ويكيبيديا

    "كبيرًا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • büyük
        
    • kocaman
        
    • yaşlı
        
    • çok fazla
        
    • büyüktü
        
    • koca bir
        
    Onlar Ruanda'daki, maddi olarak, en değerli şeyler bu yüzden sınırın bu tarafında, onları korumak büyük bir başarı. TED إنهم في الواقع من أكبر صناع المال في رواندا، وعلي هذا الجانب من الحدود، يُعد الحفاظ عليها نجاحًا كبيرًا.
    Moskova'da Powers'ın casusluk mahkemesi medya için büyük bir olaydı. Open Subtitles في موسكو، كانت محاكمة باورز بتهمة التجسس حدثًا إعلاميًا كبيرًا
    Burdan çıkıp, kız kardeşimi arayamazsam çok büyük bir hata yapacak. Open Subtitles إذا لم أخرج من هنا حالا وأحذّرها، اختي سترتكب خطأً كبيرًا.
    Böylece, ona ilk tasarladığım set kocaman albüm etiketinin olduğu kocaman bir ışık kutusu oldu. TED كانت أول مجموعة مشاهد صممتها صندوقًا كبيرًا يشعُ ضوءًا يشمل اسمه وملصقًا بسجلاته.
    Hamile veya yaşlı, gece gündüz arayabilirsiniz! Open Subtitles سواء كنت امرأة حامل، أم كبيرًا في السن لا تتردد بالاتصال بنا ليلًا أو نهارًا
    O herifler profesyoneldi. En azından çok fazla efor harcamadık. Open Subtitles جليّ أنّ أولئكَ الرفاق محترفون، أقلُّها لم نُضِع جهدًا كبيرًا.
    Bir tanesi bir greyfurt kadar büyüktü. Open Subtitles واحدًا منهم كان كبيرًا كحجم حبه الجريب فروت
    Ama başka bir büyük saldırı almamamızın sebebi bu program. Open Subtitles لكنّ البرنامج هو سبب أنّنا لم نُهاجَم هجومًا كبيرًا آخر.
    Sadece buraya gelmiş olması bile çok büyük olay bence. Open Subtitles حسنٌ، فقط حقيقة أنّكِ أحضرتيه إلى هُنا لها مدلولًا كبيرًا.
    Durum vahim, yolcular ve mürettebat büyük bir tehlikedeymiş diye duydum. Open Subtitles الموقف خطير جدًا فهمت أن هناك خطرًا كبيرًا على الركاب والطاقم
    İşte o an Danny büyük bir hata yaptığını fark etti. Open Subtitles قد إتضحت الحقيقة الآن داني أدرك أنه قد ارتكب خطأ كبيرًا
    Sağlığımın bize büyük bir yük getireceği gerçeğiyle yüzleşmek zorundayız. Open Subtitles دعونا نواجه حقيقة أن صحتي ستمثل عائقًا كبيرًا بالنسبة لنا
    Bir ücreti olur, muhtemelen de büyük olur ama ailenin güvenliği garanti olur. Open Subtitles سيكون هناك ثمن، ثمن كبيرًا جدًا ولكني أضمن لك أن عائلتك ستكون بخير
    Büyüyünce mimar olacağım bu sayede bize büyük bir ev inşa edeceğim. Open Subtitles عندما أكَّبر سأكون مهندسة معمارية. لكي يتسنى لي بناء منزلًا كبيرًا لأجلنـا.
    Ve bir kişinin bile tek başına çok büyük bir fark yaratabileceğini öğrendim. TED وأن الشخص بمفرده.. بإمكانه أن يحدث فرقًا كبيرًا
    Tıpta ve teknolojide büyük ilerlemeler kaydederken yeniliklerimiz son kilometreye ulaşmıyor. TED وبينما حققنا نحن تقدمًا كبيرًا في الطب والتكنولوجيا، ابتكاراتنا لا تصل حتى الميل الأخير.
    Fakat farklı bir cevap, farklı türde bir cevap, aşağı yukarı iki bin yıllık kış uykusuna yatmış, son zamanlardaki en büyük başarıya sahip bir cevap. TED لكن إجابة مختلفة، نوع مختلف من الجواب، بقيت في سبات عميق ما يقارب 2000 سنة، حققت نجاحا كبيرًا مؤخرًا.
    Siz bir anda gelip, araya kocaman bir duvar koydunuz ve orası bizim dediniz. Open Subtitles وأتيتم أنتم إلى هنا وبنيتم حائطًا كبيرًا وتقولون أنه لكم ؟
    Şu koridorda gördüğüm fıstık için fazla yaşlı değil misin sen? Open Subtitles ألست كبيرًا بعض الشيء على أن تأخذ تلك المثيرة التي رأيتُها بالرواق؟
    Hâlâ çok fazla karşılaştırma yapıyorsunuz. TED ولكن ما زلت تُجري عددًا كبيرًا من المقارنات.
    Alkolden kurtulmadım. Hayır. O çok büyüktü. Open Subtitles ـ لم أنجح في حظر الكحول ـ كلا، كان ذلك كبيرًا
    Şimdi de her gün güneş doğarken koca bir bardak kereviz suyu içiyorum ve ardından 90 dakika boyunca yoga yapıyorum. TED والآن، ومع شروق كل شمس، أشرب كوبًا كبيرًا من عصير الكرفس، وأتبع هذا بممارسة اليوغا لمدة 90 دقيقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد