإستخدام النقود |
Siz de gelip sessizce oturmanın iyi olacağını mı düşündünüz? - Sorunlarınızı böyle mi çözeceksiniz? | Open Subtitles | ما فكرتِ به هو المجئ إلى هنا و الجلوس فقط؟ |
Ve eminim ki Aklına koyarsan, benim limonlu kurabiyemden çok daha güzelini yapabilirsin. | Open Subtitles | و أنا واثقة أنه إن فكرتِ جيداً يمكنك الوصول لوصفة أفضل مني لفطيرة الليمون |
Bu akşam bir ara onunla konuşmayı düşünüyor musun? | Open Subtitles | هل فكرتِ أن تتحدثي معه الليلة؟ |
Doğrusu eğer bu konuyu düşünürsen gerçekten onların kazanamayacağını görürsün. | Open Subtitles | سأنجز كل شيء لو أنكِ فكرتِ جيداً ستجدين أننا سنفوز |
Daha olgun düşün. Daha olgun görünürsün. | Open Subtitles | لو فكرتِ كالكبار، ستبدين كالكبار |
Çoktan düşünmüş olabilirsin ama senin yerine başkası yapamaz mı? | Open Subtitles | ربمـا فكرتِ فـي هـذا مسبقـا لكـن ألا يمكن لأحـد آخـر فعلهـا ؟ |
Bahsetmişken, eğer bu düşündüğünü bilseydi ne söylerdi? | Open Subtitles | بالمناسبة، مالذي تعتقدينها ستقوله إن عرفت بأنكِ فكرتِ بذلك حتى؟ |
Bütün bunları yaparken İskoçya'yı mı düşünüyordun? | Open Subtitles | هل فكرتِ في سكوتلندا خلال كل هذا ؟ |
Diğer takımın yemek oyuncusuyla oynamayı düşünür müsün? | Open Subtitles | قوس قزح هل فكرتِ أبدا بـمساعدة شخص لم يحظى بمضاجعة؟ |
Ne düşünmüştün, sorabilir miyim? | Open Subtitles | ما الذي فكرتِ فيه، لو تسمحين لي بالسؤال؟ |
İngiltere'ye dönmeyi hiç düşünmedin mi? | Open Subtitles | هل فكرتِ في العودة إلى إنجلترا ؟ |