Meşin bağın kesilmiş olduğunu söyledi, belki bir ustura ile. | Open Subtitles | قالت ان الشريط اللاصق قد تم قطعه ربما بواسطة موس |
Bayan Sawyer, Hayvanları Koruma Derneği köpeğimizin sizde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | جمعية الرفق بالحيوانات قالت ان كلبي عندك يا انسة سوير. |
Hatta Anthony Hopkins. Bayan Delsanto, kelimelerin yalancı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | على اي حال, آنسة ديل سانتو قالت ان الكلمات أكاذيب |
Doktorlar Dedi ki, belki de stres buna sebep olabilir. | Open Subtitles | أتعلمين , ولكن الطبيبه قالت ان التوتر قد يكون سبب |
- 19 olduğunu söylemişti. - Akivasha'nın yeniden doğmuş hali. | Open Subtitles | لقد قالت ان عمرها 19 انها اكيفاشا التى عادت الى الحياة |
Dediğine göre genç adam götürüp şoföre vermek için gönüllü olmuş. | Open Subtitles | قالت ان الشاب تطوع ان يأخذها للسائق لأجلها |
Ne yaptığını anlamadığını paketin sadece sevgilisinin bir dostu için olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قالت ان ليس لديها اي فكرة عما كانت تفعله وان هذا مجرد طرد لحبيب صديقتها |
Evet ama Ashley bu ameliyatın düşük riskli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | نعم ولكن اشلي قالت ان العمليه لن تكون بتلك الخطوره |
Seni bir daha görmemeye söz vermem gerektiğini, benimle ilgilenmediğini, bütün derdinin para olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت ان علي ان اعدها الا اقابلك مجددا وانك لست مهتم بي اطلاقا. كل ما اردته هو المال |
Kocanızın sağlığının ve neşesinin yerinde olduğunu söyledi Bayan Duncan. | Open Subtitles | لقد قالت ان زوجك كان بصحة جيدة وكان مرحا جدا يا سيدتى |
Birkaç yudum aldıktan sonra çayın badem tadında olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بعد بضع رشفات .. قالت ان للشاى مزاق اللوز |
Savannah bana geldiğinde, adının Renata Halpern olduğunu söyledi. | Open Subtitles | عندما اتت سافانا لي قالت ان اسمها ريناتا هيلبرن |
Bu arada Tokyo'da görmek istediği birinin olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ريكاكو قالت ان هناك شخصا في طوكيو تود رؤيته |
Bu çelenklerin özel olduğunu söyledi ve bedavaya verdi. | Open Subtitles | , قالت ان الأكاليل مميزة و أعطتهم لي بالمجان |
Ama annem Dedi ki, New York'ta onun için bir iş varmış... ve eğer gitmezsek, işi kaybedebilirmiş. | Open Subtitles | لكن أمى قالت ان هناك وظيفة بانتظارها فى نيويورك وان لم نذهب ربما تخسر هذه الوظيفة |
Dedi ki "Ayni fincandan için ve öpüsün. | Open Subtitles | هي قالت ان اشرب من نفس الكوب وبعد ذلك اًقبلها |
Dedi ki bu akşam, geldiğimiz onca yolun bir kutlaması ve oluruna bırakıp keyfini çıkartmalıyız. | Open Subtitles | . . لقد قالت ان الليله هي احتفالنا لما صرنا اليه وعلينا فقط ان ندعها تحدث ونمرح |
Profesör ruhsal bağlantı noktasının 5 temel elementin ortasında olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | الأستاذة قالت: ان هناك رابطة اتصالات روحية حقيقية موجودة بالقرب من العناصر الخمس الأساسية |
İstihbaratımız siz binaya girdiğinizde boş olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | استخبارتنا قالت ان المبنى كان خالى عندما دخلت اليه |
Barmenin Dediğine göre Jason her gün aynı saatte parayı alıp bankaya gidermiş. | Open Subtitles | الساقية قالت ان جيسون اتى الى الحانة في نفس الوقت من كل يوم ليحضر المال و يأخذه الى المصرف |
Dediğine göre senin ona karşı hislerini belirtmen konusunda açıkça belirtiler görmüş. | Open Subtitles | لقد قالت ان لديها انطباع جلي انه عليك ان تخبريه بمشاعرك |
Caitlin Carl'ın senin erkek arkadaşın olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | كايتلن قالت ان كارل لازال صديقك الحميم |