Mutlu olduğunu söyledi ama onun hiç mutluluktan ... ağladığını görmemiştim. | Open Subtitles | قالت انها سعيدة, ولكنني لم اشاهدها تبكي من الفرح من قبل |
Onun lastikleri Trace bu Charleston Mount kadar tahrik olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الاثار على اطاراتها قالت انها كانت تقود الى اعلى جبل تشارلستون |
Rikako sana söyledikleri için pişman olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ريكاكو قالت انها نادمة على كل شيء قالته لك |
Neden? Eskiden Saint Louis'te polis olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | . لقد قالت انها كانت تعمل مع شرطي في مدينة سانت لويس |
Rachel, onların eski bir hastasından hediye olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | راشيل قالت انها هديه من من رجل كبير السن |
Onu rahat bırakmayacağını söylemişti ama bir şey yapar mı dersin? | Open Subtitles | قالت انها لن تقف مكتوفة اليدين لكن ماذا يمكنها ان تفعل |
Eğer babasıyla konuştuğunu söylüyorsa tamam, elimizde suçun olduğuna dair ne kanıtımız var? | Open Subtitles | حسنا ان قالت انها تحدثت معه وانه بخير فما الدليل الذي لدينا ان ذلك قد حصل اصلا؟ |
Üç, Leydi Edgware hiç mektup almadığını söylediğinde yalan söylüyordu. | Open Subtitles | ثالثا: الليدى ادجواير كذبت عندما قالت انها لم تستلمه |
Benimle radyodaki işim için beraber olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت انها كانت معي فقط لاني كنت اعمل بالراديو |
Denedim. Garip bir kokusu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد حاولت هذا ولكنها قالت انها تنبعث منها رائحة غريبة |
Aslında o belkide son şükran gününü ailesi ile harcıyamayışının... utanç verici olduğunu söyledi. | Open Subtitles | في الحقيقه هي قالت انها من المؤسف والمخجل انها لا تستيطع قضاء عيد الشكر الذي قد يكون الاخير لها مع عائلتها |
Bana boşluğa ihtiyacı olduğunu söyledi. Ailesine ihtiyacı olduğunu. | Open Subtitles | قالت انها تحتاج مسافة بيننا انها تحتاج عائلتها |
Çünkü onlardan bir tane almayı düşünüyordum da sonra kardeşim, onun "Anne arabası" olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لأنني كنت انظر إلى واحدة مثلها لكن اختي قالت انها سيارة لـ أم |
Kutu kapalıydı ve bir arkadaşına ait olduğunu söyledi. | Open Subtitles | علبة واقي ذكري غير مفتوحة والتي قالت انها تنتمي الى صديقه لها |
Anneannem bunun bir saldırı yapmadan önce cadıyı işaretleme yöntemi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | جدتي قالت انها طريقةٌ لتحديد ساحرٍ قبل الهجومِ |
Karısı kocasının güvenliği için evi temizlediğinden emin olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سألنا بشأن السموم بالتاريخ المرضي الزوجة قالت انها تأكدت من احلاء المنزل |
Tek seferlik olduğunu söyledi, ama bunu kabullenemedim. | Open Subtitles | لقد قالت انها علاقة لمرة واحدة فقط لكنني لكنني لم أتمكن من مسامحتها |
Çocuklar, Jess iyi olduğunu söylüyor ama olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | جيس قالت انها بخير لكنني اعرف انها ليست كذلك |
O sırada Tibet'te bir manastırda olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قالت انها كانت في دار عبادة في التبت في ذلك الوقت |
Evet, bütün meleklerin nereye gittiğini sormanın basit bir yolu olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | نعم، قالت انها طريقة بسيطة لمعرفة أين ذهبت كل تلك الملائكة؟ |
Ama annem daha iyi olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لا يستطيعون التحسن؟ ولكن أمي قالت انها تحسنت |
Kartpostal atacağını söylemişti ama bunun yerine Büyük Kanyonu yollamaya karar vermiş. | Open Subtitles | لقد قالت انها كانت سترسل بطاقة بريدية لكنها قررت ارسال الجراند كانيون بدلا منها |
Eger Sentetik olmadigini söylüyorsa Sentetik olamaz. | Open Subtitles | حسنا، اذا قالت انها ليست بآلة إذا لا يمكن أن تكون آلة |
Cumartesi günü gideceğini söylediğinde nasıl hissettin? | Open Subtitles | عندما قالت انها ستغادر السبت كيف هذا جعلكَ تشعر؟ |