Tam Laszlo'ya, ne yazık ki Ona yardım edemeyeceğimi söylüyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر السيد لازلو أنه لا يمكنني مساعدته. |
Tam Laszlo'ya, ne yazık ki Ona yardım edemeyeceğimi söylüyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر السيد لازلو أنه لا يمكنني مساعدته. |
-Elbette. Ben de Bayan Scott'a kendisine bir türlü ulaşamadığımı söylüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخبر السيدة " سكوت" أننى لم أعرف أين كانت |
Bayan Ben de tam kocanıza katran asfalt konusunu anlatıyordum... | Open Subtitles | سيدتي، كنت أخبر زوجك للتو عن الرصف بالقطران. |
Anneme son haftalarda ne kadar destek olduğunu anlatıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخبر أمّي كم من الرائع وجودك في الأسابيع القليلة الماضية |
- Ben de Jake'e diyordum ki... - Manolya suyu mu yapacak? | Open Subtitles | ... كنت أخبر جيك - هل يمكنك عمل عصير ماغنوليا ؟ |
Hemşire Redfern'e, Başhemşire'ye az önce rüyalarımdan bahsediyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر الممرضة ردفرن ، أعني الحكيمة ، عن أحلامي |
Florie'ye buranın onun için uygun bir yer olduğunu söyleyip durdum. | Open Subtitles | كنت أخبر فلوري أن هذا المكان ملائم لها |
Senin üst dişini yaptırmayı düşündüğümüzü söylüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخبر الطبيب بأن هذا الصباح كنا نتناقش عن شكل أسنانكِ |
Hastaya gerçeği söylüyordum. Bunu bazen sen de denemelisin. | Open Subtitles | كنت أخبر المريض بالحقيقة ربما عليك أن تحاول القيام بذلك أحياناً |
Firmama, onun ne büyük bir yatırım yaptığını söylüyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر شركتي بحجم الاستثمار الذي ستجريه |
Ben de tam papaz vekiline restorasyon için kaynak artırımına gitmemiz gerektiğini söylüyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر القس يجب علينا جمع التبرعات للترميم |
Başkomisere bir şeylerin yanlış olduğunu söylüyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر الكابتن شيئ ما خطأ، يمكنني الشعور بهذا |
Ben de kalkmış kilisedeki herkese senin ne tatlı karamel bir melek olduğunu anlatıyordum. | Open Subtitles | بينما كنت أخبر جميع من في الكنيسه كم انت ملاك لطيف من الكراميل |
Bende tam bu güzel bayana beni eli sıkılığınız yüzünden kovduğunuzu anlatıyordum ama kıçınız o kadar sıkı değil haklı mıyım? | Open Subtitles | لقد كنت أخبر هذه الشابة الجميلة هنا كيف أنكم أيها الرجال قمتم بفصلي بسبب أن المال قوي ليس بقوة مؤخراتكم هل أنا محق ؟ |
Ben de tam bu beyefendiye, ne kadar bir şeyler içmek istesem de, daha öğlen olduğundan bahsediyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أخبر هذا السيد للتو, أنني بقدر ما أريد احتساء شراب, انها الظهيره |
Lemon, bugün Shelby'e diyordum ki hayatımın benimle eşit bir parçası bu yüzden gitmesi için bir sebep yok. | Open Subtitles | ليمون) لقد كنت أخبر (شيلبي) اليوم كيف أنها الآن شريكة مساوية لحياتي لذا لا سبب يدفعها للذهاب |
Eşinize, alışveriş merkezindeki bir arabayı alıp, gezintiye çıkan oğlunuzdan bahsediyordum. | Open Subtitles | كنت أخبر زوجك أننا قبضنا على ابنك. لقد سرق سيّارة في المركز التجاري وأخذها في جولة للإستمتاع. |