Bir damlası sizi felç edebilir. Bu yüzden dikkatli olun. | Open Subtitles | قطرة واحدة من هذا يمكنها أن تصيبكم بالشلل، لذلك فاحذروا |
Herhangi bir marka sabunun tek Bir damlası, biyolojik lipitlere benzeyen amfifil adı verilen katrilyonlarca molekül içerir. | TED | قطرة واحدة من أي نوع من الصابون تحتوي على تريليونات الجزيئات المسماة بمزدوجات الألفة، والتي تشبه الدهون البيولوجية. |
Yani bu açıdan, yaptığımız şey gerçekten tanımlayabileceğimiz ihtiyacın denizdeki tek Bir damlası. | TED | لذلك من هذا المنظور، ما فعلناه هو فقط حقا قطرة واحدة في بحر الإحتياجات الذي تمكّنا من التعرف عليه. |
Fakat aslında tertemiz. Üstünde tek damla kan yok. | Open Subtitles | مع ذلك بالواقع, إنها نظيفة بالكامل و لا قطرة واحدة, و لا قطرة واحدة عليها |
- Kana doymak bilmeyen açlıkla binlerce adımdaki düşen tek damla kokuyu algılayabilecekleri söyleniyor. | Open Subtitles | مع العطش نهم للدماء. وقالت انها يمكن الكشف عن رائحة من قطرة واحدة في ألف خطوات. |
Bir damla bile kan kalmazsa, tek bir insan dahi kalmazsa, ne olur? | Open Subtitles | ... ماذاسيحدث عندما لا تتبقى قطرة واحدة ؟ عندما لا يوجد بشر واحد ؟ |
bir damla koyarsanız, o suya, herhangi birşeyin bir damlasını, sonsuza dek değişir. | TED | اذا وضعت قطرة واحدة, قطرة واحدة من شيء ما , في هذا الكوب من الماء, فانها سوف تغيرها للأبد |
Bir damlası bile sizi yengece dönüştürebilir. | Open Subtitles | قطرة واحدة من ذلك يمكنها تحويلكم جميعاً إلى سرطانات بحر ناسكة |
Zehir oldukça etkiliymiş. Tek Bir damlası bile ölümle sonuçlanıyormuş. | Open Subtitles | السم فعال , قطرة واحدة تعني الموت الأكيد |
Böcek özsuyunun sadece Bir damlası bile en ufak bir kesiğe denk gelirse, bu onu öldürür. | Open Subtitles | إذا دخلت قطرة واحدة مِن عُصارة اليرقة في أصغر جرح ، سوف تقتله |
Kanın Bir damlası aileme sırtımı dönüp dünyaya düşman olmamı sağladı. | Open Subtitles | قطرة واحدة من الدم كانت كافية لتجعلني أدير ظهري عن عائلتي وعن العالم بأسره. |
Zehirlerinin Bir damlası bir insanı ya da bir ejderhayı anında felç edebiliyor. | Open Subtitles | قطرة واحدة من سمومهم يمكن أن تشل الإنسان أو التنين في لحظة |
- Oldukça zehirlidir. Bir damlası dahi yeterli olacaktır. | Open Subtitles | إنها سامة للغاية، قطرة واحدة منها ستكون أكثر من كافية |
Ve sonra bir yıl boyunca tek damla yağmur düşmedi. | Open Subtitles | ثم مرت سنة لم تمطر فيها قطرة واحدة ابدا |
Bir kadını tatmin ettin ve tek damla kaybetmedin. | Open Subtitles | أنت أشبعت إمرأة ولم تفقد قطرة واحدة... |
- tek damla bile yok. | Open Subtitles | ولا حتى قطرة واحدة. |
tek damla Strigoi kanı. | Open Subtitles | قطرة واحدة من دماء الـ "سترغوي" |
- tek damla bile yok. | Open Subtitles | -ولا قطرة واحدة . |
Siz işinizi yaptıktan sonra, bir damla bile kalmadı. | Open Subtitles | بعدما انتهيتم ، لم تتواجد قطرة واحدة |
Ve eğer bakmaya devam ediyorsa organlar öyle etkili bir şekilde protein salgılıyor ki okun ucuna bir damlasını sürsen kahrolası bir gergedanı iki saniyede öldürebilirsin. | Open Subtitles | وإذا ظـلـّـت تنظر... فإن أعضاءك تنتج بروتينات إضافية مميتة جداً... لدرجة أنك إذا وضعت قطرة واحدة على طرف سهم... |
bir damla adaletsizlik tüm havuzu kirletiyor ve maalesef o havuzda pek çok damla var. | TED | قطرة واحدة من الإجحاف تُفسدُ المجموعة بالكامل، وللأسف، يوجد العديد من نقاط الإجحاف في تلك المجموعة. |