Eğer dünyaya bakarsanız, her kıtanın etrafındaki okyanusta metan hidrat var. | TED | إن نظرتم إلى العالم، لديكم هيدرات الميثان في المحيط حول كل قارة. |
Hayatım boyunca istediğim tek şey her kıtada bir gece kulübümün olması. | Open Subtitles | كل ما أردته في الحياة هو امتلاك نادي ليلي في كل قارة. |
Sizleri, hep beraber karanlık bir kıtayı ziyarete davet ediyorum. | TED | أود أن أصطحبكم في زيارة إلى قارة معتمة. |
Afrika kıtasının büyük bölümü, Avrupa, Asya'nın büyük bölümü, Arjantina hariç Güney Amerika, hepsi net kalori ithalatçısıydı. | TED | معظم قارة إفريقيا، أوروبا ومعظم قارة أسيا، وأمريكا الجنوبية باستثناء الأرجنتين، كانوا مستوردين للسعرات الحرارية. |
Yani tamamını hiçbir zaman keşfedemeyeceğimiz, gerçekten uçsuz bir kıta anlamına geliyor. | TED | مما يعني أنها قارة لا حدود لها بحق، ولن يكون بمقدورنا اسكتشافها تمامًا. |
Bu Antarktika'ya bir yolculuk, bir keşifti, dünyadaki en soğuk, en rüzgârlı, en kuru ve en yüksek rakımlı kıtaya. | TED | كانت رحلةً أو بعثة إلى أنتركتيكا أبرد قارة على وجه الأرض وأكثرها جفافًا وريحًا وارتفاعًا. |
Online suç dosyalarının büyük çoğunluğunda saldırıların hangi kıtadan geldiğini bile bilmeyiz. | TED | الغالبية العظمى لقضايا الجرائم الالكترونية نحن لا ندري من اي قارة تاتي الهجمات |
Bunları birleştirdiğinizdeyse şöyle bir görüntü elde ediyorsunuz, eğer üzerinde hiç buz olmasaydı Antartika kıtası böyle gözükecekti. | TED | وعندما تجمعونها معاً تحصلون على صورة كهذه، للشكل الذي ستكون عليه قارة القطب الجنوبي دون كل ذلك الجليد في الأعلى. |
kıtanın fişinin takıldığı bir an varmış gibiydi ve ben bunu görmek istiyordum. | TED | يبدو الأمر و كأن قارة بأكملها يتم تشغيلها، فأردت رؤية هذا الأمر. |
Bu, sınırsız, kıtalar arası, iddialı, dışa odaklanmış, kendine güvenen kıtanın bir merkeziydi. | TED | كان هذا مركزًا واحدًا في قارة بدون حدود وعابرة للقارات، وطموحة وواثقة. |
Dalgalar her kıtanın sahil şeritlerine doğru yayılıyor. | Open Subtitles | والموجات تتجة مباشرة نحو كل شاطئ تابع لكل قارة |
Ancak ortalama yaşın 17 olduğu bir kıtada, bu trajik olaylar neredeyse tarih öncesi sayılır. | TED | ولكن في قارة حيث متوسط العمر هو 17 عامًا، فإن هذه الأحداث التراجيدية تبدو كأنها تعود لما قبل التاريخ. |
Kana bulanmış olan bu kıtada, bu toplum asla İspanyol’lar tarafından ele geçirilememiş. | TED | في قارة ملطخة بالدماء لم تعاني أبداً هذه القبيلة من الغزو الأسباني. |
Afrika gibi dinamik ve çeşitlilik gösteren bir kıtada değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu görüyorsunuz. | TED | في قارة ديناميكية ومتنوعة مثل إفريقيا، يبدو أحياناً أن الثابت الوحيد هو التغيير. |
Bir kıtayı aldı ve onu bir ülkeye çevirdi. | Open Subtitles | و موحد الصين أخذ مقاليد القوة أخذ قارة و حولها إلى أمة |
Antaktika'da bir tek buz tabakası Birleşik Devletler'den daha büyük bir kıtayı örtüyor. | Open Subtitles | في القارة القطبية الجنوبية ، لوحٌ جليديّ واحد يطمر قارة أكبر من الولايات المتحدة |
Bu süre içinde, Avrupa kıtasının büyük bölümü sular altındaydı, | Open Subtitles | في هذا الوقت أغلب قارة أروبا كانت تحت الماء |
Fakat avcıların hiçbiri Antarktika kıtasının dondurucu iç kısımlarına girmeyi denemedi. | Open Subtitles | لكن لم يجرأ أيّ من أولئك الصيادون المجازفة بدخول أحشاء قارة أنتاركتيكا المتجمدة |
Umuyorum ki Afrika tek bir büyük ve tamamen aynı bir kıta olarak kalmayacak. | TED | ارغب بأن يعرف الناس بأن أفريقا ليست مجرد قارة ضخمة مجهولة وليست متشابهة. |
Afrika, çelişkilerle dolu karmaşık bir kıta gördüğünüz gibi. | TED | هكذا ، إن أفريقيا قارة معقدة مليئة بالمتناقضات كما ترون. |
Afrika gibi bir kıtaya en iyi yardım etme şeklimizin güçlü dünya ekonomisiyle olacağını kabul ediyor ve öyle düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن متفقون,و نحن نشعر بان افضل طريق لمساعدة قارة مثل افريقيا هو عن طريق امتلاك اقتصاد عالمي قوي |
Şimdi, biz, yoksul olmayan bir kıtadan bahsediyoruz. | TED | الآن ، نحن نتحدث عن قارة ليست بالفقيرة. |
Diğer yandan Afrika kıtası, büyük genişlikte ekilebilir araziye sahip ve ürün açısından önemli bir artan potansiyele sahip. | TED | وعلى الجانب الآخر، قارة إفريقيا بها مساحات هائلة من الأراضي الصالحة للزراعة، ولديها احتمالية كبيرة في زيادة الإنتاجية. |
İstikrarsız hükümetler, nüfus fazlalığı, tüm kıtalarda savaşlar kıtlık, su sıkıntısı, çevresel yıkımlar! | Open Subtitles | حكومات غير مستقرة. إكتظاظ سكاني. حروب في كل قارة. |
Meğer Amerika kıtasını keşfetmekle meşgulmüşler! | Open Subtitles | ولقد كانوا وكأنهم .إنه يكتشف قارة أمريكا |
Fakat sistematik mağara kaşifliğinin yüz sene önce başlamasıyla birlikte, aslında bu mağaraların, dünyanın her kıtasında bulunduğunu öğrendik. | TED | ومع ذلك، منذ أن بدأ استكتشاف الكهوف الممنهج منذ مايقرب من قرن من الزمان، نعلم أن الكهوف موجودة في كل قارة حول العالم. |
Bir yarıştayız, Albay, ve ödül de Afrika kıtasından başkası değil. | Open Subtitles | لقد دخلنا سباقا جائزته ليست الا قارة افريقيا |