Ama bunu bana sorman aptalca. Çünkü bunu yaptığını söylemiştin. | Open Subtitles | لكن يالا سخافتي لكي أسالكِ هذا،مارثا،لانكِ لتوكِ قلتِ أنكِ فعلتها. |
O gün koşu için dışarı çıktığını söylemiştin ancak burada ofise girdiğin gözüküyor. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ كنتِ تركضين بالخارج صباح ذلك اليوم لكن ها أنتِ تدخلين المكتب |
Bir su hayaleti gördüğünü söylemiştin değil mi? | Open Subtitles | أنتِ قلتِ أنكِ رأيتي شبح ماء من قبل، صحيح؟ |
Geçen hafta, ""Dev Çakal Wile Ayağı"'ndan nefret ettiğini sen söyledin. | Open Subtitles | الأسبوع الماضي, أنت قلتِ أنكِ تكرهين أقدام القيوط الضخمة التي لديك |
Üç hafta önce kertenkele doğurmadığım için hayal kırıklığına uğradığını söyledin. | Open Subtitles | قبل 3 أسابيع, لقد قلتِ أنكِ محبطة لعدم ولادتي لـ سحلية |
Eğer bir tane boş yer varsa, başvurmayacağım demiştin | Open Subtitles | قلتِ أنكِ اذا كنتِ تعلمين أن هناك شاغر واحد |
Evrak işini halledersem düşüneceğinizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ ستفكرين فيها إن قمت بإزالة العقبات. |
Daha önce hiç bu kadar iyi olmadığınızı söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلتِ أنكِ لم تكوني سعيدة أبداً كما كنت وقتها. |
İki ay önce sevişmek istemediğini, bir anlamı olsun istediğini, daha hazır olmadığını söylemiştin. | Open Subtitles | قبل شهرين, قلتِ أنكِ لا تريدين ممارسة الجنس, لأنكِ أردته أن يعني شيئاً, لأنكِ لم تكوني مستعدة. |
Bana ait olan her şeyi Choonchun'da sakladığını söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | ما الأمر؟ ..أمي.. لقد قلتِ أنكِ كنت قد إحتفظتِ بكل أشيائي في شونشون.. |
- Aşk çocuğu olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | و لكنني اعتقدت أنكِ قلتِ أنكِ بنت غير شرعية |
Dijital bir kaydı kurtarmam için beni istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ تريدين مني أن استخلص معلومات من أحد التسجيلات |
Reklamcılıktan ayrılıp hayalimin... peşinden koşma kararımı desteklediğini söylemiştin ama apaçık ortada ki bunu bana çok gördün. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ تدعمين قراراتي لأترك الإعلان وأطارد حلمي لكن على مايبدو أنكِ مستائة من ذلك |
Parti dükkanına gideceğini söylemiştin, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أنتِ قلتِ أنكِ ستذهبين إلى متجر الحفلات , أتتذكرين؟ |
Sanıyorum bu insanları tamımadığını söylemiştin. | Open Subtitles | اعتقدت أنكِ قلتِ أنكِ لا تعرفين هؤلاء الناس |
Yalnız kalmak istemediğini söyledin, bu korku sana benim yanında olmamı istettirdi. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ لا تريدِ أن تكوني وحيدة هذا الخوف جعلكِ تريديننى بجواركِ |
Babam hala dönmedi. Telsizde nefes alış sesi duyduğunu söyledin. | Open Subtitles | لقد قلتِ أنكِ سمعتِ تنفسا ثقيلا على اللاسلكي |
Senin annen olduğumu sandığını söyledin ve ben inkâr ettim. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ ظننتِ أنني والدتكِ. و انا نكرته. |
Açtım demiştin. | Open Subtitles | حسناً، لقد قلتِ أنكِ ذهبتي إلى هناك لأنكِ كنتِ جائعة؟ |
Ne yapıyorum demiştin? | Open Subtitles | لإتحاد حقوق الأقليات اليوم ماذا قلتِ أنكِ تفعلين؟ |
Demetrie ile bir tartışma duyduğunuzu söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ سمعتها تتجادل مع رجل اسمه ديمتري |
Broşu aldığını söylediğin dükkana. | Open Subtitles | المتجر الذي قلتِ أنكِ اشتريتِ منه ذلك الدبّوس |
Londra'da olacağınızı söylediniz. Buna bir itirazım yok. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ ستذهبين للندن لا أعترض على هذا |
Açabileceğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اوه, اعتقدت أنكِ قلتِ أنكِ تستطيعين فتحه |