ويكيبيديا

    "في محطة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • istasyonu
        
    • İstasyonu'nda
        
    • istasyonundaki
        
    • istasyonuna
        
    • İstasyonu'ndaki
        
    • istasyonunda bir
        
    • Stop'ta
        
    • durağında
        
    • Terminali
        
    • kanalında
        
    • istasyonda
        
    • merkezinde
        
    • terminalinde
        
    • İstasyonu'na
        
    • istasyonundayım
        
    yapay bir elektrik alanı oluşturmak için bir alan jeneratörüne eklenen harici olarak yerleştirilmiş transdürler kullanılır. Hücresel uzay istasyonu TED الحقول المعالجة للورم تستعمل محولات طاقة موضوعة خارجيا موصولة بموّلد حقل لتخلق حقل كهربائي اصطناعي في محطة الفضاء تلك.
    İki kez uzay taşıma aracında uçtum ve Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yaklaşık altı ay geçirdim. TED لقد سافرت بالمكوك الفضائي مرتين، ولقد عشت في محطة الفضاء الدولية لستة أشهر تقرييا.
    Demek istediğim trajik olan tren istasyonundaki ölümüydü, hayatıyla çok fazla uyumluydu, biliyor musunuz? TED و بالرغم من الطريقة المأساوية التي توفي بيها في محطة قطار كانت وفاته متناسقة مع نمط حياته.
    Bana İncil'i verdi, beni tren istasyonuna oturttu ve okumamı söyledi. Open Subtitles لذا قد أعطتني الإنجيل، وأجلستني في محطة القطار، وأخبرتني أن أقرأه
    Kızını tanımakta zorluk çekersen... ..Glen Cove İstasyonu'ndaki en şık kadın ben olacağım. Open Subtitles لو حصلت صعوبات في التعرف على ابنتك سأكون أكثر النساء أناقة في محطة قلين كوف
    Keleti istasyonunda bir lokomotifle çarpıştığı doğru mu? Open Subtitles هل صحيح أنه اصطدم بقاطرة في محطة كيليتيه؟
    Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yeterince zaman geçirmediyseniz bu muhtemelen aşina olduğunuz bir manzara değildir. TED إلا إذا كنتم قضيتم وقتًا لا بأس به في محطة الفضاء العالمية، قد لا يكون هذا المنظر مألوفًا جدًا لكم.
    Uzayda, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yörüngeli bir laboratuvarımız var. TED في الفضاء، لدينا مختبر في محطة الفضاء الدولية.
    Polis arabasını Berkeley Meydanı Tren İstasyonu'nda buldu. Open Subtitles البوليس عثر على سيارته في محطة القطار بميدان بيركلي
    Benzin istasyonundaki patronunu öldürdüğü gibi onu da öldürecek. Open Subtitles سوف يقتلها كما قتل رئيسه في محطة البنزين
    Simon der ki, telefon kulübesine ulaşın... 10:20'ye kadar Wall Street istasyonundaki haber kulübesinin yanına ya da 3 numaralı tren ve onun yolcuları buharlaşırlar. Open Subtitles يقول سايمون اذهب الى الهاتف العمومي بالقررب من الكشك في محطة وال ستريت عند10 و 20 نصف ساعة او يتبخر القطار رقم3 و ركابه
    Tren istasyonuna geldiğinde kahkahalar atıp kaşınarak, yapacak bir şey olması ne güzel diyen ihtiyar. Open Subtitles واحد الذي جاء راكبا في الخلف في محطة القطار ضحك وخدش، قائلا كم من الجيد ان يكون لديك شيء للقيام به
    Von Doom uzay istasyonuna son yolculuğumuzda radyoaktif bir enerjiye maruz kaldık. Open Subtitles أثناء بحثنا في محطة كونية تعرضنا إلى طاقة من جاذبية صفر لانزال نحاول التعرف على النشاط اإشعاعي
    Bu yüzden olabildiğince çabuk şekilde Wilhelmstrasse'yi geçeceğiz ve Kaiserdorf Metro İstasyonu'ndaki sığınağa gideceğiz. Open Subtitles لذلك علينا أن نقطع ويلهمستراس بأسرع وقت. إلى الملجأ في محطة المترو كاسيردورف.
    Benzin istasyonunda bir şeyler oluyor. Oldukça kalabalık. Open Subtitles شيئا مايحدث في محطة البنزين الحشد كبير..
    Onunla Dixie Stop'ta buluşmak zorundayız. Open Subtitles علينا مقابلته في محطة ديكسي
    Bu harita toplam büyüklük olarak nispeten küçük ve bu yüzden yine de katlanır harita olarak tutabileceğiniz ya da bir otobüs durağında makul ölçüdeki bir reklam alanında gösterebileceğiniz bir şey. TED الخريطة بشكل عام صغيرة نسبياً ليمكن حملها كخريطة قابلة للطي أو عرضها بحجم معقول في صندوق عرض في محطة الحافلات
    Bradley Uluslararası Terminali Beni Ed ile girlikte gece bırakmıştı. Open Subtitles في محطة برادلي الدولية فى الليله التى تركني فيها مع أد.
    Radyoda eskiler kanalında sürekli çalar. Open Subtitles أحبها إنهم يذيعونها كثيراً في محطة الأغاني القديمة
    Beni istasyonda neden bıraktığını mı, anlatmaya geldin? Open Subtitles لماذا عدت؟ لتخبريني سبب هروبك مني في محطة القطار؟
    yakında diğer satış gibi olacağını umuyoruz. Aslında hemen yanındaki çoğu metro merkezinde, TED ونأمل عمل إصدار آخر قريبًا جدًا أودّ في الحقيقة أن أجعلها في محطة المترو،
    Büyük annemi otobüs terminalinde buldukları zamanki gibi miydi? Open Subtitles ،هل ذلك مثل تلك المرة عندما وجدا جدّي في محطة الحافلات؟
    Devlet sponsorluğunda devam eden gizli FBI operasyonunda görev alan ajan Fong, operasyon dahilinde geldiği Merkez İstasyonu'na ulaşmasından kısa bir süre sonra kaçırılarak öldürülmüştür. Open Subtitles فونغ، الذي كان يعمل بصفة متخفية كجزء من عملية خداع مصرح لها من المكتب اُختطف وقُتل بعد وقت قصير من وصوله في محطة يونيون
    Tren istasyonundayım. Gece treniyle Bombay'dan yeni geldim. Gel de beni al. Open Subtitles أنا في محطة القطار, وقدمت إلى هنا من مومباي, في القطار الليلي اللعين, تعال إلى هنا وأوصلني .

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد