| İkimiz de biliyoruz, sen Charlie için bir öğretmenden çok daha ötesin. | Open Subtitles | هيا , كلانا يعرف أنك كان أكثر بكثير من مجرد معلم لتشارلي |
| George Cheslav, onu 3'e katlar. Bunu ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | إنها مثل جورج تشزلاف ثلاث مرات و كلانا يعرف ذلك |
| İkimiz de biliyoruz ki akıl sağlığının bozuk olduğuna dair bir savunma başlatabilirim | Open Subtitles | مفاتيح عناصر هذه القضية أعتقد كلانا يعرف أنني أستطيع أستخدم عصا دفاع الجنون |
| Ama ikimizde biliyoruz ki, bu sadece, yüksek seviyedeki uzaksal sebebin zıtlılığından kaynaklanıyor. | Open Subtitles | لكن كلانا يعرف أنه موجود فقط في المستويات العليا للأسباب الحقيقية المنافية للعقل |
| O kadar basit değil ama ikimiz de erkeklerin nasıl olduklarını biliyoruz. | Open Subtitles | حسناًانالا أعتقدهذا تماماً.. فهناكأبيضوأسود.. لكننى أظن أن كلانا يعرف كيف يبدوا الرجال |
| Neyse, ağzıma geleni pat diye söylediğimi ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | عفواً. كلانا يعرف أنني حين اتنفس، فأنا أتحدث خارج التقاليد، |
| Ayrıca bu davayı istemenin sebebinin adalet olmadığını ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | بالإضافة أن كلانا يعرف أن العدالة ليست السبب لرغبتك في هذه |
| Başarılı olma şansının temelini çok daha iyi yapmaktan geçtiğini ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف أحتمالات النجاح ستكون بشكل أفضل بلا حدود بوجود هذا في الخلفية |
| İkimiz de biliyoruz ki lisenin en güzel yanı yaz tatilidir. | Open Subtitles | كلانا يعرف أن أفضل جزء في المدرسة الثانوية هو الإجازة الصيفية |
| Bayan Maragon'un neden burada olduğunu ikimiz de biliyoruz, Bay Hannassey. | Open Subtitles | كلانا يعرف لِماذا الآنسة مورجان هنا، سيد هاناسى |
| Elbette ikimiz de biliyoruz ki, sevgili bayan insanların çok azı Dubuque'ten keyif alır. | Open Subtitles | طبعا يا عزيزتى ,كلانا يعرف انه يأخذ قليلا لاسعاد النخبة من دييوك |
| Hangi gün hakkında konuştuğumuzu ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف هذا التاريخ فلنكن حضاريين ولننهي الأمر |
| Bu senin hikâyen ve nasıl biteceğini ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | هذه قصتك. ويمكنك التوقف عن حكيها؛ لأن كلانا يعرف كيف ستنتهي. |
| Ayrıca,her ikimiz de biliyoruz ki, basına gittiğinde olmak istediğin son şey olursun: | Open Subtitles | إضافة إلى،ان كلانا يعرف ذلك عندما تذهب إلى الصحافة تصبح أخر شيء تريده ان يكون |
| İkimiz de biliyoruz ki bu insanlara bir yardım eli uzatabiliriz. | Open Subtitles | دوني كلانا يعرف أنه يمكننا إعطاؤهم الدواء الشافي |
| Er ya da geç sona erecekti. Bunu ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كان الأمر سينتهى عاجلا أمو أجلا كلانا يعرف ذلك |
| Her durumda, ikimiz de biliyoruz ki Kral, mevkisi ve ünvanı olamayan biriyle ...evlenmene asla izin vermez. | Open Subtitles | ستكون بأمان، متأكدة من ذلك في كلا الحالتين، كلانا يعرف بأن الملك لن يسمح لكِ بالزواج |
| Ve o salıncağa bindiğimiz zaman neler olacağını ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف ما سوف يحدث عندما نصل في هذا البديل. |
| İkimizde birbirimize olan hislerimizi açıkladığımıza göre bence uzatmak için bir neden yok. | Open Subtitles | بما ان كلانا يعرف مشاعر الاخر بالفعل اشعر بانه لا يوجد حاجه للتأخير |
| Bak, ikimiz de papazı sakladığını biliyoruz bu onun ruhunu alamayacağım anlamına gelir. | Open Subtitles | اسمعي، كلانا يعرف بأنكِ تحمين القِس ممَّا يعني بأنني لا أستطيع أخذ روحه |
| İkimiz de, duyguların gözlerde görülmesinin duygusal efsane olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف أنْ أسطورة المشاعر التي تظهر العواطف هي العين |
| Seni görmek ne güzel ama ikimiz de bunun yalan olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | .. يجدر بي أن أقول إنه من اللطيف رؤيتك ولكن كلانا يعرف أن هذه كذبة |
| En azından şunu hepimiz biliyoruz ki, her iki taraf da artık kan akıtmak istemiyor! | Open Subtitles | على الأقل أصبح كلانا يعرف بأننا نريد أن تتوقف إراقة الدماء التي بيننا |