Kendi ölümümüzü izliyorduk ve ben de bunu belgeliyordum. | TED | كنا نشاهد موتنا بأعيننا، وقمت بتوثيق هذا الحدث. |
Belli bir uzaklıktan izliyorduk ve güneş gözlüğü giymek zorundaydık. | Open Subtitles | كنا نشاهد عن بعد فقط وكان يجب علينا إرتداء نظارات شمسية |
Bu dünyanını sonu değil. Evlenmeden önce, güç bela TV izliyorduk. | Open Subtitles | هذه ليست نهاية العالم، بالكاد كنا نشاهد التلفاز قبل زواجنا |
Ele geçirme sürecini bu pencelerden izliyoruz. | Open Subtitles | نحن كنا نشاهد السيطرة العدائية من هذه النوافذ |
Felicity'yle "My Giant"ı izledik. | Open Subtitles | في تلك الليلة عندما كنا نشاهد فيلم عملاقي و كنت افكر |
- Hayır, biliyorsun. Oturma odasında televizyon seyrediyorduk... ve sen gezegenin kirletilmesine bozulmuştun, ki bunu anlıyorum. | Open Subtitles | بل تعرف ، عندما كنا نشاهد التلفاز في تلك الغرفة نهارا |
Televizyon izliyorduk, o Monica'nın ayakkabısına kakasını yaptı... | Open Subtitles | كنا نشاهد التلفاز بعدها تبول في حذاء مونيكا |
İsteyerek yapmadım, televizyon izliyorduk ve sonra uyuya kalmışız, her film izleyişimizde annemin yaptığı gibi. | Open Subtitles | كما أنه كان حادث وليس عن قصد كنا نشاهد التلفاز فغفونا كما تفعل أمي كلما شاهدنا فيلماً |
Hayır, sadece eski bir kovboy filmi izliyorduk. | Open Subtitles | لا، كنا نشاهد فيلم غربي قديم في التليفزيون فحسب |
Televizyon izliyorduk ama bir dinleyin. | Open Subtitles | لا, لا. لقد كنا نشاهد التلفاز فقط, ولكن استمعوا, |
Arkadaşlık yapıyorduk. Birlikte maç izliyorduk. | Open Subtitles | كنا نتصرف كالأصدقاء كنا نشاهد المباراة معا |
Gerçeklerle yüzleş. Bütün Krusty'i izlediğimiz saatler, aslında bir düzenbazı izliyorduk. | Open Subtitles | واجه الحقائق، كل الساعات التي قضيناها أمام (كراستي)، كنا نشاهد محتالاً |
Artie ile Duke'lerde oturup film izliyorduk ve gözüme çubuk krakerin tuzu kaçmıştı. | Open Subtitles | انا و"آرتي" كنا نشاهد الفيلم ودخل في عيني بعض البسكويت المملح |
Hiçbirşey.Biz Tv izliyorduk. | Open Subtitles | لا شىء يا رئيس كنا نشاهد التليفزيون |
Temizleyecektik, film izliyorduk sadece. | Open Subtitles | سوف ننظف المكان كنا نشاهد فيلماَ |
Geçen hafta, hepimiz televizyon izliyorduk. | Open Subtitles | الاسبوع الماضي كنا نشاهد التلفاز |
Bir bakmışsın maç izliyoruz bir bakmışsın bana pislik deyip hızla mekânı terk ediyor. | Open Subtitles | بلحظة كنا نشاهد المباراة و باللحظة التالية نادتني بالغبي و غادرت المكان |
- Ya burada film izliyorsak? - Ki izliyoruz! | Open Subtitles | ماذا لو كنا نشاهد فيلما نحن كذلك بالفعل |
Bir film izledik. Brando ve bir kız daha vardı evde. | Open Subtitles | لقد كنا نشاهد هذا الفيلم مع البراندى و هناك فتاة فرنسية فى الشقة |
Oturma odasında televizyon seyrediyorduk... ve sen gezegenin kirletilmesine bozulmuştun, ki bunu anlıyorum. | Open Subtitles | بل تعرف ، عندما كنا نشاهد التلفاز في تلك الغرفة نهارا |
Havai fişekleri izlerken boynunu kırmıştım. | Open Subtitles | كما أننا كنا نشاهد الألعاب النارّية. لقد إلتهمت عنقه الصغير. |
Biz televizyon seyrettik; onlar televizyonu yapıyorlar. | TED | كنا نشاهد التلفاز .. وهم يصنعون التلفاز |
Şekerim, olimpiyatları izlediğimiz ve açılış töreninin bize sonsuzmuş gibi geldiği zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | عزيزتي , أتذكرين حين كنا نشاهد الألعاب الأوليمبية ؟ واستمر حفل الأفتتاح لما يبدو كأنه الأبد ؟ |